| Konu: | CHP GRUBUNUN, MANİSA MİLLETVEKİLİ SAKİNE ÖZ VE ARKADAŞLARI TARAFINDAN ANADOLU AJANSI YÖNETİM KURULU KADROSUNUN İKTİDAR PARTİSİYLE KURDUĞU BAĞLANTILARIN, KURUMUN HABERCİLİK ANLAYIŞINDA VE KAMUSAL GÖREV ÜSTLENEN YETKİLİLERİN TARAFSIZLIK ANLAYIŞINDA YARATTIĞI OLASI ETKİLERİN BELİRLENMESİ, ANADOLU AJANSININ SON DÖNEMİNDE HİSSE ARTIRIMI SIRASINDA YAŞANDIĞI İDDİA EDİLEN HUKUKSUZLUKLAR KONUSUNDA AYRINTILI ÇALIŞMALARIN YAPILMASI AMACIYLA 25/6/2013 TARİHİNDE TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA VERİLMİŞ OLAN MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGESİNİN, GENEL KURULUN 5 TEMMUZ 2013 CUMA GÜNKÜ BİRLEŞİMİNDE OKUNARAK GÖRÜŞMELERİNİN AYNI TARİHLİ BİRLEŞİMİNDE YAPILMASINA İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 131 |
| Tarih: | 05.07.2013 |
SAKİNE ÖZ (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Anadolu Ajansının izlediği yayın politikası ve sermaye artışlarında yaşanan hukuksuzluk iddiaları üzerine verdiğimiz Meclis araştırma önergesi hakkında söz aldım, yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Sayın milletvekilleri, bu sabah, Manisa Soma, İzmir, Batman ve İstanbul'da polisin düzenlediği ev baskınlarında Gezi direnişlerine katılan 15 gencimiz polise mukavemet ve kamu malına zarar vermek iddiasıyla gözaltına alındı. Ailelerine geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum, konunun takipçisi olmayı sürdüreceğimizi buradan onlara söylemek istiyorum. Soma'da gerçekleşen ev aramalarında gencimizin annesinin bilgisayar flash belleğindeki dantel işleme örneği ve kitapları bile toplandı. Buradan İçişleri Bakanına sesleniyorum: Bir dantel örneğinden uydurma terör örgütünüze bayrak motifi mi çıkarmak istiyorsunuz? Polisleri yetiştirirken hayattan bu kadar kopuk, insani duyarlılığı bu kadar arkada tutan anlayışınızı gözden geçirmeyi düşünüyor musunuz?
Sayın milletvekilleri, araştırma önergemize konu olan Anadolu Ajansının son dönemdeki habercilik anlayışını görüyoruz, iktidar ağzıyla ilerleyen taraflı yayıncılığına tanık oluyoruz. Ajans, daha gözaltında ifadeler verilmeden gençleri mahkûm, polisi mağdur ve haklı ilan etti. Yabancı basın organlarında çalışan Türk gazetecilerin fotoğraflarını yayınlayarak ispiyonculuk yaptı. AKP'nin basın bürosu olarak çalıştı. Ajansın Genel Müdürü Twitter hesabından AKP'nin mitingine taraftar toplamaya çalıştı, gönüllü amigoluğa soyundu. Ajans, Altın Penguen ödülünü uzak ara hak etti! Ajansın habercilik anlayışında gördüğümüz sorun bu anonim şirketinin hisse artırımı kararında beliren yeni skandallarla üst düzeye çıkmıştır.
Sayın milletvekilleri, detaylı olarak anlatacak olursak, Anadolu Ajansı Anonim Şirketinde sermaye artırımı için alınan 20 Nisan 2012 tarihli karar yüzde 47 hisse sahibi olan hazineye bildirilmiştir. Hazine bu çağrıya olumlu yanıt vererek hisse oranını korumuş ve gereken bedeli ödemiştir. Şirketin kamusal ve tarafsız haberciliğinin güvencesi olarak öne sürülen "Devlet hissesi yüzde 50'sinin altında kalsın ki özerkliğiniz korunsun." savunmasına hazine de destek vermiştir. Ne var ki hazine ile Anadolu Ajansı arasındaki yazışmalar dikkatle incelendiğinde, hazinenin bir nokta üzerinde hassasiyetle durduğu ve ajansı eleştirdiği bilinmektedir. Anadolu Ajansı şirketin hissesinin yaklaşık yüzde 25'inin sahiplerinin bilinmediğini iddia ediyor. Hisse artışını da bu kişilerin ortaya çıkarılması için yaptığını söylüyor. Bu hisse sahipleri araştırmalarının ise yaklaşık kırk yıldır yapıldığı savunuluyor. Gelin görün ki bu iddialara inanmak mümkün değildir. Hazine de bizimle benzer görüştedir. Anadolu Ajansının kuruluşundan itibaren hisse sahipleri ve pay defterlerinde yazılı kişiler bellidir. Hisse sahiplerini bulmak adına kırk yıldır böyle bir çalışma yapılıyorsa bu çalışmalar neden sonuç vermemiştir? Gerçekte ise kırk yıldır değil, Nisan 2012'den beri yürütülen hisse artırımı çalışmaları, bulunamadığı savunulan pay sahiplerinin paylarının hazineye devrini engellemek, şirketi kamu denetiminden uzak tutmak amacıyla yapılmaktadır. Daha vahim nokta, denetimden kaçırılmak istenen Anadolu Ajansının sahipsiz diye nitelendirdiği bu hisselerini Türk Ticaret Kanunu hükümlerine ve hazinenin tüm uyarılarına karşın Genel Müdür Kemal Öztürk'ün şahsına 12.825 lira karşılığında devretme usulsüzlüğüdür.
Değerli milletvekilleri, size hazinenin görüşünden bir parça okuyacağım. Bu usulsüzlüğün devlet içinde yarattığı huzursuzluğu tüm milletimiz duysun, Meclisimiz acilen devreye girsin ve Anadolu Ajansının Hükûmete göbekten bağlı Genel Müdürü elinde bir çiftliğe dönüşmesine engel olacak tüm araştırmalar yapılsın.
Hazine Anadolu Ajansına aynen şunları söylüyor: "Siz bir sermaye artırımına gitmek isteyip bize yazı yazdınız. `Yüzde 47'lik payını korumak için bu şirkete 14 bin lira daha ver.' dediniz. Buna katıldık. Ancak, kalan yüzde 25'lik hissenin sahipleri ortaya çıkmazsa bu payın Yönetim Kurulu kararıyla üçüncü kişilere satılacağını beyan ettiniz. Bu beyanınızdan sonra, kullanılamayan rüçhan haklarını yani yaklaşık yüzde 25'lik hisseyi Genel Müdüre sattınız. Bu satış miras hukuku ve Türk Ticaret Kanunu hükümleri açısından büyük sorun içermektedir." Şirketin yüzde 25'ini Genel Müdüre veren bu kanunsuz düzenleme hazinenin uyarısında açıkça görülmektedir. Hazine 9 Nisan 2013'te Anadolu Ajansına yazdığı yazıda diyor ki: "Genel Müdüre ait hisseler özellikle miras hukuku açısından risk taşıyor." Bu hisseler Genel Müdür görevinden ayrıldığında ya da vefat ettiğinde kime verilecek? Yapılan sözlü açıklamalar hisselerin Genel Müdürün şahsına verildiği iddialarını çürütmekte yetersiz kalıyor. Hazine yazısının sonunu şöyle bağlıyor sayın milletvekilleri: "Sahibi belli olmayan hisseler aslında hazineye devredilmelidir. Hisseler hukuken hazinenindir. Genel Müdüre ait gözüken pay üzerinden hazineye ne kadar hak kullandırsanız da hukuken büyük sorunlara yol açacaktır."
Sayın milletvekilleri, büyük bir usulsüzlük iddiasıyla karşı karşıyayız. Devlet kurumu ile kamu yayıncılığı yürüten Bülent Arınç'la ilişkili Anadolu Ajansının çeyrek hissesi an itibarıyla Genel Müdürün şahsına verilmiştir. Kimse kimseyi kandırmasın. Genel Müdürün görevden ayrılması ya da vefatı durumunda bu hisselerin geleceği ne olacak, şüphelidir. Genel Müdürün ve ajansın haberciliğinin Gezi direnişi sürecinde ve Orta Doğu'daki son gelişmelerde AKP basın bürosu olarak nasıl çalıştığını hepimiz biliyoruz. Böyle bir hisse devri kanunsuz olduğu kadar, devlet içindeki sürtüşmelerin hazinenin açık uyarılarının Anadolu Ajansı tarafından yeterince dikkate alınmadığının kanıtıdır. Hazine miras hukuku ve ticaret hukuku alanında bu eleştirileri getirdikten sonra ajansın yaptığı basın açıklamaları tatmin edici değildir.
Sayın milletvekilleri, hukuka aykırı bu işlemi temizlemek için AKP kadroları bürokratlarıyla birlikte yeni bir yola girdi. Birçoğumuzun gözünden kaçmış olabilir. 26 Haziran'da Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının görevlerini düzenleyen torba kanun tasarısı Meclise sunuldu ve bu tasarı içinde Anadolu Ajansının hukuksuz işlemine kanun yoluyla bir kılıf dikilmek istendi. Bu tasarıya göre Anadolu Ajansı Türk Ticaret Kanunu'ndaki rüçhan haklarına ilişkin paylarını düzenleyen hükümlerden muaf tutulacak. Ajans sermaye artırımına katılacak, Yönetim Kurulu sermaye artırımının sırasında kullanılmayan rüçhan haklarını, yani bu olayımızdaki "Sahibi belirsiz." diye Genel Müdüre verilen hisseleri kendisine kullanabilecek, Hazinenin bu payları edinmesini baştan engelleyecek.
Değerli milletvekilleri; çok ilginç zamanlardan geçiyoruz. Meclis bürokratların şekil verdiği bir alana dönüştü. Yıllardır askerî ve bürokratik vesayetten şikâyet ettiniz; şimdi kendinizi Mecliste bürokratlara teslim ediyor, yasama faaliyetlerini atanmışlara devrediyorsunuz. Son haftalarda gelen torba yasaları milletvekilleri zerre kadar bilmiyor. Her işi komisyonlarda ve Genel Kurulda bürokratlar yapıyor. AKP'lilere sadece el kaldırıp indirmek kalıyor. Çıkın şimdi Meclis koridorlarına, harıl harıl kanun teklifi yazan, Meclise istediği gibi yön çizen bürokratları göreceksiniz. Oldu olacak, o zaman kalkın bu sıralara onlar otursunlar? (CHP sıralarından alkışlar)
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Bravo Sakine, Bravo!
SAKİNE ÖZ (Devamla) - ?ya da Meclisi kapatalım, garip siyasi ve ticari ilişkileriyle hukuku ve millî iradeyi ayaklar altına alarak yasaları onlar çıkarsınlar.
Sayın milletvekilleri, Meclisimiz kirli ticari ilişki iddialarıyla örselenmemeli, itibarını yitirmemeli, kurumlar arasındaki sürtüşmelerin temizleyicisi olmamalıdır. Bu doğrultudaki verdiğimiz araştırma önergemizin kabulünü bekliyor, hepinize saygılar sunuyorum. (CHP ve MHP sıralarından alkışlar)