| Konu: | BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ VE DEVLET MEMURLARI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 131 |
| Tarih: | 05.07.2013 |
KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (İstanbul) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Gezi olaylarında bildiğiniz gibi 1'i kazayla ölen polisimiz olmak üzere 4 kardeşimiz hayatını, 11 kardeşimiz gözünü kaybetmiş, 8 bin civarında vatandaşımız ağır ve hafif olmak üzere yaralanmıştır. Binlerce kişi sıkılan biber gazıyla solunum krizine girmiştir. Sorunları hâlâ devam etmektedir, bu yüzden ölenler olduğu söylenmektedir. Bunu yapan kişilerden ve polislerden hesap sorulamazken ve korunurken olaylar esnasında kendi canlarını hiçe sayarak vatandaşlarımızı muhtemel ölümlerden kurtaran, o yüzden de soruşturmalara uğrayan sağlık mensuplarının örgütü Türk Tabipleri Birliğinin 63'üncü Büyük Kongresi yapıldı.
Kongre sonucunda yayınlanan bildiriyi özetle okumak istiyorum: Türkiye'de yaklaşık bir aydır olağanüstü günler yaşandı, yaşanıyor. Ülkenin dört bir yanında ağacına, parkına, yaşam tarzına sahip çıkan milyonlarca yurttaş sokaklara dökülerek tepkilerini gösterdi."
AHMET YENİ (Samsun) - Tabip odalarından birçok iller katılmadı oraya.
KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (Devamla) - "Profesöründen doçentine, uzmanından asistanına, en başta da gencecik tıp fakültesi öğrencileri olmak üzere yüzlerce, binlerce hekim gösterilerin başladığı günden itibaren parklarda, sokaklarda, alanlarda, bize ihtiyaç duyulan her yerde göstericilerin yanında oldu."
AHMET YENİ (Samsun) - Birçok vilayet katılmadı.
BAŞKAN - Sayın Yeni, lütfen?
KADİR GÖKMEN ÖĞÜT (Devamla) - "Biber gazlarıyla boğulan, kimyasal maddelerle vücutları yakılan, gaz kapsülleri ve plastik mermilerle vurulan bütün yurttaşlarımızın yardımına koştuk. Acılarını azaltmaya, yaralarını tedavi etmeye çalıştık. Bu nedenle de siyasi iktidarın hedefi olduk. Bütün suçu sağlık hizmeti vermekten ibaret olan hekimler darbedildi, gözaltına alındı, yaralıların tedavi edildiği revirlere, hastanelere gaz bombaları atıldı. O korkunç şiddet gecelerinde yaralıların ilk müdahalelerini yaptığımız Dolmabahçe Camisi'nde içki içildiği yalanı üretildi, bizzat Başbakan tarafından tekrarlanıp duruldu. Bunlar yetmezmiş gibi Sağlık Bakanlığı tarafından gösteriler sırasında oluşturduğumuz gönüllü revirler hakkında soruşturma başlatıldı. Bu revirlerde görev alan meslektaşlarımızın ve hastalarımızın isimlerini bildirmemiz isteniyor. Hangi yetkiyle hekimlik yaptığımızı açıklamamız isteniyor. İnsanlara sağlık hizmeti verdiğimiz için savunmamız isteniyor.
Cevap veriyoruz: Biz, bu işi, burada, tıbbın kurucuları İstanköylü Hipokrat'ın, Bergamalı Galenos'un yaşadığı bu topraklarda binlerce yıldır hep yaptık. Ağrısını, acısını, ızdırabını dindirdiğimiz, sağlığına kavuşturduğumuz insanlarımızın, hayata döndürdüğümüz hastalarımızın sunduğu şükran duygularından, ameliyat ettiğimiz yaşlı amcaların, teyzelerin gözlerindeki yaşama sevincinden, kızamığını, zatüresini, havalesini tedavi ettiğimiz çocukların yanağımıza kondurduğu öpücüklerden, dünyanın dört bir yanındaki meslektaşlarımızın zor günlerindeki evrensel dayanışmasından aldığımız güçle yaptık. İnsan yaşamına atanmış mesleğimizden aldığımız yetkiyle yaptık. Sevgisiz, hürmetsiz, değer bilmez yöneticilere `Doktorları ağaca bağlayın, kaçmasınlar.' diyen diktatörlere, `Doktor efendi dönemi bitti.' diyen taklitçilerimize rağmen yaptık, korkusuzca yapmaya da devam edeceğiz. Biz, bu topraklarda, binlerce yıldır nice yöneticiler, nice krallar, nice sultanlar, nice padişahlar gördük, padişah özentilerini de çok gördük. Onlar hep geçip gitti, biz hep burada kaldık. Bunlar da geçip gidecek, biz yine devam edeceğiz. Bizler canlarını hiçe sayarak topluma yararlı olmaya çalışan sağlık mensuplarına selam olsun diyoruz. Daima yanlarında olduğumuzu bir kez daha burada bildiriyoruz."
Saygılarımla. (CHP sıralarından alkışlar)