GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ VE DEVLET MEMURLARI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:133
Tarih:07.07.2013

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Emeklinin sorununu anlatmaya bir beş dakika yetmiyor değerli milletvekilleri çünkü çok büyük beklentiler yaratıldı emekli üzerinde ama o beklentilerin hiçbiri yerine gelmedi. Mesela, hepiniz hatırlayacaksınız mutlaka -seçim meydanında siz vaat ettiniz veya vaat ederken partiniz oradaydınız- birer maaş promosyon. Ne oldu o? Bir maaş promosyonu emekliler beklemeye devam edecek.

RECAİ BERBER (Manisa) - Siz kendi vaatlerinizi anlatıyorsunuz.

ÖZGÜR ÖZEL (Devamla) - Sosyal güvenlik destekleme primi gibi bir garabetle karşı karşıyayız. Bir emekli maaşı var ama o emekli maaşını almayı hak etmiş kişi çalışma hayatından kendi paçasını kurtaramamış. O istemez mi sıcacık evinde otursun, torunlarını sevsin, öğleden sonra güneşli bir havada torunuyla birlikte parka gitsin. Borç burada, girdiği kapıdan çıkamıyor, işi tasfiye etse zaten perişan olacak, kâr işin devamındadır, umut hayatın içindedir diye devam ediyor. Siz onun almaya hak kazandığı 700 liralık, 800 liralık emekli maaşından yüzde 15 sosyal güvenlik destekleme primi kesiyorsunuz. Şimdi, bu, gerçekten parası olan birisini caydıracak bir para değil, gerçekten muhtaç olan birisinin de bu para kendisinden alındığı için arkasından ah edeceği bir para. Bununla ilgili bir düzenlemeyi bu sene CHP 3-4 kez, diğer partiler yine ona keza getirdiler, hem Komisyonda hem de Genel Kurulda sizlerin oylarıyla reddedildi. Ben, emekliye yapılan bu zulmün neden bu düzeyde, bu inatla sürdürüldüğünü anlıyor durumda değilim maalesef.

Şimdi, bir intibak meselesi vardı. Aslında bu intibak, doğru, sizin sözünüz değildi, aklınızın ucundan bile geçmiyordu. Kendisi de bir emekli olan Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu, kendisi gibi emekli 9 milyon kişiye sorunu bildiğini ve nasıl çözeceğini ifade etti. O 9 milyon emeklinin yüreğinde doğan umut, gözündeki parıltı ve bir hareketlenme? İktidar partisindekiler ilk önce küçümsediler, birçok kulp taktılar ama seçime sayılı gün kala "Biz de yapacağız." dediler. Manisa'da bir emekliyle bu konuyu konuştum, dedi ki: "Aslında en iyi projeniz intibaktı. Ben ona inandım. Size oy verecektim. Başbakan `Ben de yapacağım.' diye söz verdi. Döndüm, ona oy verdim ama intibaka inandım, infilak ettim, infilak. Çünkü AKP'nin yaptığı intibak değil, infilak oldu emekli için." (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

Gerçekten, şimdi, emeklilerin derdi bir yana, emeklilikte yaşa takılanların derdi var yani devletle yapmış oldukları akitte emekliliği çoktan hak etmiş ama sonra oyunun kurallarını değiştirmişiz. Bu arkadaşların duygularıyla, vicdanlarıyla oynuyorsunuz.

Bakın, nasıl oynuyorsunuz, onu söyleyeyim: 28 Mart 2013 günü Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı "Yaş bekleyen 5 milyon kişinin emekli olması için çalışma yapıyoruz." diyor. Bütün televizyonlar alt yazı geçiyor, yaşa takılanlar seviniyor. Bundan sadece on bir gün sonra, Maliye Bakanı "Böyle bir çalışma yok." diyor. Diyoruz ki: Ya, böyle devlet ciddiyeti mi olur? Bakanlar Kurulu neden toplanıyor? Başbakanın başkanlığında toplanan bu Bakanlar Kurulunda hiç mi koordinasyon olmaz? Bir tanesi başka bir şey  söylüyor, öbürü on gün sonra yalanlıyor. İnsanların umutları? Bu insanların sıkıntılarını biliyorsunuz. Hadi, burada kalsın, yok. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı "Erken emeklilik için dengeleri bozmayacak formül için 5 milyon dosya üzerinde hesap yapıyoruz." diyor 8 Mayıs 2013 günü. 9 Mayıs 2013 günü Ali Babacan "Erken emeklilik gündemde yok. Doğru olmayacağını düşünüyorum." diyor. Şimdi, bu yaşa takılanların feryadı hem sosyal medyada hem her birimize yazılan yazılardan, mektuplardan hem çarşıda, pazarda bir esnaf dükkânında karşımızda. Bunlar diyorlar ki: "Biz çalışma hayatına girdiğimizde, ilk kez prim ödemeye başladığımızda, ilk kez bizden prim kesilirken bizim emekliliğimizin günü, saati belliydi. Bir düzenleme geldi, bu bizi çok ciddi sıkıntıya soktu. Bu konuyla ilgili yüzlerce kez vaatlerde bulunuldu." Her seferinde söz veriyorsunuz. Burada iktidar partisinin milletvekilleri gözünü gözümden kaçırıyor, bölge milletvekilleri. Seçimden önce söz veriyorlar, "Yapmaz teyze." diyoruz, seçimden sonra teyze bana soruyor "Nerede bu sözü veren milletvekili?" diye, sayın milletvekilim karşıdan gülüyor şimdi.

Şimdi, bu meseleler, gerçekten insanların hayalleriyle oynanan, gelecek hayalleriyle oynanan meseleler. Bu sıkıntılar büyük. Meselenin sağlık ayağına da birazdan değineceğim.

Saygılar, sevgiler sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)