| Konu: | BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ VE DEVLET MEMURLARI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 134 |
| Tarih: | 08.07.2013 |
HASİP KAPLAN (Şırnak) - Değerli milletvekilleri, kamu personeli alımında imtihanların, sınavların, mülakatın şeffaf olmasını, denetlenebilir olmasını, itiraz durumunda da yargıya bu kayıtları verebilecek mülakatın kamerayla kayıt altına alınmasını önerdiğimiz bir önerge bu.
Şimdi, el insaf, el vicdan diyeceğim çünkü Türkiye'de işsizliğin yüzde 12'lere vardığı, milyonlarca işsizin olduğu resmî kayıtlarla ortada. KPSS sınavlarında olsun, diğer sınavlarda olsun çok yüksek derecede not almasına rağmen, girip mülakatta elenen insanların olduğunu biliyoruz ve bu mülakat kısmı, zihniyete göre? Hangi iktidar olursa olsun -bakın açık söylüyorum- bugün AKP iktidarı var, AKP kendi partizan kadrolaşmasını sağlıyor, kendine uygun kişileri alıyor; yarın başka bir iktidar gelir o da kendi kafasına uygun olanları alır. Hele hele hassas görevlerde, özellikle kolluk kuvvetlerinde, poliste, Dışişlerinde (Hariciyede), önemli görevlerde, elemek için öyle mülakat soruları sorulur ki, televizyonlardaki yarışmaları bile sollayan durumlar anlatılıyor dışarıda.
Şimdi, gelin bu torpili kaldıralım arkadaşlar, gelin bu iltiması kaldıralım; gelin bu "Herkes kendi adamına bakar, alır." zihniyetini yıkalım; gelin kamu kurumlarına her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının gönül rahatlığıyla sınava girip liyakatiyle bilgisine güvenerek devlet kapısından içeri girebilmesini sağlayalım; bunu yapmak zorundayız. Kimse demesin "Ben iktidarım. Şimdi, benim kadrolaşmam söz konusu, ben yaparım, ben götürürüm." Bunun mizahı da yapıldı, şiiri de yapıldı, şarkısı da yapıldı, hâlâ da söyleniyor. "Angara'da anayasso, ellerinden öpeyim Hasso, yap bir iltimasso." diye okundu bunlar, hâlâ okunuyor. 21'inci yüzyıla geldik arkadaşlar, şu "iltimasso"yu bir aradan çıkarsak olmaz mı? Yani, yoksul bir ailenin çocuğuna, kimsesiz bir öğretmenin, bir memurun, devlet kapısından kendi imkânlarıyla girebilme olanağını sağlasak olmaz mı? Sınavda hakkının yenildiğini düşünen bir kişi mağdur olduğunu? İşte, 5 kişi sınava girdi, 3 tanesi iktidar partisinin çocuklarıydı, 4 tanesi de muhalefetin; ee, iktidardakiler mülakatı kazandı, muhalefettekilerin hepsi de mülakattan çaktılar gibi bir izlenim vallahi sizi de rahatsız eder. Bu mülakattan kimseye hayır gelmez arkadaşlar. Bugün alırsınız, tanıdıklarınızı alırsınız, partililerinizi alırsınız. Bunu her parti de yapıyor, maalesef yapmıştır da ama bu ülkeye hayır getirmemiştir. Bu ülkeye hayır gelmesi için 76 milyon yurttaşımızın devlet memuru olabilmesi için eşit koşullarda yarışması gerekiyor; bunu kayıt altına alalım. Neden? Eğer ki bir kişi sınava girip hakkının yenildiğini, ihlal edildiğini düşünüyorsa ve yargıya gidecekse, yargıya gittiği zaman o mülakatın kamera kayıtlarını mahkemeye sunabilmelidir. Yani bunu sunamadığı takdirde, neden sınavı geçemediği anlaşılamadığı takdirde, yargı, burada görevin kötüye kullanıldığını nasıl tespit edecek, hukuksuzluk nasıl tespit edilecek? Bunun mümkünatı yok.
Bunun bir tek yolu var arkadaşlar: Bu torba kanunun içinde her şey var ama biraz da içine eşitlik katalım, bu önergeyle biraz adalet katalım istedik; bu önergeyle, herkesin bir dayısı olmasın istedik bu ülkede; bu önergeyle, herkes bir torpil aramasın istedik ve bunu dikkatinize sunuyoruz. Çok değil yine mülakat var, kayıt altına alınacak arkadaşlar.
Takdirinize, vicdanınıza. (BDP sıralarından alkışlar)