| Konu: | AK PARTİ GRUBUNUN, GENEL KURULUN ÇALIŞMA GÜN VE SAATLERİ İLE GÜNDEMDEKİ SIRALAMANIN YENİDEN DÜZENLENMESİNE; 10 TEMMUZ 2013 ÇARŞAMBA GÜNKÜ BİRLEŞİMDE SÖZLÜ SORULARIN GÖRÜŞÜLMEMESİNE İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 135 |
| Tarih: | 09.07.2013 |
ALİ ERCOŞKUN (Bolu) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, AK PARTİ grup önerisinin lehinde söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle sizleri saygıyla selamlıyorum.
Ramazan ayının tüm İslam âleminde hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Kanın, gözyaşının bir an önce son bulduğu, barışın, dostluğun, kardeşliğin hâkim olduğu bir ramazan ayını hep birlikte geçirmeyi temenni ediyorum.
Tabii, Cumhuriyet Halk Partisini temsil eden Özgür Bey konuşma yaparken gerçekten olumlu bazı noktalara da değindi. Özellikle "Dünyada eşi benzeri görülmemiş?" diye tabirle başladığı zaman ben de zannettim ki eşi benzeri görülmemiş bir İç Tüzük'le, çalışmalarda, saat beş buçuk olmasına rağmen hâlâ gündemin 1'inci maddesine bile geçemediğimiz süreci tarif ediyor ama anladık ki torba yasayı tarif ediyor. Tabii burada bir tehditkârlık veya bir verimsizlik söz konusuysa saat ikide başlayan Genel Kurul çalışmalarının beş buçuk olduğu hâlde yani şu anda saat beş buçuk olduğu hâlde hâlâ gündemin 1'inci maddesine bile geçilememesi olarak belki tanımlamak gerekir ve biz bu hikâyeyi her gün yaşıyoruz. Yani, saat ikide başlayan Genel Kurul çalışmaları saat beş oluyor, beş buçuk oluyor, altı oluyor, ondan sonra biz ancak gündemin 1'inci maddesine geçmeye çalışıyoruz.
Tabii, muhalefet önemli. Muhalefet, bu ülkede gerçekleşen, iktidarın ortaya koyduğu politikalar neticesinde yapılan faaliyetleri eleştirmek, eksikleri ortaya koymak ama bunun yanında doğruları da ifade edebilmek için önemli. Ama, şunu kendi kendinize hiçbir zaman sormuyor musunuz: Ya, bütün bu işlerin hepsi de mi yanlış, hepsi de mi hatalı, hiçbir tane doğru bir iş yok mu? İşte, bunu siz sormuyorsunuz ama vatandaş, millet muhakkak bunu değerlendiriyor ve değerlendirdikten sonra da doğruları tabii ki gördüğü için defalarca, tekrar tekrar tercihini AK PARTİ'den yana koyuyor.
Sayın Başbakanın milleti küçümseyen bir tavrına bu millet hiçbir dönemde şahit olmadı. Bilakis, milleti öne çıkartan, milletin asıl hâkim olması gerektiğini ortaya koyan politikalarını hep birlikte gördük bugüne kadar ve netice itibarıyla da şu anda iktidar eğer politika yapma hakkını, doğal hakkını ortaya koyuyorsa burada Sayın Başbakanın bu milletin gerçek gücünü hissetmesini sağlayacak yol açmasını önemsemek lazım. Dolayısıyla, bir kısıtlama varsa, bir gerilim varsa bu belki de bir zihniyetin genlerinde var. Başka türlü bir kısıtlamayı, gerilimi hiçbir şekilde Türkiye Cumhuriyeti içerisinde görmek, hele şu dönemde görmek mümkün değil. Ama, genlerde bir gerilim varsa, bir kısıtlama zihniyeti varsa o zaman "İktidar her yerde var." diye başlayan, seçim sandığını küçümseyen zihniyettir asıl mesele. Seçim sandığında millet tercihini kullandıktan sonra, "Göbeğini kaşıyan adamlar.", "Bidon kafalılar." terimleriyle bu milleti küçümseyenler, derslerini seçimden sonra ortaya çıkan neticelerle her zaman alıyorlar. Çalışmaksa o zaman AK PARTİ'nin şu ana kadar, on yılı aşan sürede ortaya koyduğu performans herhâlde bunu özetler. Çalışmaksa biz hep birlikte, milletvekilleriyle, Türkiye Büyük Millet Meclisinde de, sahada da bu çalışmayı ortaya koyuyoruz, koymaya devam edeceğiz.
Gündemimiz nettir, Sayın Milletvekilimiz Recep Özel detaylı bir şekilde anlattı, kendisine de teşekkür ediyorum.
Bu gündemin lehinde olduğumuzu bir kez daha belirtir, Genel Kurulu saygıyla selamlarım. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)