GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ VE DEVLET MEMURLARI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:136
Tarih:10.07.2013

SİNAN OĞAN (Iğdır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;  hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Şimdi, "Dost başa, düşman ayağa?" boşuna dememişler. AK PARTİ'li milletvekili arkadaşım da ayakkabıya bakıyor, ayağa bakıyor. Biraz ayağa bakmayın, biraz başa bakın.

Şimdi, değerli arkadaşlar?

AHMET AYDIN (Adıyaman) - Ayakkabıyla uğraşan sizsiniz. Düşman ayağa bakar, doğru söylüyorsunuz.

SİNAN OĞAN (Devamla) - O bir öncekinde kaldı, o zaman onu konuşacaktınız, şimdi Dışişleri Bakanlığını konuşuyoruz. 73'üncü maddenin (z) bendinin (3) alt bendindeyiz şimdi. Sırayı karıştırdıysanız, onun için tekrar okuyayım.

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU BAŞKAN VEKİLİ SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Orada değiliz.

SİNAN OĞAN (Devamla) - Orada değil miyiz?

Değerli arkadaşlar, Dışişleri Bakanlığımızın yapısı hiçbir dönemde bu kadar siyasetin baskısı altında kalmamıştı. Dışişleri Bakanlığımız o manada bütün geçmiş hükûmetler döneminde siyasetin dışında tutulmuştu, çok da doğru yapılmıştı. Zira, öyle olduğu için? Örneğin, Libya'da büyükelçilik geçmişte ne olup bittiğini az çok tahmin edebiliyordu. Şöyle bir not geldiğinin ertesi gecesi "Libya'da her şey sükûnet içerisinde, vatandaşlarımızın herhangi bir endişesine mahal yok." dendiğinden sadece bir gün sonra Libya'da Kaddafi'ye karşı ayaklanan insanların ciddi bir halk ayaklanması başlamamıştı yani büyükelçiler az çok bunu tahmin edebilir durumdaydı veyahut da "Mısır'da askerî darbe olmaz." -ki basına yansıdığı kadarıyla ifade ediyorum- sözünden yirmi dört saat geçmeden Mısır'da darbe olacağını, geçmiş dönemlerde en azından az çok kestirebilirlerdi.

Tabii, bir Dışişleri Bakanlığında yabancı dil kaç ayda, kaç senede öğretilir veya yabancı dil bilen diplomatlar ne kadar sürede yetiştirilir? Bunun için on yıl kifayet midir? Kifayettir ama maalesef, bu kadar iddialı olduğunuzu ifade ettiğiniz Orta Doğu'da Arapça bilen kaç tane büyükelçimiz var? Kaç tane var? Soruyorum size. Hiç yok, hiç yok Arapça bilen. On senede yetiştirememişseniz, on senede bu kadar büyük bir iddiayla ortaya çıktığınız Orta Doğu coğrafyasında o ülkenin dilini bilen bir tek Dışişleri mensubu, büyükelçi yetiştirememişseniz, bundan sonra da yetiştiremezsiniz. Yazılı soru önergeme Dışişleri?

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Yanlış senin bildiğin, Arapça bilen var Dışişlerinde.

SİNAN OĞAN (Devamla) - Arkadaşlar, bilmeden konuşmayın. Yazılı soru önergeme Dışişleri Bakanının verdiği cevap üzerinden söylüyorum. Dışişleri Bakanlığımızda Arapça bilen yok, 1 tane Ermenice bilen var, onun da dışında yok. Yahu, biz kaç senedir bu coğrafyalardaki sorunlarla uğraşıyoruz ama Dışişleri Bakanlığımızda -on buçuk senedir iktidardasınız- Arapça bilen bir tek diplomat yetiştirememişsiniz. Şimdi ne yapıyorsunuz? Şimdi yandaşlarınızı bir şekilde oralara monte etmeye çalışıyorsunuz.

Sayın Davutoğlu'na hakikaten sormak istiyorum: Sayın Davutoğlu'nun bu makama getirilme amacı Türkiye'nin dış ilişkilerini bozmak mıdır? Yahu, iktidara geldikten sonra bir tek ülke kalmadı ilişkimizin iyi olduğu. Hani, Mısır'la biraz düzelmişti ilişkilerimiz, şimdi askerî darbeden sonra o da bozuldu. Bu arada Sayın Başbakanın görevlendirdiği 2 bakanın götürdüğü 150 tane çöp konteyneri de arada kaynadı gitti, tabiri caizse çöpe gitmiş oldu.

Değerli arkadaşlar, Doğu Türkistan kan ağlıyor, Dışişleri Bakanından çıt yok; Kerkük'te Türkmen katliamı yapılıyor, Sayın Davutoğlu'ndan çıt yok?

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Suriye.

SİNAN OĞAN (Devamla) - Suriye Türkmenlerinin bir günden bir güne, Sayın Davutoğlu, derdiyle ilgilenmedi, onunla ilgili tek bir kelime etmedi. Dağlık Karabağ'daki işgal devam ediyor, Ermenilerle kapı açma derdindesiniz. Ya, Allah aşkına, Sayın Davutoğlu'nun Türk dünyasıyla, Türklerle ilgili bir sorunu mu var? Söyleyin, biz de bilelim. Nerede bir Türk varsa, nerede bir Türk'ün sorunu varsa, Türk dünyasının hangi köşesinde bir sorun varsa Sayın Davutoğlu piyasada yok. Sanki Sayın Davutoğlu o durumlarda Dışişleri değil, "Düş işleri" bakanı oluyor.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)