GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ VE DEVLET MEMURLARI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:138
Tarih:12.07.2013

CENGİZ YAVİLİOĞLU (Erzurum) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; 478 sıra sayılı Kanun Teklifi'nde oyumun rengini belli etmek üzere söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Tabii, birçok kanun maddesi vardı, toplumun farklı kesimlerini ilgilendiren maddeler vardı. Muhtarlardan harp malullerine, yaklaşık 100 bin personelin kadroya alınmasına, köy muhtarlarına, köy korucularına, memuriyetten çıkarılanlarla, Dışişleri Bakanlığı personeliyle alakalı olmak üzere toplumun birçok kesimine yönelik kanun maddeleri çıkarıldı ve bunlar çıkarılırken tabii, tartışmalı bir ortamda bu kanun maddeleri görüşüldü. Hem dışarıda hem de içeride tartışmalar oldu. Dışarıdan içeriye taşınan tartışmalardan birisi de Mısır meselesiydi, Mısır'da yapılan darbeydi. Bu, burada çok fazla konuşulmadı. Ben sözümün kalan kısmında Mısır meselesiyle ilgili konuşmak istiyorum.

Mısır meselesi Türkiye'de kurumsal olarak iyi bir şekilde tartışıldı ve kanaatler, Mısır darbesini, askerî darbesini olumsuz görecek şekilde kurumsal görüşler belirtildi. Sivil toplum kuruluşlarının darbeyle ilgili görüşleri oldukça önemliydi. Çünkü, Türkiye'de darbeyle ilgili geçmiş, Türk toplumuna, bu topluma meseleleri daha demokratik bir ortamda tartışma imkânı vermemişti. Bu nedenle, bizim, Mısır darbesine yönelik olan kanaatimiz olumsuz oldu. Fakat, Amerika ve Avrupa Birliği de dâhil olmak üzere, uluslararası örgütler bu konudaki kanaatlerini, maalesef, çok belirgin bir şekilde belirtmediler. Mesela, Amerika sözcüsü "Mursi'nin görevden alınmasının darbe olup olmadığına karar vermek zaman alacak." dedi. Yine aynı şekilde, Avrupa Birliği sözcüsü, bununla ilgili, darbeyle ilgili kararlarını net bir şekilde vermediklerini, veremeyeceklerini belirttiler çünkü ilişki kurmaya devam etme gibi bir zorunluluklarının olduğunu söylediler. Fakat, dünya, Avrupa Birliği ve Amerika'nın bu tutumlarını acı ve esefle izledi. İlginçtir, hem uluslararası örgütler hem de Amerika ve Avrupa tarafsız kaldıklarını söylediler fakat öldürülen ve öldürenleri aynı kefeye koymak ve zalime "zalim" dememek ayrıca bir zulümdür. Batı, bu darbede, geçmişte olduğundan daha fazla bir şekilde, açık olarak yakalandı. Bütün hak ve özgürlükleri bir dinle, bir coğrafyayla veya bir medeniyet ile sınırlamak mümkün olabilir mi? Özgür olmayı hak etmenin ölçüsü nedir?

Şunu söylemek istiyorum değerli arkadaşlar: Mısır'a zulmedenler bilsinler ki adalet sizi de perçeminizden yakalayacaktır. Umarım, size hesap soracaklar adil olurlar. Diğer taraftan, bu operasyon tabii ki sadece Mısır için yapılmıyor, dünyanın birçok yerinde, birçok operasyon gerçekleştiriliyor. Avrupa Birliği ve Amerika arasında serbest ticaret anlaşması yapılıp bu ülkeler arasında ticaret genişletilirken Avrupa Birliği dışında, gelişmekte olan topraklarda maalesef birtakım düzensizlikler, krizler yaşanıyor.

ERKAN AKÇAY (Manisa) - BOP eş başkanlığının sonucu bu!

CENGİZ YAVİLİOĞLU (Devamla) - Tekrar edeyim ki dünyadaki ekonomik ve toplumsal gelişmelere bakıldığında, gelecek, gelişmekte olan ülkelere daha yakın çünkü bu ülkeler daha büyük oranda büyüyorlar. Bu ülkelere barış, o ülkelerden hiç şüphesiz daha yakın olacak. İstemeseler de Mısır halkı özgürleşecek ve Mısır'da yeşerecek özgürlük, bütün bir Arap coğrafyası ve bütün bir dünyanın tamamına yayılacak.

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Bırak Mısır'ı? Irak, Suriye yerle bir oldu, sen özgürleşmekten bahsediyorsun.

CENGİZ YAVİLİOĞLU (Devamla) - Ey Mısırlı kardeşlerim, bizler, adalet, irfan ve vicdan medeniyetinin beşiğinde olan toplumlar olarak sizin arkanızdayız.

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Erzurum'dan bahset, torbadan bahset!

CENGİZ YAVİLİOĞLU (Devamla) - Bütün insanlığa direnişinizin rahmet olacağını düşünüyoruz. Bizler sizleri amasız, fakatsız ve gerekçesiz olarak darbecilere karşı destekliyoruz. Çünkü, biliyoruz ki seçme ve seçilme hakkının kullanımı, bir toplumun en temel ve en kutsal haklarından birisidir. Toplumların seçtiklerine saygısızlık ile o topluma kurşun sıkma arasında hiçbir fark yoktur, bu bir cinayettir. Cinayetin canisi olmak kadar, azmettiricisi, şakşakçısı ve seyircisi olmak da olmamak da o kadar önemlidir.

S NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Ortadoğu Projesi'ni mi anlatıyor ne!

CENGİZ YAVİLİOĞLU (Devamla) - Oyumun renginin olumlu olduğunu belirtir, hepinize saygılar sunarım. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)