GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: MUSTAFA ELİTAŞ'IN SATAŞMA NEDENİYLE YAPTIĞI KONUŞMA SIRASINDA ŞAHSINA TEKRAREN SATAŞMASI
Yasama Yılı:3
Birleşim:113
Tarih:30.05.2013

 

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (İstanbul) - Hesabımı bu dünyada bütün yurttaşlara da vereceğim, öbür dünyada da, inandığınız dünyada da bütün yurttaşlara vereceğim, herkese vereceğim ama siz vicdanınıza veremeyeceksiniz.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Önce şu "Yalan söyledin." dediğin kısmı çıkar.

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - Benim hesap veremeyeceğim bir şey yok. Hesap veremeyeceğim hiçbir şey yok. Ben neye imza attığımı çok iyi biliyorum, niçin çektiğimi de çok iyi biliyorum.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Önce şu yalanla ilgili kısmı söyle, yalanla ilgili kısmı.

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - Sizlere söylüyorum, sizlerin hile ve desisesiyle olmaz bu iş. Biz ne söyledik, açın önergeme bakın. "Eşit sayıda olsun." dedik. Bizimle müzakere ettiniz mi? Ettiniz mi? Ettiniz mi? Şimdi kurulan komisyon mu? 10 AKP, 1 BDP; böyle komisyon mu olur!

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sayın Milletvekili, siz burayı avukatlık zannediyorsunuz. Türkiye Büyük Millet Meclisinin kendine has kuralları vardır.

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - Türkiye'nin en temel meselesini, cumhuriyetten beri devam eden meselesini Adalet ve Kalkınma Partisinin, burada bir komisyonda çoğunluğuna bırakacaksınız!

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sayın Tanrıkulu, benim yalan söylediğimle ilgili kısma geçin.

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - Ben size biraz sonra telefonu göstereceğim. Benim şahsımla ilgili konuşmuştunuz. Ben hayatımda kimseye dava açmadım, hiç kimseye.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Beni neyle, yalanla ilgili itham ettiğini söyle! Nerede yalan söyledim?

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - O nedenle size dava açmadım ve size telefon açtım, hatırlayın. Size telefon açtım, telefon. Hayatımda kimseye dava açmamışım, tazminat davası ve size açmadım. Size telefon açtım, sizinle telefonla konuştum, hatırlayın bir.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Nerede yalan söyledim, onu söyleyin.

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - Evet, hatırlayın. Bakarsınız tutanaklara, size söylerim, tamam mı? Bu böyle.

OKTAY VURAL (İzmir) - Ne konuşuldu, öğrenelim.

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - Ama hiç kimse burada, bakın, burada, hele hele bu çoğunluk beni ve bizim grubumuzu barıştan yana olmamak, arkasında durmamak gibi sorgulamasın.

Peki, sizin on yıllık çoğunluğunuz var, neden aklınıza gelmedi? Neden aklınıza gelmedi, söyler misiniz?

OSMAN AŞKIN BAK (İstanbul) - Gülseren Onanç'a ne oldu, Gülseren Onanç'a? Niye istifa etti?

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - Bizim önerimiz bugün de orada duruyor.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Nerede duruyor önergeniz? Havada duruyor, havada!

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - "Eşit sayıda olsun." dedik. "Mutabakat komisyonu kuralım, eşit sayıda olsun, beraber yapalım." dedik ama emrivaki yaptınız, hile ve desise ile buraya getirdiniz. Benim önergeme niye imza atıyorsunuz? Niye imza atıyorsunuz? O zaman gelin, CHP'ye katılın.

OSMAN AŞKIN BAK (İstanbul) - Gülseren Onanç'a ne oldu?

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - Gelin katılın, imza atın arkadaşlarımıza. Gelsinler, CHP'ye katılsınlar. Yok böyle bir şey.

O nedenle arkadaşlar?

AHMET YENİ (Samsun) - İmzanın arkasında dur, imzanın arkasında.

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - Bakın, burada Roboski'yi konuşuyoruz, burada Uludere'yi konuşuyoruz.

İSMAİL AYDIN (Bursa) - İmzanın arkasında dur, imzanın?

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - Daha da konuşmaya devam edeceğiz, her ay da getireceğiz; bunları da getireceğiz, faili meçhul cinayetleri de getireceğiz?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)