GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İSTANBUL MİLLETVEKİLİ ERDOĞAN TOPRAK'IN, (2/41) ESAS NUMARALI 5510 SAYILI SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNUNUN 40. MADDESİNDE DEĞİŞİKLİK YAPAN 5511 SAYILI KANUN TEKLİFİ'NİN DOĞRUDAN GÜNDEME ALINMASINA İLİŞKİN ÖNERGESİ (4/120)
Yasama Yılı:4
Birleşim:4
Tarih:08.10.2013

VELİ AĞBABA (Malatya) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, Haydar Bey de söyledi, cezaevlerinde iki tür mahkûm var, iki tür mahpus var. Birisi hukuk yoluyla, bazen haksız da olsa cezaevine giren mahpuslar, sayıları 135 bini buluyor. AKP döneminde, maalesef uyguladıkları yasalar dolayısıyla herkes bir türlü terör suçlusu oluyor. Bir diğeri de, sınavla giriyor, kazanıyor sınavı, gönüllü olarak yatan mahkûmlar. Bunlar da infaz koruma memurları.

Bizler Cumhuriyet Halk Partisi Cezaevi Komisyonu üyeleri olarak yaklaşık 130'a yakın cezaevini ziyaret ettik. Gittiğimiz cezaevlerinde hem bize mektup yazan, görüşmek isteyen, sorunlarını aktarmak isteyen mahkûmların sorunlarını dinledik hem de infaz koruma memurlarının.

Değerli arkadaşlar, infaz koruma memurları belki memurlar içerisinde en şanssız olan memurlar, onlar da mahpus gibi. Cezaevinde mesaiye başladıkları andan itibaren dışarıyla irtibatları kesiliyor. Eşleriyle, çocuklarıyla veya acil bir durumda hiç kimseyle görüşme şansları yok, dışarıyla tamamen ilişkileri kesiliyor. Cezaevindeki bütün olumsuz koşullardan, hepsinden mahpuslar gibi onlar da etkileniyor.

Gezdiğimiz cezaevlerinin tamamına yakınında yemekler problem. 4 TL'ye üç öğün yemek çıkıyor, 4 TL'ye üç öğün yemek. Cezaevindeki bu yemeklerden hem mahpuslar hem de infaz koruma memurları maalesef yeterince beslenemiyor. Tabii, sorun sadece yemek olsa kapatılabilir, ancak sorun sadece bu mu? Hayır. İnfaz koruma memurları, müdürler, müdür yardımcıları, aday memurlar, teknik memurlar, hepsinin sorunları dağ gibi ve çözülmeyi bekliyor. Maalesef on bir yıldan beri AKP Hükûmeti bu konuda adım atabilmiş değil.

Değerli milletvekilleri, infaz koruma memurları diyorlar ki: "Üniforma giyerek görev yapan jandarmanın sahibi var, polisin sahibi var ancak bizim sahibimiz yok. Biz de üniforma giyiyoruz, biz de görev yapıyoruz, bizim de silahımız var ancak bize yıpranma payı yok. Güvenlik hizmeti yaptığımız hâlde genel idare hizmetleri sınıfında yer alıyoruz." Yirmi dört saat esasına göre çalışıyorlar ama tüm tatillerde, bayramlarda çalıştıkları hâlde fazla mesai alamıyorlar. Fazla mesai almayan tek memur herhâlde infaz koruma memurları. Maalesef infaz koruma memurları yılbaşını göremiyorlar, bayramları göremiyorlar, çalışıyorlar bütün bayramlarda. Bu, değerli arkadaşlar, hem infaz koruma memurları için hem de mahpus aileleri için kötü bir durum. Maalesef onlar bayram dışında ziyaret yapılmadığı için hem infaz koruma memurları bayramda tatil yapamıyor hem de mahpus yakınları bayramda yol gitmek zorunda kalıyorlar.

Değerli milletvekilleri, güvenlik oldukları hâlde, polisin, askerin yıpranma payı var, diğer memurlar gibi silah taşıyorlar, üniforma giyiyorlar ama yıpranma payları yok. Şimdi, mesela muhalefet milletvekillerini ayırmak isterim. Değerli arkadaşlar, bakın, AKP milletvekilleri bile bir şey yapmadıkları hâlde sizin bile yıpranma payınız var ama maalesef infaz koruma memurlarının yıpranma payı yok.

Yine, infaz koruma memurları üniforma giyiyor ama sivil memur olarak değerlendiriliyor. Hele üniformalarını görün arkadaşlar; bir milletvekili olarak ben üniformalarını gördüm utandım. Giydikleri tişörtler yıkandığı anda iki beden küçülüyor, yazın bot giyiyorlar, pantolonları ütü tutmuyor. Yani infaz koruma memurları sanki üvey evlat gibi her anlamda çok kötü koşullarda yaşıyorlar.

Arkadaşlar, infaz koruma memurları silah taşıyorlar görev yaparken, emekli oldukları gün ellerinden silah alınıyor.

Yine, değerli milletvekilleri, cezaevinde çalışan infaz koruma memurları, müdürler, müdür yardımcıları emekli olmak istemiyorlar. Niye emekli olmak istemiyorlar? Diyelim ki müdür 4 bin lira maaş alıyor, emekli olduğu gün 2 bin liraya düşüyor maaş. İnfaz koruma başmemurları 3 bin lira maaş alıyor, emekli oldukları gün 1.900 liraya, 1.800 liraya düşüyor maaşları. Tabii, masraflar aynı, maalesef emekli olamıyorlar ve mezarda emekliliği bekliyor infaz koruma memurları.

İdari kadrolarda çalışan cezaevi müdürleri diğer kurumlarda eş değer kadrolarla aynı ek göstergeden maaş almaları gerektiği hâlde alamıyorlar.

Yine, değerli milletvekilleri, sosyal yaşam sıfır. Birçok cezaevi şehrin dışına yapılmış; bir kısmında lojman var, bir kısmında lojman yok. Lojman olan yerlerde hem çocukları hem aileleri hem de eşleri cezaevinde yaşar gibi yaşıyorlar, dışarıyla hiçbir ilişkileri yok ve maalesef bütün memurlardaki sosyal yaşam bu insanlara çok görülüyor.

İnfaz koruma memurlarıyla ilgili düzenleme yapılması konusunda görüşlerimizi dikkate alacağınıza inanıyor, hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)