GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: YABAN DOMUZLARININ ÇİFTÇİLERE VERDİĞİ ZARARLARA İLİŞKİN
Yasama Yılı:4
Birleşim:5
Tarih:09.10.2013

OSMAN KAPTAN (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlarım.

Geçen hafta Antalya'nın Demre ilçemizi vuran hortumdan zarar gören çiftçilerimize "Geçmiş olsun." diyor, Allah'tan daha büyük felaketlerden korumasını diliyorum.

Sayın arkadaşlarım,

Kaş ilçemizin Gökçeören köyü muhtarı "Gökseki Mahallemizde yolun altından yolun üstüne geçen domuz sürüsünü saydık, 74 taneydi." diyor. Tarım il müdürlükleriyle görüştüm, Antalya Kaş, Finike, Kumluca'dan Akseki'ye kadar, Silifke'den Bayburt'a, Adıyaman'dan Samsun'a, Çanakkale'ye kadar her yerde yaban domuzlarından şikâyet var. Çarşamba'da elma ve armuda, Samsun'un diğer taraflarında da fasulye ve mısıra dadanmışlar. Her yerde yaban domuzundan şikâyet ediyorlar ve Kumluca'dan gazi Ali Torun bakın ne diyor: "Yaban domuzunu izinsiz vurmak yasak, insanı insan yerine onun için koymuyorlar; yüzümüze bakıyorlar, kaçmıyorlar, sanki evcilleşmişler gibi. Biz uykuyu, tüneği unuttuk; tarlamıza, bahçemize bekçi olduk. Domuz da ürünümüze ortak oldu. Bir ağaçta 5 kasa nar var ise 3 kasasını o yiyor."

Adana'da sanayiciler domuz savar ilacı icat etmişler; 250 gramlık kutular 55 liraya satılıyor, kimyasal bir ilaç. Onun kokusuna da alışmış yaban hayvanları.

Kumluca sanayisinde, piknik tüpünden her beş on dakikada bir "pat pat" diye ses çıkaran otomatik bir silah icat etmişler ama bu "pat pat"lara da alışmış hayvanlar.

Sayın arkadaşlarım, sürek avına izin almak için önce orman ve su işleri il müdürlüğüne veya tarım il müdürlüğüne dilekçe vereceksin. Onlar gelecek, zararları tespit edecek. Zarar karşılanmayacak ama sürek avına gerek olup olmadığına izin verecekler. Bu yazışma ve formaliteler zaten bir ay sürüyor, sürek avı süresi de iki ay. Geriye kalan süre içinde... Her kurşun sıkılmıyor domuza, domuz kurşunu farklı. Her çiftçi avcılık yapamıyor çünkü avcılık belgesi gerekli.Gündüz avcılık yapılmıyor, sabaha yakın, gece yapılıyor, onda da avcıların birbirlerini vurma tehlikesi var. Geçen yıl, Kemer Ulupınar'da bir kişi kardeşini vurdu; basında yer aldı. İnsanlar yaban domuzunu değil, yaban domuzu insanı öldürüyor.

Daha iki gün önce, Gümüşhane'de bir avcı yaban domuzunu yaralıyor, yaban domuzu da avcıyı öldürüyor.

Sayın arkadaşlarım,

TARSİM'de tarım sigortası yapan şirketler yaban hayvanlarının verdiği zararı teminat kapsamı içine almıyor, zarara para ödemiyorlar, devlet de bu türlü zararları ödemiyor. Orman ve Su İşleri Bakanlığı elbette ki yaban hayatını ve yaban hayvanlarını koruyacak. Ancak, Tarım Bakanlığının da çiftçilerimizi koruması gerekir.

Yine benzer bir olay: Samsun Kızılırmak Deltası'ndaki TİGEM'in 10 bin dönüm arazisi kiraya verilmiş, çeltik üretiliyor. "Saz horozu" adındaki yaban kuşu çeltik tarlalarına zarar veriyor ancak bu kuşların avlanması yasak. Çiftçiler kuşu mahkemeye verecek değiller ya, devleti mahkemeye vermişler.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; devlet, hükûmet, Tarım Bakanlığı çiftçilerimizi korusun, sahip çıksın. Yabancılar için düzenlenen yaban keçisi avı gibi yaban domuzu avı turizmi de geliştirilsin. Çiftçinin ürününe yaban hayvanlarının verdiği zararlar da tarım sigortası kapsamına alınsın.

Sayın arkadaşlar, Hükûmet tedbir almazsa doğal afetler de, doğal olmayan afetler de insanlarımızın canını, malını alabilir. Ancak, millet tedbir almazsa siyasi afetler rejimi de, devleti de, milleti de yok edebilir. Onun için son söz milletindir.

Hepinize saygılar sunarım. (CHP sıralarından alkışlar)