| Konu: | TÜKETİCİNİN KORUNMASI HAKKINDA KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 13 |
| Tarih: | 06.11.2013 |
GÜMRÜK VE TİCARET BAKANI HAYATİ YAZICI (Rize) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyeti saygıyla selamlıyorum.
Son derece önemli bir kanun tasarısını görüşüyoruz, Tüketicinin Korunması Kanun Tasarısı. Hepiniz bilmektesiniz ki "tüketici" kavramı son elli yıldır dünyada önem kazanmış bir kavram ama bizim tarihimizi irdelediğiniz zaman, "tüketici" kavramı, kaliteli üretim ta 12'nci yüzyılda başlar, Ahilik döneminde başlar. Dünyada tüketici haklarını koruyan ilk kanun, Osmanlı Devleti zamanında çıkartılmış. Gerçekten, II.Bayezid devrinde, 16'ncı yüzyılın başında çıkartılan Bursa, İstanbul, Edirne İktisap Kanunnameleri dünyanın en mükemmel ve en geniş belediye kanunlarıdır. Bu kanun, aynı zamanda, dünyada tüketici haklarını koruyan ilk kanun. İlk Gıda Maddeleri Nizamnamesi, ilk Standartlar Kanunu ve ilk Çevre Nizamnamesi'dir. Tüketicinin korunmasıyla ilgili kurallar sadece, takdir edersiniz ki, tüketiciyi değil, tüketiciyi korumayı amaçlarken standardı yüksek, kaliteli ürünlerin üretilmesi hedeflenmiş olması dolayısıyla, aynı zamanda ekonomide kalite ve standart yüksekliğini de hedefleyen bir kanundur ve Türkiye'de, gene bildiğiniz gibi, tüketicinin korunması konusu kodifiye olarak kanunlaşma anlamında ilk kez 1982 Anayasası'nın 172'nci maddesinde yer almıştır. Bu düzenlemeyle devlete tüketicileri koruyucu tedbirleri alma görevi getirilmiş ve buna bağlı olarak 1995 yılına kadar tüketici hakları genel hukuk kuralları çerçevesinde çözümlenmeye çalışılmış ve ilk kez 1995 yılında, bugün hâlen yürürlükte olan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Kanunu çıkartılmış ve bu kanunda, gene ihtiyaçlar doğrultusunda, 2003 yılında değişiklikler yapılmıştır.
Değerli milletvekilleri, 2007 yılında açılan ve kapanması için mevzuat uyumunun beklenildiği Tüketicinin ve Sağlığın Korunması Faslı'yla alakalı Avrupa Birliği yönergelerinin uyumlaştırılması bu yeni tasarıyla amaçlanmış. Vatandaşlarımızın asgari olarak Avrupa Birliği ülkeleri ve dünyanın diğer gelişmiş ülkelerindeki tüketicileri koruyucu mevzuatta yer alan haklardan faydalanmaları amaçlanmış. Ayrıca Bakanlığımıza, tüketici mahkemelerine ve tüketici hakem heyetlerine yapılan tüketici şikâyetleriyle tüketicilerin karşılaştıkları sorunların giderilmesi bu kanuni düzenlemeyle hedeflenmiştir. Bütün bunları irdelemiş, değerlendirmiş ve tasarıyı Meclise getirmiş bulunuyoruz.
Değerli milletvekilleri, bu tasarının hazırlanmasında son derece katılımlı bir süreç izlenmiştir. Ağustos 2012 tarihinde ilk defa taslağı kamuoyuyla paylaştık. O günden bu yana tüketici örgütleri ve bu kanunun hedef kitlesi tüm kurum ve kuruluşlar bu kanunun hazırlanma sürecine önemli katkılar sunmuşlardır ve doksan altı kurum ve kuruluşa bu tasarı gönderilmiş, görüşleri alınmış ve en son kodifiye edilerek dokuz bölüm, seksen sekiz madde ve bir de geçici madde olmak üzere doksan dokuz maddeden oluşan bu tasarı Meclise getirilmiştir.
Bir hususun da altını çizmek istiyorum...
BAŞKAN - Sayın Bakan, bir dakikanızı rica edebilir miyim.
Sayın milletvekilleri, sohbetinizi biraz daha alçak tonda yaparsanız çok memnun olacağım, özellikle bunu rica ediyorum sizden.
Teşekkür ederim.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, biz sohbet yapmıyoruz, dersimize çalışıyoruz.
BAŞKAN - Sizi kastetmedim.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Ha, pardon.
GÜMRÜK VE TİCARET BAKANI HAYATİ YAZICI (Devamla) - Bu tasarının Meclise sevki aşamasında, ben, bizzat Mecliste bulunan partilerimizin grup başkan vekillerini doğrudan doğruya aradım, randevu teminini sağladım ve Bakan Yardımcım ve ekibimle birlikte grupları bilgilendirmeyi, brife edilmeyi hedefledim ve bu anlamda Sayın Ayhan'ın tabii Bakan Yardımcıma ve arkadaşlarıma yaptığı teşekkürü dolaylı da olsa, istenmeyerek de olsa bana yapılmış bir teşekkür olarak niteliyorum, bunun da altını özellikle çizerim.
Ve gene Mecliste gündeme alınma aşamasında, belki bugüne kadar olmamış, bu kanunu tanıtmak amacıyla bir broşür hazırladım, bütün milletvekillerimizin ofisine gönderdim. Sanırım bunu her biriniz okumuş, bundan faydalanmışsınız ama konuşmalarda bunun içeriğine söz edilmemiş olmasını da garipsediğimi burada ifade etmek isterim.
Bu tasarının hedefleri: Başta 76 milyon tüketicimiz olmak üzere tüm imalat ve ithalat sektörünü, tüketiciye mal ve hizmet sunan tüm esnaf ve tacirler ile bunların meslek örgütlerini, tüketicinin korunması alanında faaliyet gösteren tüm sivil toplum kuruluşlarıyla kamu kurum ve kuruluşlarını ilgilendiren ve tüm sektörlere uygulanacak olan ortak kuralların belirlenmesi hedeflenmiştir.
Tasarıyla, tüketicilerin işlem yaptığı tüm piyasalarda "bilinçli tüketici, basiretli tacir" bizim sloganımız. Bu kanunun ana esprisi, hedefi, bilinçli tüketici oluşturmak ve taciri de basiretli davranmaya sevk etmektir.
Tüketicilerin mahkeme dışı çözüm organları aracılığıyla haklarını etkin, hızlı ve masrafsız arayabilmelerine bu tasarı imkân getirmektedir.
Tüketiciye tanınan haklar genişletilmektedir. Tüketiciye sunulan mal ve hizmetlerde kalite standardının yükseltilmesi, bürokratik işlemlerin azaltılması, piyasadaki rekabet ortamını geliştirmesine katkı sağlanması, tüketicilerimizin yaşamış olduğu sorunların minimize edilmesi hedeflenmiştir. Elbette ki biz bu kanunla bu alandaki tüm sorunları ortadan kaldıracak durumda değiliz ama bunu minimize edeceğiz.
Değerli milletvekilleri, kanun tasarısının getirdikleri neler? Bu tasarıyla, tüketicileri daha ileri seviyede korumaya yönelik tedbirler alınmaktadır. Tüketicilerin hak arama yolları kolaylaştırılmaktadır. Tüketicinin bilgilendirilmesi konusuna önem verilmektedir. Demin de ifade ettiğimi gibi bürokrasi azaltılmakta, hakkaniyete uygun bir ceza düzenlemesi getirilmektedir.
Yeni kanun tasarısı mevcut düzenlemelerin birçoğunda değişiklik öngörmenin yanı sıra mevcut kanunda yer almayan yeni düzenlemeler de içermektedir ve tasarının yasalaşmasıyla birlikte yürürlüğe girecek olan düzenlemeler başlıklar hâlinde şunlardır:
Tüketicinin bilgilendirilmesi esas alınarak birçok alanda tüketicilerin sözleşme imzalanmadan önce bilgilendirilmeleri bu tasarıyla zorunluluk hâline getirilmektedir ve tüketiciden talep edilecek her türlü ücret ve masrafa ilişkin hususların sözleşmenin eki olarak tüketiciye ayrıca verilmesi zorunlu hâle getirilmektedir. Şayet böyle bir belirleme yoksa belirlenmeyen hususlara ilişkin hiçbir ücret ve masraf tüketiciye tahmil edilemeyecektir.
Küçük puntolarla ve karmaşık olarak düzenlenen sözleşmelere son verilmekte, en az 12 punto hâlinde sözleşmelerin yapılması öngörülmüştür.
Sözleşmede öngörülen koşulların keyfî bir şekilde sözleşme süresi içinde tek taraflı olarak tüketici aleyhine değiştirilmesi bu kanunla yasaklanmaktadır.
Tüketiciden haksız olarak talep edilen ücret, masraf ve komisyonların alınmasının önüne geçilmektedir. Temerrüt hâli de dâhil olmak üzere tüketici işlemlerinde bileşik faiz uygulamasına bu kanuni düzenlemeyle son verilmektedir.
Mevcut kanunda yedi gün olan cayma hakkı süreleri bu tasarıyla on dört güne çıkartılarak tüketicilerin haklarını arama noktasında daha uzun bir imkân sağlanmaktadır.
Tüketici sipariş vermediği bir ürünün kendisine gönderilmesi durumunda bundan sorumlu olmayacaktır.
Değerli milletvekilleri, ayrıca ayıplı mal ve hizmette ihbar mükellefiyeti kaldırılarak tüketiciye sağlanan haklar tüketici lehine genişletilmektedir. Tüketici kredisi ve konut finansmanı yani "Mortgage" dediğimiz sözleşmelerde tüketicinin isteği dışında sigorta yaptırılması uygulamasına bu tasarıyla son verilmektedir.
İnşaat firmalarının inşaat ruhsatı almadan maketten satış olarak da bilinen ön ödemeli konut satışı yapmaları bu tasarıyla yasaklanmaktadır. Tüketicilerin yaşayabileceği mağduriyetlerin önlenmesi amacıyla "Bina tamamlama sigortası" bu tasarıyla zorunluluk hâline getirilmektedir. Mağduriyetlerin en çok yaşandığı, kapıdan satışlarda tüketicilerin hakları bu tasarıyla genişletilmektedir. Kapıdan satış yapacakların mutlaka Bakanlıktan izin almaları zorunluluğu getirilmektedir ve gene günümüzde 21 milyar lira ticaret hacmine ulaşmış olan ve pazardaki payını her geçen gün arttıran, İnternet, telefon kataloğu gibi yollarla kurulan mesafeli sözleşmeler ayrıntılı olarak düzenleme altına alınmakta ve tüketicinin hakları garanti edilmektedir. Finansal hizmetlerin mesafeli satışı düzenleme altına alınmaktadır, böylece Avrupa Birliği yönergesi ilk defa hukukumuza aktarılmış ve tüketicilerimize yeni haklar bu tasarıyla getirilmektedir.
Milyonlarca yerli ve yabancı turisti ilgilendiren devre tatil, devre mülk ve paket turlarla ilgili tüketicilere bu tasarıyla yeni haklar getirilmektedir. Demin, yok olmadığını bazı konuşmacıların ifade ettiği elektrik, su, doğal gaz, İnternet, telefon gibi tüm aboneliklerde, tüketici istediği zaman abonelik sözleşmesini feshetme hakkına bu tasarı yasalaştığında sahip olacaktır ve abonelik sözleşmelerinin feshi, sözleşmenin kurulmasından daha ağır şartlara hiçbir hâlde bağlanamayacaktır.
Gazete ve dergi gibi süreli yayın kuruluşlarınca düzenlenen promosyon kampanyaları daha sıkı kurallara bu tasarıyla tabi tutulmaktadır. Gerçeği yansıtmayan indirimli satış kampanyaları yasaklanmakta ve daha sıkı bir şekilde denetim altına alınmaktadır. Tüketicilerin bilinçlendirilmesine yönelik çalışmalar artırılmaktadır. Bu yönde, ders kitaplarına tüketici haklarına ilişkin bölümler konulması bu tasarıyla öngörülmekte, yayın kuruluşlarına tüketiciyi bilinçlendirici program yayınlama zorunluluğu bu tasarıyla getirilmektedir ve tüketicilerin ticari reklam yoluyla yanıltılmasını engelleyecek tedbirler bu tasarıyla etkin hâle getirilmektedir. Saldırgan ve aldatıcı nitelikte olan her türlü haksız ticari uygulama bu tasarıyla yasaklanmaktadır. Ticari reklamlar ile haksız ticari uygulamaları denetleyecek olan Reklam Kurulu, etkin, verimli ve hızlı çalışması amacıyla yeniden yapılandırılmakta bu tasarıyla. Tüketicilerin hak arama yolları açısından önemli görev üstlenen Tüketici Hakem Heyetlerinin daha etkin bir şekilde çalışması, bu tasarıyla sağlanmaktadır. Böylece, tüketicilerin hak arama yolları kolaylaştırılmakta ve bu uygulamayla mahkemelerin de iş yükünün azaltılması hedeflenmiş oluyor. Tüketici haklarını ihlal edenlere uygulanacak idari para cezaları, caydırıcı, orantılı ve belirli olması ilkeleri göz önünde bulundurularak yeniden bu tasarıyla düzenlenmektedir. Halk arasında "saadet zinciri" veya "çok katmanlı satışlar" olarak bilinen, gerçekçi olmayan para veya mal varlığı kazanma ümidi vererek birçok tüketicinin mağdur olmasına neden olan ve bir diğer ismi "piramit satış sözleşmeleri" veya sistemleri, uygulamaları bu tasarıyla yasaklanmıştır.
Değerli milletvekilleri, bu kanunun müzakere sürecinde üzerinde en çok tartışılan iki alan var. Bunlardan bir tanesi bankaların faiz dışı gelir kalemleri, bir diğeri de maketten satışlardır. Evet, bankaların faiz dışı gelir kalemleri, biz bu tasarıyı 2012 yılı Ağustos ayında kamuoyuna takdim ettiğimizde 30 farklı kalemden ibaretti. Meclise sunduğumuzda bu 60'a yükselmişti. Bu alanın düzenlenmesine ilişkin hiçbir kural yok. Biz demokratik bir ülkeyiz, serbest piyasa ekonomisi kurallarını uyguluyoruz. Hiç kimseye de angarya yükleyemeyiz. Herkes sunduğu hizmetin karşılığını alacak ama o karşılık ölçülü olmalı, denklik esasına uygun olmalı, eski deyişle küfüv olmalı, hakkaniyete uygun olmalı, tasarı bu alanda düzenleme getiriyor. Dolayısıyla, bankaların faiz dışı aldıkları ücretleri bir tarifeye özellikle bağlamadık. Bir tarife öngörmüş olsaydık, mutlaka bütün bankalar o tarifeyi aynen uygulayacak ve bundan da tüketiciler zarar görecekti. Ama, hangi hizmetleri ücretlendirebileceğini Bakanlığımızın da görüşünü almak şartıyla BDDK belirleyecek. Burada bir eleştiri getiriliyor, "Niye sadece 'görüş', niye 'bağlayıcı görüş' demiyorsunuz?" Hükûmetle kamu yönetimi, devlet bir bütündür, bunlar çalışırken ayrı ses çıkarmaz, bunlar koordineli çalışır. Elbette ki BDDK'yla Bakanlığımız ve ilgili kuruluşlar o süreçte koordineli çalışacak, tüketicilerin hakkını, hukukunu koruyacak, hiç kimseye de angarya olarak nitelenecek bir yük yüklemeyecektir. Bu amaçla, biz burada bir ücret tarifesi getirmedik. Peki, ücret ne olacak? Yani, ücret tarifesi getirmedik ama faiz dışı gelir kalemleri nasıl ücretlenecek? Bunu da bankaların arasındaki rekabet ortamı belirleyecek. 40'tan fazla banka var, bankalar bu tür hizmetleri sunarken hangi faaliyetten ne kadar ücret alacaklarını aralarındaki rekabetçi anlayışla gerçekleştirecek. Ha, rekabet ortamı ortadan kalkarsa ne olur? O zaman da devreye Rekabet Kurumu girer. Her şeyin bir mekanizması var.
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Şimdiye kadar girdi mi ki bundan sonra girsin.
GÜMRÜK VE TİCARET BAKANI HAYATİ YAZICI (Rize) - Diğer bir alan, maketten satışlar. Evet, bu alanda da gerçekten tüketicilerimizin önemli ölçüde mağduriyetleri söz konusu. Bu alanı bu tasarıyla disipline ediyoruz. Bağlı kredilerle konut satışları ayrı çünkü onların zaten güvencesi var, o alana müdahale edilmiyor ama onun dışındaki satışlarda mutlaka inşaat ruhsatının da alınması şart. İkinci bir şart da tüketicinin hak ve hukukunun korunması bakımından sigorta müessesesinin getirilmiş olmasıdır.
Değerli milletvekilleri, 76 milyonu ilgilendiren bir tasarı var önünüzde. Dolayısıyla, bu tasarıya sanırım hiç kimsenin karşı çıkması mümkün değil. Sizin de hedefiniz, daha da iyileştirmek. Zaten komisyon aşamalarında gördük, grupta bulunan herkesin ve komisyonda üyesi bulunan partilerimizin çok değerli katkıları oldu.
Şunun da altını çizeyim: Bu piramit satışlarının yasaklanmasına, o komisyon aşamasında -Sayın Susam'ın da ısrarlı önerisi üzerine- tasarıda yer verdik, bu düzenlemeyi gerçekleştirdik.
Eminim ki geçen hafta Mecliste gruplar hep birlikte, Türkiye'nin çok önemli, yıllardır sorunu hâline gelmiş bir konuyu çözdüler, tasfiye ettiler. Bu tasarı da 76 milyonu ilgilendiren bir tasarı. Bu tasarı da, geçen hafta Mecliste var olan mutabakatın, herkes tarafından alkış gören o duruşun bir promosyonu olacak diye düşünüyorum. Bunu da siz sağlayacaksınız.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Bakan.