GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ'NİN 30'UNCU KURULUŞ YIL DÖNÜMÜNE İLİŞKİN
Yasama Yılı:4
Birleşim:17
Tarih:14.11.2013

ÖMER FARUK ÖZ (Malatya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 30'uncu yıl dönümü sebebiyle gündem dışı söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Sözlerime başlamadan önce, aşure günümüzü kutluyorum ve şunu belirtmek istiyorum: Adalet ve Kalkınma Partisi, Sayın Başbakanımızın başkanlığında, iktidara geldiğimiz günden bugüne kadar bu ülkede yaşayan 76 milyon insanın inandığı değerler ölçüsünde yaşaması içi her türlü hak ve özgürlükleri yerine getirmektedir, hiç kimseye karşı baskı ve zulüm söz konusu değildir. Biz, hiçbir zaman dini istismar etmedik, dini inandığımız gibi yaşamaya çalıştık ama inanmadığı şeyi yaşamaya çalışanlar veya inanmadığı şeyi yaşıyormuş gibi göstererek din istismarı edenleri de bu halkımız görmektedir.

İHSAN ÖZKES (İstanbul) - Niye üzerine alındın, bir sıkıntı mı var?

ÖMER FARUK ÖZ (Devamla) - Kanuni Sultan Süleyman devrinde 50 bin şehitle vatan topraklarına kattığımız Kıbrıs, üç asır Osmanlı idaresinde kalmış, 1878 yılında hükümranlık hakkı saklı tutularak İngilizlerin idaresine devredilmiştir, bilahare de buranın yönetimi İngilizlere bırakılmıştır.

İngilizlerin Ada'yı 1960 yılında Rumların ve Türklerin ortak yönetimine terk etmesiyle bağımsız Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kurulmuştur. Türk ve Rumlara eşit hak ve yetki temelinde hassas bir denge üzerine kurulan yeni devletin kuruluş anlaşmasına Türkiye ve Yunanistan garantör devlet olmuşlardır. Ama ne yazık ki, gelişen süreç içerisinde Rumların Enosis'i gerçekleştirme ve Kıbrıs'ın tümünü Rumlaştırma noktasındaki mücadeleleri sebebiyle bu uzun vadeli olamamıştır.

Değerli milletvekilleri, Kıbrıslı Türklerin topyekûn katliamını içeren insanlık dramı ve vahşet yıllarca sürmüş, ana vatan Türkiye'nin uluslararası anlaşmalardan kaynaklanan hak ve yükümlülüklerini kullanarak 20 Temmuz 1974'te Kıbrıs Barış Harekâtı'nı gerçekleştirmiştir. Ben, bu vesileyle, Kıbrıs Barış Harekâtı'nı gerçekleştiren merhum Başbakan Ecevit'i ve Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan Hocamızı rahmetle ve burada şehit olan kardeşlerimizi de şükranla anıyorum.

Varlığını ve temel haklarını koruyabilmek adına kendi vatanında vatandaş olmanın getirdiği her türlü haktan yoksun yaşamaya mahkûm etmek isteyenler, karşısında Türk halkı ve Türkiye Cumhuriyeti devletini bulmuşlardır. Soydaşlarımızın insanca yaşama adına verdiği onurlu mücadelenin sonunda Kıbrıs Federe Meclisi 15 Kasım 1983 tarihinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni kurmuşlardır.

Değerli milletvekilleri, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kuruluşunun üzerinden henüz otuz yıl geçmesine rağmen ana vatan Türkiye güvencesi altında birçok imkânlarla karşı karşıya getirilmiştir. AK PARTİ hükûmetleri döneminde siyasi, ekonomik ve kültürel alanlarda tarihî atılımlar gerçekleştirilmiştir. Öncelikle, uluslararası arenada kazanımlarımızdan vazgeçmeden, uzlaşıya dayalı siyaset izlenmiş, Ada'da kalıcı, adil ve kapsamlı bir anlaşma sağlanması için sürekli gayret sarf edilmiştir. Çok kısa sayılabilecek bir sürede siyasi çalışmalar netice vermiş, geçtiğimiz dönemde Annan Planı çerçevesinde Türk tarafının uzlaşmaz tavrı nedeniyle suçlanmasının sebebi... Türk tarafının "kabul", Rum tarafının "ret" vermesiyle Türklerin, Türkiye Cumhuriyeti devletinin ve Türk tarafının ne kadar barıştan yana olduğunu da ispat etmişlerdir. 2004 yılında gerçekleştirilen Birleşmiş Milletlerdeki Annan Planı da bunun en bariz örneğidir.

Siyasal faaliyetlerin yanı sıra, Kıbrıslı kardeşlerimizin refahı ve kalkınması için her biri birbirinden önemli faaliyetler yerine getirilmiştir. Dünyada tek olarak, Türkiye Cumhuriyeti'nin Anamur'dan Kıbrıs'a deniz altından su götürme projesi tamamlanmak üzeredir. 2014 yılı Mart ayında inşallah 500 milyon doları geçen bir harcamayla Kıbrıs Türk halkı hem içme suyuna hem de sulama suyuna kavuşmuş olacaktır. Kıbrıs davasına sahip çıkmak budur. Kıbrıs davası, orada yaşayan kardeşlerimizin hem uluslararasında tanınmışlığı hem de orada yaşayan kardeşlerimizin kendi ayakları üzerinde durma noktasında... AK PARTİ hükûmetleri döneminde Türkiye'de neler yapılıyorsa aynısı Kuzey Kıbrıs'ta da yapılmaya devam edilmiştir. Bu çerçevede, duble yollar, alt geçitler, üst geçitler, turizm alanındaki yatırımlar ve özellikle de öğrenim görmek isteyen öğrencilerimizle ilgili yapılan yurtlar bu işin en bariz örneğidir.

Şunu net olarak belirtmek istiyorum: Türkiye Cumhuriyeti, devletiyle, milletiyle ve Hükûmetiyle her daim Kıbrıslı kardeşlerimizin yanındadır, olmaya devam edecektir. Bu vesileyle, bağımsız bir devlet olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin 30'uncu kuruluş yıl dönümünü ve soydaşlarımızın bağımsızlık gününü tebrik ediyor, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)