| Konu: | KAMU İHALE KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 17 |
| Tarih: | 14.11.2013 |
MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Batman) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Soru soran arkadaşlara teşekkür ediyorum.
Sayın Halaçoğlu'nun özelleştirmeyle ilgili sorusuna... Tabii, güncel veriler yanımda yok, son anda ben buraya geldim, memnuniyetle sizinle paylaşırım, onları size yazılı olarak bildireyim. Prensip olarak özelleştirme gelirleri bizim bütçe hesaplarına girer. Bütün gelirler, biliyorsunuz, bir havuzda toplanır. Dolayısıyla, o gelirlerin spesifik olarak belli bir harcama kalemiyle ilişkilendirilmediğini ifade etmek istiyorum. Yani, bir havuzda vergi gelirleri de vergi dışı gelirler de toplanır, oradan, tabii ki bütçe çerçevesinde tahsis edilen ödeneklerle o şekilde ilgili kurum ve idarelere harcanmak üzere verilir ama uluslararası muhasebe kurallarına göre özelleştirme gelirleri genelde bütçede bir finansman kalemi olarak görülür yani bir gelir kalemi olarak değil. O anlamda, özelleştirmeden gelen kaynakların tamamını biz hazineye aktarırız. Hazine de tabii ki bunu borç azaltmada veya borçların geri ödenmesinde kullanır.
Özetle, yani "Özelleştirmeden gelen gelirlerle sadece şu harcama yapıldı, bu harcama yapıldı." diyemeyiz çünkü böyle bir sistem yok. Prensip olarak biz hazineye aktarıyoruz, hazine bunu daha az borçlanarak kullanıyor.
Eczacı Kooperatifleri Birliğiyle ilgili soruya gelince, tabii, vergi incelemelerine ilişkin... Gerçi, bu hususa ilişkin hiçbir bilgim yok ama prensip olarak tabii ki benim vergi mahremiyeti nedeniyle bir yorumda bulunmam doğru olmaz ama şunu çok açık ve net olarak ifade edeyim: Dışarıdan hiç kimsenin herhangi bir incelemeyi azmettirmesi diye bir şey söz konusu olamaz yani ben bunu düşünemiyorum. Dolayısıyla, varsa burada yanlış bir uygulama, ben bu bahsettiğiniz inceleme hangi aşamada bilmiyorum, yılda 50 bin civarında inceleme yapılıyor. Dolayısıyla, takdir edersiniz ki Bakan olarak benim bu incelemelere vâkıf olmam, aşina olmam beklenemez ama varsa yanlış bir uygulamamız, kanunlarla yani mevzuatla tutarlı olmayan bir uygulamamız ben o konuyu inceletirim eğer böyle bir şey söz konusuysa ama siz de takdir edersiniz ki burada bir muafiyet varsa ama muafiyet dışı birtakım faaliyetler söz konusuysa vergi denetim, vergi inceleme elemanının tabii ki bu noktadaki yorumu önemli olmakla birlikte bizim bütün bu raporların gözden geçirildiği bir rapor değerlendirme komisyonu var. Eğer, diyelim ki burada bir sonuç çıkmadıysa yani bu, şu husus gözden kaçırıldıysa aynı birliğimiz yine Gelir İdaresi nezdinde, tabii ki bu hususları arz ederek, yine uzlaşma noktasında da bunların hepsi mutlaka dikkate alınır diye düşünüyorum. Ama dediğim gibi, spesifik olarak bu konuya ilişkin bir bilgim yok. Eğer, siz, bize yönlendirirseniz... Ama hangi düzeyde olduğunu da bilmem lazım. Eğer, inceleme bittiyse yapılacak çok bir şey yok. O zaman, sadece hukuk yoluna yani yargı yoluna başvurulabilir. Yok, eğer, inceleme yeni başladıysa ve hakikaten yanlış bir kulvarda gittiğine inanıyorsanız, Vergi Denetim Kurulu Başkanımızla sizler bir araya gelir ve bu konu tartışılabilir.
Sayın Nebati'nin bir sorusu vardı. Bildiğim kadarıyla, Türkiye'de yılda yaklaşık 132 binle 145 bin arasında ihale yapılıyor. Bunların toplam değeri yaklaşık 94 milyar lira. Bu ihalelerin yaklaşık yüzde 7,5'u -bunlar yaklaşık rakamlar- bu çerçevede istisna maddelerine bağlı olarak yapılıyor. Yani, o çerçevede bu ihaleler yapılıyor, yani yaklaşık 7,5'u. Bunun da değeri yaklaşık 7 milyar 250 milyon. Fakat, ben sordum arkadaşlara, burada Kamu İhale Kurumundan arkadaşlar var, bunun da yüzde 80'i yani kapsam dışı, kanuna istisna olarak yapılan ihalelerin yaklaşık yüzde 80'i de savunma, güvenlik, KİT gibi, aslında Avrupa Birliğinde de bu çerçevede Kamu İhale Kanunu dışında. Yani, tabii, burada, dışında olması hiçbir kurala tabi olmadığı anlamına gelmez, o da bir ihale, onun da kuralları var.
Mesela, bugün tartıştığımız konuda, yine ben döndüm sordum, Türkiye'de 4-5 tane firma varmış. Yönetmeliğe göre en az 3 firmadan, en az 3 firmadan fiyat alınmak zorunda, hatta tamamından alınabilir. Mesela, ben şimdi bu konuyu öğrendim, Devlet Malzeme Ofisine talimat vereceğim: "Bu konuda hizmet, mal üreten bütün firmalardan teklif alın." diyeceğim ve en ucuz teklife de tabii ki bu verilmeli. Yani, dolayısıyla, ben burada gündeme getirilen bazı kaygıları anlıyorum. Ben Bakan olarak, aslında bu Kamu İhale Kanunu kapsamı dışına bir şeylerin taşınmasını da prensip olarak doğru bulmuyorum ama şunu da söyleyeyim...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)