GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI TEŞKİLATI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:107
Tarih:16.05.2012

CHP GRUBU ADINA ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ilk 10 üniversite arasında 6 tane ABD'li üniversite var. Ne bu 10 üniversite? Dünyanın en iyi üniversiteleri. 4 tane de Birleşik Krallık üniversitesi var. İlk 100 üniversite arasında 18 üniversite Birleşik Krallık'tan, 36 üniversite Amerika Birleşik Devletleri'nden. İlk 100 üniversite listesinde Türkiye'den üniversite bulunmamaktadır. Bu sıralama, akademik, bilimsel katkı, akademisyenlerin niteliği ve çalışmalarına bakılarak düzenlenmiştir. "Saygınlık" ölçütüne bağlı olarak yapılan farklı bir listede Orta Doğu Teknik Üniversitesi 96'ncı sırada yer alıyor.

Değerli arkadaşlarım, bir ülkenin bir duruşu olması gerekiyor. Bir insanın duruşu olması lazım, bir ülkenin milletinin bir duruşu olması lazım, ülkesinin bir duruşu olması lazım. Eğer o ülke dışarıya karşı gerçekten duruşunu belirlerken kendi iç sorunlarıyla ilgili söyledikleri konusunda bir dik duruş sergileyebiliyorsa, bu duruş diğerleri tarafından da saygınlıkla karşılanır. Bizim ne kendi eğitim konumuzda ne dış politikamızda ne aldığımız kararlarda ne ülke içerisinde verdiğimiz sözlerde maalesef bir duruşumuz yok. Bu kalitesizliğin iki tane temel noktası var. Birincisi: Siyasi iktidarların ideolojik yaklaşımlarının evrensel eğitim normlarının önüne geçmesi. İkincisi: Eğitimi serbest piyasa kuralsızlığına teslim etmektir.

Değerli arkadaşlar, bakın, AKP İktidarının Amerika Birleşik Devletleri ne derse yapan bir görünümü var ya, halk tarafından da doğru algılanan?

NURETTİN DEMİR (Muğla) - Görünüm değil, gerçeği var.

ENGİN ÖZKOÇ (Devamla) - ?ama Amerika Birleşik Devletleri Başkanı 21 Nisan 2012'de yaptığı bir konuşmada şöyle diyor: "Bu yüzden, yükseköğrenimi her Amerikalı için erişilebilir hâle getirmek adına elimizden gelen her şeyi yapmamız gerekiyor. Eğitim hiç bu kadar pahalı olmamıştı. Üniversite masrafları için kredi alan öğrenciler 25 bin dolar borç ile mezun oluyorlar. Amerika'da yükseköğrenim lüks olmamalıdır. Bu, her ailenin erişebileceği ekonomik bir zorunluluktur. İşte bu yüzden, gelecek hafta ülkenin her yerinde üniversiteleri ziyaret edip öğrenim masraflarını nasıl düşürebileceğimiz konusunda öğrencilerle görüşeceğim." Bunu kim söylüyor değerli arkadaşlarım? Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Sayın Obama söylüyor. Ne zaman söylüyor? 21 Nisan 2012'de. Öğrencilerle ilgili vergilerin düşürülmesini kiminle konuşacağım?" diyor, "Öğrencilerle konuşacağım diyor? Aradaki farkı görebiliyor musunuz? Yani örnek alınması gerekecekse bu örnek alınacakken, size birisi "Eğitim sisteminizi değiştirin." deyince eğitim sistemini değiştiren, "Suriye'ye tavır al." deyince Suriye'ye tavır alan, "Irak'a tavır al." deyince Irak'a tavır alan, "Libya'ya tavır al." deyince Libya'ya tavır alan, bombalatan, NATO üssünü açan bir anlayışla hareket ediyorsanız, siz hangi üniversiteleri kurmaktan, hangi özgür iradeyi yetiştirmekten, Türkiye'nin özgür bir irade gücüyle bir duruşunun var olduğunu göstermekten bahsedebilirsiniz? Sizin o çok örnek aldığınız Amerika Birleşik Devletleri 1 askeri için dünyayı ayağa kaldırdı ve biz arabulucu olmak durumunda kaldık.

Bakın, ben size bir şey gösteriyorum: Tarih kaç? 17 Ağustos 1992 Pazartesi. Kaç yıl önce? Yirmi yıl önce. Ne diyorlar? "Bizi unutmayın." diyorlar. Kimler? Bizim askerlerimiz. Ne olmuş? Teröristler tarafından kaçırılmış. Peki, bugün bu askerin ağabeyi ne diyor? Yirmi yıl önce Batman Sason'da kaçırılan kardeşi jandarma astsubay kıdemli başçavuş? "24 Ağustos 1992'de kardeşim yol çevrilmesinde kaçırıldı. Batman Sason'a tayini çıkalı iki ay olmuştu. Kaçırıldığında bir yıllık evliydi ve üç aylık hamileydi karısı. Kaçırıldıktan sonra hiçbir haber alamadım. Genelkurmaya gittim, Başbakanlığa yazı yazdım. Başvurmadığım yer kalmadı. Dönemin Genelkurmay Başkanı Eşref Bitlis'e gittim. Bana `Devlet askerinin peşini bırakmaz. Ama siz de Apo'yla görüşün, kardeşinizi kurtarın.' dedi ama kurtaramadık. Koalisyon hükûmeti döneminde Sayın Devlet Bahçeli'ye mektup yazdım. `Kardeşin öldürülmüş olabilir.' diye cevap aldım. Bundan sonra da hiç kimse bizimle ilgilenmedi. Şimdi kardeşimin çocuğu yirmi yaşında, üniversitede okuyor. Ben bunu hangi gönül rahatlığıyla askere göndereceğim?" diye soruyor.

Ben de size soruyorum: Üniversitede okuyan öğrencilerimize biz hangi gönül rahatlıyla "Size özgür bir ülke bıraktık." diyebileceğiz? Biz, bugün, kurulan vakıf üniversitelerinin hangi denetim altında, hangi ideolojik anlayışla kurulup kurulmadığını incelemiyorsak, Türkiye'nin dünyaya karşı bir duruşu yoksa, bu ülkenin kendi askerini sahiplenen bir anlayışı yoksa, bu ülkenin askeri yirmi yıldan beri teröristlerin elindeyse ve bu ülkenin Başbakanından ses çıkmıyorsa biz hangi öğrencilerimizi okutacağız, yetiştireceğiz ve özgür Türkiye'nin özgür evlatları olarak bu ülkede var edebileceğiz? Biz eğitim yasasından mı bahsediyoruz? 4+4+4'ten mi bahsediyoruz? Kurulacak üniversitelerden mi bahsediyoruz? Biz Türkiye'de çıkacak olan yasalarla Türkiye'nin dış dünyaya karşı başının dik olmasından mı bahsediyoruz?

Biz şunu yapıyoruz değerli arkadaşlar: Az önce Caniklioğlu bu kürsüden şöyle seslendi?

NURETTİN CANİKLİ (Giresun) - Canikli.

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Caniklioğlu kim ya?

ENGİN ÖZKOÇ (Devamla) - Kim olduğunu, bakın, biraz sonra söylüyorum ben, siz de öğrenin.

Dedi ki: "Bu millet bize oy verdi. Siz bu milletin iradesine karşı mı çıkıyorsunuz?" Ben de size şöyle diyorum: Bu millet size oy verdi ama siz o millete takla attırıp göbek attırıyorsunuz. Bu millet bir gün, kime oy verdiğini öğrenecek; evlatlarını teröristlerin elinden kurtarmayan, öğrencilerini meydanlarda dövdürten, çocuklarını maden ocaklarında, enkaz altlarında öldürten, kendi ülkesinin geleceğine değer vermeyen insanlardan hesap soracaktır.

BÜLENT TURAN (İstanbul) - Niye bağırıyorsun?

ENGİN ÖZKOÇ (Devamla) - Ben bu millet adına bağırıyorum, bu millet adına bu kürsüde konuşuyorum. Hazmedemiyorsanız siz bu millete takla attıranların partisi olarak, bu millete göbek attıranların partisi olarak, siz bu milleti aşağılayanların partisi olarak bu millete cevap vereceğiniz günü beklersiniz.

Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Özkoç.