| Konu: | AK PARTİ GRUBUNUN, 2014 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE KANUNU TASARISI İLE 2012 YILI MERKEZİ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI'NIN TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ GÜNDEMİNİN "ÖZEL GÜNDEMDE YER ALACAK İŞLER" KISMININ 1'İNCİ VE 2'NCİ SIRALARINDA YER ALMASINA; 2014 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE KANUNU TASARISI İLE 2012 YILI MERKEZİ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI'NIN GENEL KURULDA GÖRÜŞME USUL VE TAKVİMİ İLE KONUŞMA SÜRELERİNE; KAMU İDARELERİNİN BÜTÇELERİ ÜZERİNDEKİ GÖRÜŞMELERİN ON İKİ TURDA TAMAMLANMASINA; TURLARIN BİTİMİNDEN SONRA BÜTÇE VE KESİN HESAP KANUNU TASARILARININ MADDELERİNİN OYLANMASINA İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 25 |
| Tarih: | 04.12.2013 |
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, Adalet ve Kalkınma Partisinin bu grup önerisi normal şartlarda Danışma Kurulu olarak geliyordu, teamüllerimiz böyleydi. Şu anda anlaşılamadığı için burada grup önerisi olarak tartışıyoruz ama anlaşmama nedenimiz takvim değil, yani sunulan öneri değil, sizlere de yansıyan, Plan ve Bütçe Komisyonundaki görüşmelerde sıkça tartışmış olduğumuz Sayıştay raporlarıyla ilgili sorundan kaynaklanıyor. Dolayısıyla, burada daha uzun bir çalışma takvimi hem Plan ve Bütçe Komisyonunda hem de Genel Kurulda istiyorduk ki bu konular açıklıkla tartışılsın, görüşülsün, sizlerin de denetim yetkisi olan Meclis olarak, yüce Meclis olarak, bilgisine sunulsun. Maalesef bu yapılmamıştır, bütçe hazırlama süreci açısından bu bir eksikliktir. Çünkü yüce Meclis denetim yetkisini kullanıyor ancak bütçe hakkı Meclisin en önemli haklarından bir tanesi ve bunu da sadece Plan ve Bütçe Komisyonunda bütçenin yapılması ve tartışılmasıyla yapmıyor, Meclis adına denetim yapan Sayıştay aracılığıyla bütün kamu idarelerinin denetlenmesi sayesinde yapıyor.
Bu sene bir sorun daha derinleşmiş bir şekilde karşımıza geldi. Biliyorsunuz, Sayıştay raporları eskiden beri gelmiyor ama kanun değişikliğinden sonra yeni formatla, yeni şekilde gelmesi gerekiyor idi. Geçtiğimiz yasama yılında, yine başladığında bunu tartıştık, bütçe sürecinde de burada Sayın Meclis Başkanı açıklama yaparak eksiklikleri tespit etmiş idi. Maalesef bu sene düzelecek derken yine bunların gelmediğini görüyoruz değerli arkadaşlar çünkü 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nda bunlar yer alıyor yani dış denetim olarak Sayıştayın bu raporları hazırlaması, kurumlarla ilgili raporları Meclise sunması, bunların da kesin hesaplarla ilgili kanun tasarısı görüşülürken bizlere gelmiş olması gerekiyor idi. Maalesef, burada büyük bir eksiklik var. Tabii, "eksiklik" derken bizim buradaki yorumumuz eksikliğin ötesinde Hükûmetin bu işi yokuşa sürmesi şeklinde. Burada, esas itibarıyla, baktığımız zaman Sayıştay tarafından sanki rapor hazırlanıyormuş gibi yapılıp "Rapor hazırlanamamıştır." diyerek bize rapor sunulduğu ifade ediliyor.
Değerli arkadaşlar, 358 tane kamu idaresi için düzenlilik denetimi raporu hazırlanmasına rağmen bize 146 tanesi geldi. Bu gelenlerin içinde -eğer bakarsanız şöyle, enine tutuyorum ki dört beş sayfa kalınlığı, yukarıda arkadaşlara takdim ettik, sizler de inceleyebilirsiniz- hiçbir şey yok. "Rapor" denilen şeyde sadece kurumun tanıtımı var, kurumun işlevleri var, arkasında da dört satırlık bir denetim görüşü yer alıyor. Orada da ne diyor, biliyor musunuz? Kurum adını yazıyor, "Belgeler yukarıda başlıklar altında açıklandığı üzere kamu idaresi yönetimi tarafından sağlanamadığı için filanca kurumun -burada Adalet Bakanlığınınki var- mali rapor ve tablolar hakkında görüş bildirilememektedir." yani "Görüş bildirilememektedir." ifadesi bir rapor olarak bize sunulmuş durumda. Bütün tartışmalarımızın temelinde yatan şey budur. Yani, o kurumlarla ilgili rapor yok. Sonra sorduğumuz zaman "Biz size rapor verdik ya." diyorlar. Raporların da yarısından fazlasının hiç olmadığını, olanların da büyük bir kısmının... Elimde birkaç tane numune getirdim, şunlar bize rapor olarak geldi arkadaşlar.
Şimdi, sizler de milletvekili olarak, sadece biz muhalefet olarak değil, yasama organının birer temsilcisi olarak bu hesapları görmeniz, yapılan eksiklikler, usulsüzlükler, yanlışlıklar varsa bunlardan haberdar olmanız gerekiyor. Maalesef, Meclisin bu denetim yapma yetkisi elinden alınmış bulunuyor.
Bir de bunlarla beraber hiç rapor yapılmayanlar var, belediyelerle ilgili, iktisadi teşekküllerle ilgili, bazı kamu kurumlarıyla ilgili. İlave olarak olumsuz görüş verilenler var. Yani o kurumlarla ilgili raporların kesin hesap kanun tasarısı içerisinden ayıklanarak bu kurumların kesin hesap kanun tasarısıyla beraber sunulmaması gerekiyor. Olumsuz görüş demek, bu kurumlarla ilgili raporların uygun olmadığını söylemek demek. Bizim de bunları burada görüşüyor olmamamız gerekiyordu. 15 tane kamu idaresiyle ilgili olumsuz görüş verilmiş.
Daha da vahim bir şey var. 50 tane idareyle ilgili, görüş vermekten kaçınma tespiti yapılmış. Eğer Sayıştay Kanunu'nun 9'uncu maddesine bakarsak değerli arkadaşlar, rapora görüş vermeyenlerin sorumluluğuyla ilgilidir bu madde. Komisyonda Sayın Bakana sorduk, eğer görüş vermekten kaçınılırsa, bilgi vermekten kaçınılırsa ilgililer hakkında işlem yapılması lazım. Sayıştay Kanunu'na baktığımız zaman 9'uncu maddede yazıyor, "Önce yetkililerin maaşlarını yüzde 50'ye kadar kesersiniz." diyor. Eğer hâlâ görüş vermekten kaçınırsa, bilgi, belge vermezse o zaman onların görev akitlerine son verilmesine kadar bir yetki vermiş. Diyoruz ki: "Peki, herhangi bir kurumla ilgili böyle bir talepte bulunuldu mu?" Cevap yok. Peki, kim bunun suçlusu? Hadi verilenlerdeki eksikliği anladık ama hiç görüş verilmeyenler var, onlarla ilgili de bir işlem yok.
Dolayısıyla, burada tabii, Sayıştayla ilgili, gerçekten AKP iktidarının iyi niyetli olmadığı kanaatindeyiz. "O ne demek?" diyeceksiniz. Değerli arkadaşlar, burada kanun, 2010 yılında çıkıp 2011 yılındaki kesin hesap tasarısında uygulanması gereken raporları içeriyor, onlar geçen yıl gelmedi. Ondan önce, 2005'ten bu yana gelmeyen raporlar var. Tabii, burada yapılan, sizin Sayıştayı etkisizleştirme düzenlemenizin önemli maddeleri Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi. Siz de gayet yakından biliyorsunuz, burada Sayıştayın bağımsızlığı ortadan kaldırıldı, denetim yetkisi elinden alındı, zaten etkisizleştirilmişti. Burada bir Rapor Değerlendirme Kurulu var değerli arkadaşlar. Sanki raporu değersizleştirme ya da raporu değiştirme kuruluna dönüşmüş yani ben ona "raporları kuşa çevirme kurulu" diyorum. Bu yapıyla denetlenen kurumun kabul etmediği hiçbir rapor bize gelemiyor yani gelen raporların içeriğinden vazgeçtik, yapılan raporları o kuruma soruyorlar, kurumun itiraz ettikleri içerisinden ayıklanıyor ve ondan sonra da bize rapor olarak Sayıştay Genel Kurulundan- demin söylemiş olduğum- 4 satırlık "Görüş bildirilememektedir." görüşlerini içererek geliyor. Burada, Adalet ve Kalkınma Partisinin bu düzenlemeyi bahane ederek Meclisin denetiminden, Sayıştayın denetiminden bütün kurumları kaçırdığını görüyoruz. Maalesef, bu iş böyle. "Neden?" diyeceksiniz. O birinci darbenin arkasından, Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği düzenlemelerden sonra burada 124 değerli milletvekili arkadaşınızın, sizin grubunuza ait arkadaşınızın vermiş olduğu kanun teklifi var nisan ayında ve bu 30 Nisanda da Plan ve Bütçe Komisyonunun gündemine alınmıştı. Nedense bir anda, o günün şartları içerisinde gerilim olduğu için geri çekildi. Eğer bu teklifin içerisine bakarsanız -sizlerin çoğunun imzası var ama çoğunuzun da içeriğinden haberdar olmadığından eminim- buraya baktığımız zaman iyice de, bu hazır, mevcut sistemin de ötesine giderek Sayıştayın tamamen bir normal bakanlık hâline dönüştürüldüğünü, âdeta denetim birimi olmaktan ziyade her gelene uygunluk veren bir kurum hâline dönüştürüldüğünü görürsünüz. Böylece, burada sorunun Sayıştayda olmadığını, ilgili kurumların, ilgili bakanlıkların, kamu idarelerinin rapor vermediği bahane edilerek denetimden kaçıldığını açıkça görmüş oluyoruz. Bu şartlarda tabii ki bu raporların tamamının Genel Kurulda ve Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülüyor olması gerekirdi. Bunların görüşülmemesini de önemli bir eksiklik olarak görüyoruz. Herhâlde bu tartışmalardan sonra önümüzdeki süreçte, yeni yılda, bu eksik kalan kanun, sizin vermiş olduğunuz, 124 milletvekilinin kanun teklifi de gündeme gelerek... "Madem tartışılıyor, tamamıyla biz Sayıştayı etkisizleştirelim." diye böyle bir teklifle gelmenizden de açıkçası çekiniyoruz. Maalesef, bu şartlarda bu kanun teklifinin asıl amacının da denetimden kaçmak için zemin oluşturmak ve Sayıştayı da Hükûmetin arka bahçesi hâline getirmek olduğu anlaşılmış bulunuyor. Onun için bu bütçenin görüşülmesinin uygun olmadığını, sakat olduğunu düşünüyoruz. En önemli şartı olan bu raporların denetimden kaçırılmasının da iyi niyetli olmadığını, karşılıklı bir danışıklı dövüş olarak...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEHMET GÜNAL (Devamla) - ...Hükûmetle Sayıştay arasında yapıldığını düşünüyoruz.
Bu düşüncelerle teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)