GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: SAĞLIK BAKANLIĞI VE BAĞLI KURULUŞLARININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:25
Tarih:04.12.2013

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Önergemizde, askeriyede sağlık hizmeti tazminat oranına seyyanen 100 puan zam isteniyor Hükûmet tarafından, biz de diyoruz ki: Bunu sadece öğretim üyeleri için değil, tüm tabipler, tüm diş tabipleri ve tüm eczacılar için veriyor olmanız gerekir. Çünkü askeriyede çalışan personelin özellikli durumunu hepsi taşımaktadır. Bu konuda, aslında, çok da ciddi bir maliyet de bindirmediğine göre, niçin katılınmıyor veya niçin bundan mahrum bırakılıyorlar onu anlayabilmiş değiliz.

Önergede eczacı yoktu, eczacıyı da ekledik. Çünkü Sayın Bakana ben zaman zaman meslektaşlarımın, kamuda çalışanların ve özel sektörde çalışanların, kendi eczanelerinde, halk eczanelerinde çalışan eczacıların sorunlarını anlatıyorum. Bir kez daha Meclise, bu vesileyle, şu konuda bir dikkat çekmek isterim ki: İnanılmaz bir algı yönetimi var eczacılara karşı. Her siyasi partiye gönül vermiş eczacılar bundan son derece kırılıyorlar, üzülüyorlar, rahatsız oluyorlar. Her fırsatta şunu söylüyorsunuz: "Biz ilaç fiyatlarını düşürdük. Eskiden çok kazanıyorlardı, şimdi biraz daha az kazansınlar." Bir kere, ben mezun olurken 6 tane eczacılık fakültesi vardı, şimdi sayıları 43-44, takip edemiyoruz. 300 mezun veriyordu eczacılık fakülteleri, şimdi senede 1.500'e yakın mezun veriyorlar. Bu şu demek: Şu anda alanda hizmet eden eczacılardan 7-8 bin tanesi veya önümüzdeki yıllarda katılacak öğrencileri düşünün. O, sizin düşündüğünüz, aklınıza yerleştirdiğiniz, geçmişte yatlar, katlar kazanan eczacılarla ilgisi yok. Öyle bir gerçeklik de yok ama velev ki olsun, her sene yeni mezun ettiğiniz 1.500 eczacı bu şartlar altında öyle "Geçmişte kazandığı parayı gelsin, şimdi harcasın." durumunda falan değil. Eziliyorlar, perişan oluyorlar, hayata tutunmaya çalışıyorlar.

İlaç fiyatlarının düştüğü doğru ama bunun iktidar partisinin bir marifetiyle yapıldığını kimse savunmasın. Her platformda tartışıyoruz, forumlarda konuşuyoruz, böyle bir gerçeklik yok. Son on yıldır bütün dünyada bizatihi kendisi de bir sanayi ürününe dönüşmüş olan ilaç yaşlandıkça ucuzluyor. Bunun yanında, bütün dünya, referans fiyat sistemi, yani "Komşuda kaça satılıyorsa ben daha pahalısına almam." uygulamasına geçti. İnternet üzerinden hızlı haberleşiyoruz, bütün dünyadaki ilaç fiyatları domino etkisiyle düşüyor. Kamu kurum iskontoları bütün dünyada var, pozitif liste-negatif liste uygulamaları bütün dünyada var, katılım payı uygulaması Türkiye'deki gibi değil ama dünyada uygulanıyor. Reçetelenen kalem sayısını sınırlamak, fiyat kontrolü yapmak, global bütçe uygulamaları, kâr kontrolleri bütün dünyada uygulanıyor. Bu 8 yöntemin her birisinden 1 ya da 2 tanesi bütün dünyada uygulanıyor ama 8'inin birden uygulandığı tek ülke Türkiye. Bir de üstüne kur baskısı yaratılıyor yani 1,9'luk bir kurla fiyat verilmiş ilaçlara, reel kur 2,6 olmuş, buradan da baskı var. Ne olur yapalım; yapamazsınız. Bir ilaç ucuz olmalı ve bulunabilir olmalı, ikisi birbiriyle örtüşmediği zaman olmuyor, işte bugünkü durum gibi ortaya çıkıyor. Bütün dünyada yetim ilaç sorunu vardır ama bir tek Türkiye'de fiyatından dolayı yetim düşmüş ilaçlar sorunu vardır. Bir ilacı üretmeye, ithal etmeye değmeyecek veya aldığınızda 1,9'dan, 2,6'dan ithal edip 1,9'dan satarsanız, yüzde 60 uygulaması varsa, ilave kamu kurum iskontosu veriyorsa adam "Lanet olsun." diyor getirmiyor. O "Lanet olsun." deyip getirmiyor, işin içinden çıkıyor ama sizin milletvekili olarak "Efendim, piyasada çok fazla ilaç yok, kanser hastamıza ilaç bulamıyoruz, yurt dışından getirtmek zorunda kalıyoruz." yakınmaları ortaya çıkıyor.

Kimse demiyor ilaçlar pahalı olsun ama ilaçlara uyguladığınız sistemi akıl almaz yöntemlerle ve karakucak güreşiyle yaparsanız başlıyor piyasada fiyatından dolayı yetim kalmış ilaçlar. Bu işe bir çare bulmanız lazım. Türkiye'nin en büyük ilaç üreticileri, hasta sağlığı ve ilaç bulunabilirliği, ilaç kalitesi üzerinden sizi tehdit etmeye başladılar; bu tehditlere pabuç bırakmamalısınız; bilimsel, akılcı yöntemler uygulamalısınız, ne hastaları mağdur etmelisiniz ne sanayiciyi mağdur etmelisiniz ne de eczacıları hastalarla karşı karşıya bırakıp eczacılara bu sorunları yaşatmalısınız. Devlet olmanın, devlet yönetmenin, Hükûmet olmanın böyle bir sorumluluk gerektirdiğini hatırlatıyor, saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)