GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İSTANBUL MİLLETVEKİLİ MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ'NİN, (2/47) ESAS NUMARALI MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ'NİN DOĞRUDAN GÜNDEME ALINMASINA İLİŞKİN ÖNERGESİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:109
Tarih:22.05.2012

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI ÖMER DİNÇER (İstanbul) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Çok değerli milletvekilleri, sözlerime başlarken hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.

Bu atama bekleyen öğretmenler meselesi ve konuyla ilgili gündeme getirilen hususlar, hakikaten bizim ülkemizin önemli sorunlarından birisi. Öğretmen meselesi üzerinde bizim çok rasyonel bir şekilde durmak ve ulusal düzeyde bir karar vermek zorunda olduğumuz konu olarak görülmesi lazım. Dışarıda atama bekleyen öğretmenleri veya öğretmen adaylarını göz önüne alarak onların çokluğu üzerine siyaset yapmak maalesef ileride hem hükûmeti hem tüm siyaset kurumlarını hem de tüm toplumu sıkıntıya sokacak sonuçlar doğurabilir.

Biraz sonra sözlü soru önergelerine de cevap vereceğim ama hemen şunu söylemeliyim: Şu anda dışarıda öğretmen adayı olan yaklaşık 247.500 kişi var. Millî Eğitim Bakanlığının MEBBİS sistemine göre norm kadro belirlemeleri hesap edilerek ortaya koyduğu ihtiyacı ise bugünkü şartlarda 116 bin öğretmen civarındadır yani bugün varsayalım ki sizlerin önerdiği rakamın üzerine bir 20 bin kişilik kadro daha konulsa ve Millî Eğitim Bakanlığının bütün ihtiyacı olan öğretmenler kadromuza alınsa dışarıda hâlâ 127 bine yakın öğretmen adayımız açık olacak. Nasıl çözeceksiniz meseleyi?  Öğretmen alarak çözeceğiniz bir sorun değil bu.

Başka bir şey daha söyleyeyim. Şu anda bizim eğitim fakültelerimizde, fen edebiyat fakültelerimizde ve öğretmen olabilme ihtimali olan, pedagojik formasyon olarak öğretmen olabilme ihtimali olan diğer okullarımızda okuyan öğrenci sayımız 658 bin civarındadır yani 658 bin öğrenci, onun üzerine 247.500 öğrenciyi daha koyduğunuz zaman neredeyse 1 milyona yakın öğrenci. Bir kere burada açık bir şekilde bir zihniyet sorunu var. Dünyanın hiçbir yerinde üniversite eğitimi sadece belirli alanlara meslek elemanı yetiştirmek üzere yapılmaz. Üniversite eğitimi toplumun entelektüel seviyesini yükseltmek, eğitim standartlarını geliştirmek, toplumun eğitim yıllarıyla alakalı düzenlemelerde ve insanî gelişmişlik problemlerini çözmede kullanılan bir malzeme olarak kullanılır. Toplumsal eğitim yaşam kalitemizle alakalı bir husustur. Üniversiteyi bitirenin, hele hele eğitim fakültesini bitirenin illa öğretmen olacağı şeklindeki bir dayatma maalesef ileride sizler için de geriye dönen bir silah, geriye tepen bir silah olabilir. O yüzden bunu oturmalı, rasyonel bir şekilde hesaplamalıyız. Nitekim biz bu hesapları da yapıyoruz. Bütçe dengelerimizi göz önüne alıyoruz. Dışarıdaki çocuklarımızın sorunlarını hesap ediyoruz. Kadromuza bakıyoruz ve mümkün olduğu kadar da çözmeye çalışıyoruz. Bugün ben aslında sizlerin verdiği önergeyi memnuniyetle karşıladığımı ifade etmek istiyorum. Hakikaten, gönlümüz, bu sorunun bir şekilde çözülmesini arzu ediyor. 100 bin değil dediğim gibi 120 bin öğretmen hemen alalım ve bu sorun bitsin. Ancak ertesi yıl bizim öğretmen ihtiyacımız sadece emekli olan öğretmenler kadar olacak, 8 bin kişi veya 10 bin kişi civarında. Sonrası ne olacak?

HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - Sayın Bakanım, 32 tanesi intihar etti.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI ÖMER DİNÇER (Devamla) - O yüzden, arkadaşlar, bu ülkede eğer bahsettiğiniz sorunla ilgili sadece öğretmenle ilişkilendirecek olursanız metodolojik bir hata yapmış olursunuz. Türkiye'de benzeri pek çok problemi yaşıyoruz, onların pek çoğunda da farklı sebepler ve gerekçeler var. Öğretmenlik adayıyla intihar arasında doğrusal bir ilişki kurmak, bütünüyle bilimsel açıdan anlamlı değildir.

HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - Geride bıraktıkları?

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI ÖMER DİNÇER (Devamla) - Bu açıdan, ben şunu söylemek istiyorum sadece: Maliye Bakanlığımız çalışıyor, yeni kadro meselesi üzerinde hazırlık yürütüyor. O hazırlıklar neticelendiği zaman biz size bunu sunacağız.

HASAN HÜSEYİN TÜRKOĞLU (Osmaniye) - 55 bin atamaya söz verdiniz.

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI ÖMER DİNÇER (Devamla) - Şu anda, daha çok da haziran ayıyla ilgili bir atama beklentisi de söz konusu oldu toplumda, pek çok adayımız haziran ayında atama bekliyor. Bunun da teknik olarak mümkün olmadığını, bu yıl verilen kadroların şubat ayında kullanıldığını -bütün kadroların, 17 bin kadro verilmişti- onun yerine ek eğer bir kadro verilecekse bir kanun çıkartılması gerektiğini ifade etmek istiyorum. Yeni bir kanun çıkacak, yeni kanundan sonra biz kılavuzlarımızı yayınlayacağız. Ağustos ayından önce teknik olarak öğretmen alma imkânımız bulunmuyor. Onun için de Maliye Bakanlığının yaptığı hazırlığı beklemekte ben yarar görüyor, hepinize saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.