GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2014 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE KANUNU TASARISI İLE 2012 YILI MERKEZİ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI NEDENİYLE
Yasama Yılı:4
Birleşim:31
Tarih:14.12.2013

CHP GRUBU ADINA ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; 2014 bütçesi üzerine, Doğu Anadolu Kalkınma İdaresi konusu üzerine söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygılarımla selamlarım.

Değerli arkadaşlar, sayın bakanlarım; Doğu Anadolu şu ana kadar, on bir yıllık AKP Hükûmetinden önce daha çok hızlı kalkınırken bugün maalesef hakikaten durdu gibi bir durum var.

Şimdi, 2 bakanımız da benim hemşehrim, biri Batmanlı, biri Muşlu.

EŞREF TAŞ (Bingöl) - Bingöllü, Bingöllü...

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - Hakikaten çok da sevinmiştim, kendilerini de çok severim ama göçü durduramadılar. Göç durmadı; göç durmayınca bölgede korkunç derecede de bir hezimet var.

Şimdi, göçle ilgili bir şiir var, onu okuyacağım. Bir halk ozanımız var bizim, Âşık Mürsel Sinan, diyor ki:

"Fabrika işim olsaydı,

Ekmeğim, aşım olsaydı,

Ankara başım olsaydı,

Ben köyümden göçer miydim?"

Evet, Ankara başımız olsaydı, doğu ve güneydoğu göçmezdi. (CHP sıralarından alkışlar)

İkinci kıtasında da diyor ki:

"Öğretmenim sürgün geldi,

Doktorum ilaçsız kaldı,

Hastamız kızakta öldü,

Ben köyümden göçer miydim?"

Evet, hastalarımız şu anda kızakta ölüyor. Bitlis'ten aradılar bugün, yollar kapanmış. Yani doğru dürüst yol çalışmaları yok. Sayın bakanlar, bunları söylüyorum.

Üçüncü kıtasında da şöyle diyor:

"Ankara'da Anayasa,

Gönlümüzde yoktur tasa,

Beyler yan gelip yatmasa,

Ben köyümden göçer miydim?"

Evet, Ankara'daki beyler yan gelip yattı, millet göç etti, perişan oldu, yoksulluk had safhada. (CHP sıralarından alkışlar)

Değerli arkadaşlar, bölgenin kalkınması için, bir kere bölgenin sürgün yeri olmaması lazım. Bilgili, becerikli, yetenekli insanların gitmesi lazım, yetenekli öğretmenlerin gitmesi lazım. Öğretmenlere lojman yapılması lazım, doktorlara lojman yapılması lazım. Valilerin en az beş yıl orada kalması lazım, kaymakamların en az beş yıl kalmaları lazım. İki yıl diyorlar, zaten adam doğru dürüst bir program yapmıyor, bölge kalkınmadan çöküp gidiyor.

Değerli arkadaşlar, burada bölgede çalışan memurlara, bütün devlet memurlarına batıda çalışanlardan farklı bir ücret ödenmesi lazım Sayın Bakanım. Niye? Şimdi, kar, kış kıyamet. Adam 5 ton kömür yakıyor, batıdaki de 500 kilo ya yakıyor ya yakmıyor. Adam dünya kadar masraf ediyor. Zaten bölge ağır kış şartları altında. Şimdi, siz ona bir fark ödemezseniz orada öğretmen durmuyor, izin alıyor; benim çocuğum üniversitede devamlı sonuncu, kolejde okuyan çocuk devamlı birinci. Burada adaletsizlik var, bu adaletsizliği Kalkınma Bakanlığı düzenleyecek. Onun için oraya giden memurların sürgün memur olmaması lazım. Bilgili, becerikli insanlar gitsin ve onlara yüzde 25-yüzde 30 da batıdaki insanlardan daha farklı ücret ödensin. Ücret ödenirse o zaman bir teşvik olur. Başka türlü olmaz.

Değerli arkadaşlar, Doğu Anadolu'da şu anda her yerde elektrik kesik. Beni biraz önce arayan arkadaşlarım var.

OKTAY VURAL (İzmir) - Silifke'de de kesik, Mersin'de de kesik.

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - Her yerde, Mersin'de de...

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Kocaeli'de de kesik, Kocaeli'de de.

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - Kocaeli'de de kesik. Her yerde kesik.

Ya, Allah aşkına, bu elektrikler nereye gidiyor? Nasıl oluyor? Bu nasıl bir şey? Lütfen, rica ediyorum.

Bir de, elektriği kesiyor yetmiyor, vatandaşı icraya veriyorlar, zaman da tanımıyorlar. Ya, böyle bir şey olabilir mi? Koca bir köy diyelim suyunu çekiyor elektrikle, parasını ödemediği için koca bir köy on beş gün susuz kalıyor ve de elektriksiz kalıyor. Allah aşkına ya, buna bir esneklik yapsınlar ya. Bu insanlar bizim insanlarımız.

Değerli arkadaşlar, zamanımız kalmıyor. Bölgenin kalkınması için aşağı yukarı her ile havaalanı yapıldı ama Ardahan ve Artvin'e yapılmadı. Ardahan ve Artvin'e ortak bir havaalanı yapılırsa hem Ardahan'ın hem Artvin'in hem Erzurum'un ilçeleri ve en önemlisi de Gürcistan'ın Ahıska bölgesi bundan yararlanacaktır. Şimdi, ne yaptı bu AKP Hükûmeti? Gürcistan'ın Batumu'na havaalanı yaptılar. Tamam, yapılsın, ben buna karşı değilim, benim nenem de Batumlu ama Ardahan'a niye yapılmadı? Ardahan'a da yapılsın. Bölgenin kalkınması için havaalanı şart, insanların ulaşımı, gidip gelmesi lazım.

Şimdi, burada bir de Şavşat tünelimiz var -Sakarya tüneli- çok önemlidir. Şu anda 2.500 rakımlı olduğu için kar, tipi, insanlar gidemiyor. Bu tünelin de mutlak surette yapılması lazım.

Öte yandan, Ilgaz Dağı'nı biz geçemiyoruz, Posof'a gidemiyoruz, Posof ilçemize gidip gelmek mümkün değil. Hastamız olsa hakikaten kızaklarda ölür. Onun için Posof'a da mutlak surette bir tünel yapılması lazım, bunları hızlandırmamız lazım, istirham ediyorum.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Hele makinelerle bu devirde çok kolay.

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - Şimdi, değerli arkadaşlar, bu devlet ne yaptı biliyor musunuz? Zamanımız kalmadığı için hemen kısa geçiyorum. Hükûmet veya Tarım Bakanı tuttu, millete 6-7 milyar liraya hayvan sattı, kendisi. "İki yıl ödemesiz, beş yıl sıfır faiz." dedi. Millet 6-7 milyar liraya aldı, arkasından Hükûmet ne yaptı biliyor musunuz, Tarım Bakanı? Çok akıllı ya! İthal et, ithal hayvan getirdi. Onu getirince, o, kendisinin 7 bin liraya satmış olduğu hayvan 2,5 milyona indi, 3 milyona indi. Doğru mu kardeşim? (CHP ve MHP sıralarından "Doğru" sesleri) Bak, ne kadar güzel. Bu, inanın, korkunç derecede bizim çiftçimizi öldürdü yani bu Edirne'dekini de, Antalya'dakini de, Adana'dakini de, Ardahan'dakini de. Karadeniz'in, Anadolu'nun her tarafındaki çiftçi perişan oldu, zarar etti. Kaldı ki "iki yıl ödemesiz" dediler, bir yıl sonra tahsil etmeye başladılar. Latif Şahsuvar, benim arkadaşım aradı, "Benden bir yıl sonra parayı istediler ve aldılar." dedi. Şu anda aynı arkadaşım, ismini söylediğim için söylüyorum "Benim hayvanımı bana 7 bin liraya sattılar, ithal hayvan getirdiler, beni batırdılar. 4 bin liraya tekrar kendilerine iade ediyorum. 4 bin liraya alsınlar." dedi. Peki, alan yok, veren yok. Şimdi, süt para etmiyor, yem pahalı, mazot pahalı.

Değerli arkadaşlar, burada ben size şunu göstereceğim...

ALTAN TAN (Diyarbakır) - Saman, saman.

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - Saman değil.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Ekonomi Bakanına verelim satsın Somali'ye onları, ihracatı artırsın.

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - Şimdi, bu ne biliyor musunuz? Bu mazot, bu bir litre mazot.

ŞUAY ALPAY (Elazığ) - Başkanım, yanıcı patlayıcı madde biliyorsun.

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - Sayın Bakanım, hesap kitabı böyle ilkokullular gibi yapacağım. 1 litre mazotu almak için 1 litre süt yetmiyor.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Ne kadar yetiyor?

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - Dur şimdi.

2 litre yetmiyor Haydar.

OKTAY VURAL (İzmir) - Allah Allah!

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - 3 litre yetmiyor.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Hayda!

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - 4 litre süt yetmiyor.

KAZIM KURT (Eskişehir) - Vay anasını!

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - 5 litre süt yetmiyor.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Batmış çiftçi ya!

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - Aha kardeşim, 6 litre süt.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Vah çiftçi vah!

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - Değerli arkadaşlar, bir hesap kitap yapalım Allah aşkına, burası Türkiye Büyük Millet Meclisi. Köylü, burada, 6 litre süt verecek ki 1 litre mazot alsın. Allah'tan reva mı, Allah aşkına ya? Bu bölge nasıl kalkınacak, çiftçi nasıl kalkınacak, köylü nasıl kalkınacak arkadaşlar ya? (CHP ve MHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar) Bana onu söyleyin.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Bunların 7 bin liraya sattığı inekler de vermiyor artık.

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - Ben, şimdi, Kocaeli'nin Akmeşe köyüne, Haydar Bey'in bölgesine gittim, orada da hayvan pazarını kapatmışlar "Sütümüz para etmiyor, perişan durumdayız." dediler.

Arkadaşlar, Allah aşkına sayın bakanlarım -zamanımız da kalmadı- yani buna bir çare bulun; süt fabrikaları kurun, et kombinaları kurun, yem fabrikaları kurun, efendim gübre fabrikaları kurun.

Bakın, size bir şey söyleyeceğim: Mardin'de fosfat fabrikaları var gübre için, yer altı kaynaklarımız çok zengin, Hakkâri'de keza öyle, altın var, Erzincan İliç'te altın var, Ağrı'da altın var, Kars'ta altın var; yerin altı zengin, yerin üstü fakir arkadaşlar. Böyle bir Hükûmet olabilir mi?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Olmaz!

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - Evet, ben, şimdi, mazotla sütü sayın bakanlara hediye edeyim. Günlük süt... (Hatip, mazot ve süt şişesini Komisyon sırasına bıraktı)