| Konu: | SAĞLIK BAKANLIĞI VE BAĞLI KURULUŞLARININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 42 |
| Tarih: | 02.01.2014 |
ALİ ÖZ (Mersin) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 480 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 50'nci maddesi üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına verdiğimiz önergeyle alakalı söz almış bulunuyorum. Yüce Meclisi saygılarımla selamlıyorum.
Tabii ki bu 50'nci madde, özellikle bu kanun tasarısının tamamı komisyonlarda görüşülürken her yönüyle değerlendirilen, gerçekten bir adaletsizlik olduğu olgusu aşağı yukarı herkes tarafından kabul edilen, Türkiye'deki hekimlere yapabileceğimiz en büyük haksızlıklardan biri olarak değerlendirdiğimiz bir madde. Yani, gerçekten, burada ülkemizin hekim açığının olması, gerek pratisyen hekim gerekse uzman hekimlere ihtiyacımızın fazla olması hem Hükûmetin hem de bizlerin kabul ettiği bir gerçek ancak bunu karşılayacağız diye, ülke dışında mesleki faaliyet gösteren tabipleri yurt içerisinde tekrardan istihdam etme adına her defasında, eğitimlerinin her bitiminde, daha doğrusu her fırsat bulduğumuzda mecburi hizmete gönderdiğimiz hekimler, ülkemizde yetişenler dururken dışarıdan gelenlere böyle bir imtiyazı tanımanın çok da adil, hakkaniyetli ve vicdani olmadığı kanaatindeyim.
Bu Tam Gün Yasası zaten baştan itibaren uygulanması itibarıyla, üniversite hastanelerinde, Gülhane Askerî Tıp Akademisinde, eğitim ve araştırma hastaneleri ve bunların ortak kullanım alanlarında, hepsinde farklı farklı uygulamalar ihtiva etmekte. Aslında, sırf bu yönüyle bile düşündüğümüzde kanunun gerçekten hangi amaçla, hangi niyetle hazırlanmış olduğunu bizlere göstermekte. Yani bu kanuna başta hiç kimse itiraz etmezken, özellikle normal statüdeki hastanelerde tam güne Milliyetçi Hareket Partisi olarak karşı çıkmazken, üniversite hastanelerindeki bu uygulamayla tam gün âdeta delik deşik bir hâle getirildi. Kevgire döndürdüğümüz bir yasa tasarısıyla karşı karşıyayız. Kimin, nerede, ne zaman, nasıl, hangi şartlarda çalışacağı herkes tarafından farklı statülere bağlanan bir yasayı müzakere ediyoruz. Özellikle üniversitelerde bu vereceğimiz zararın, üniversitelerdeki barış ortamını ve gerçekten bilimsel özerkliği ortadan kaldırıcı vasıftaki bir düzenleme yapmanın Türkiye'de sağlık alanında insanlara fayda sağlamayacağını açık bir dille ifade etmek isterim.
Tabii ki burada, mecburi hizmeti başta kaldıran, daha sonra ülke gerçekliğiyle birlikte değerlendirip adını değiştiren, zorunlu hizmet hâline getiren... Ülkemizin gerçekten böyle bir şeye ihtiyacı olduğundan dolayı tamamen biz zorunlu hizmet kaldırılsın demiyoruz ancak mecburi hizmeti özendirici birtakım tedbirler alarak, özellikle yurt dışından ülkede gelip tekrardan görev yapma arzusu içerisinde olanlara farklı bir uygulamayla, Türkiye'de hekimlik eğitimini tamamlamış olanların da haksızlığa uğramaması adına başka bir düzenleme şeklinin mutlaka olması gerekir. Yani burada, içerideki onca hekim arkadaşımızı rencide eden, onların vicdanen kabul edemeyeceği bir uygulamayı başkalarına imtiyaz sağlar vasıfta getirip bu kanunun içerisinde dercetmek doğru bir yaklaşım değil. Eğer gerçekten Türkiye'de hekim ihtiyacımızın ve açığımızın olduğu gerçeği üzerinden ve Türkiye'nin beyin göçünü tersine çevirme açısından böyle bir düzenlemeyi yapıyorsak onların da Türkiye'deki hekimler gibi mecburi hizmetle mutlaka tanışmaları, memleketin her bir yerinde hizmet aşkı içerisinde olmaları... Eğer onlara mutlaka bir ayrıcalık tanıyacaksak farklı statüde, belki daha zamanı kısıtlı tutarak, belki de ekonomik imkânları daha da iyileştirerek aynı şeyi yapabileceğimiz kanaatindeyim. Dolayısıyla, bu, ülkede mecburi hizmet noktasında her defasında farklı uygulamalarla muhatap olan Türk hekimlerini gerçekten incitmiştir, vicdani bir uygulama değildir, hukuken doğru da değildir. Bu maddenin kaldırılmasını bu yüzden ısrarla talep ediyor, özellikle iktidar partisindeki hekim arkadaşlarımızın bu maddeyi oylarken tekrardan kanaatlerini gözden geçirmelerini istirham ediyor, saygılar sunuyorum. (MHP ve CHP sıralarından alkışlar)