| Konu: | SEYYİD AHMET ARVASİ'NİN VE ARİF NİHAT ASYA'NIN ÖLÜM YIL DÖNÜMLERİNE İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 43 |
| Tarih: | 07.01.2014 |
SELÇUK ÖZDAĞ (Manisa) - 31 Aralık ve 5 Ocak tarihleri, Türk kültür ve edebiyat hayatımız açısından çok büyük kayıpların yaşandığı tarihtir.
31 Aralık 1988 yılında, henüz 56 yaşında ve daktilosu başında vefat eden ve "Ben İslam iman ve ahlakına göre yaşamayı en büyük saadet bilen, büyük Türk milletini iki cihanda aziz ve mesut görmek isteyen ve böylece İslam'ı gaye edinen Türk milliyetçiliği şuuruna sahibim. İnanıyorum ki hem Türk hem Müslüman olmak hem de muasır dünyaya öncülük etmek mümkündür. Ecdadımız bütün tarihleri boyunca bunu denediler ve başarılı oldular. O hâlde bizler niye bu tarihî misyonumuzu yerine getirmeyelim?" sözlerinin sahibi, bedene değil ruha akseden, yerli düşünen, yerli fikirler üreten, şahsiyet sahibi "İnsanın kurduğu medeniyette ilim, sanat ve din âdeta üç sütun gibidir, insanlık bunlara dayanarak yücelebilmektedir, yahut insanlık kendini koruyup geliştirecek üç sığınak bulmuştur; bunlar, laboratuvarlar, sanat galerileri ve evleri ile mabetleridir." diyerek eserleriyle milletimize yön gösteren büyük mütefekkir Seyyid Ahmet Arvasi'yi 25'inci vefat yıl dönümünde rahmet ve minnetle anıyorum.
5 Ocak 1975 tarihinde kaybettiğimiz, Peygamber Efendimiz'e yazdığı naatı gönüllerimize taht kuran "Ve gelirse eğer mutlu günüm. / Yapılırsa bir gün düğünüm. / Telsiz duvaksız olabilirim. / Bayraksız olamam!" diyen bayrak şairimiz Arif Nihat Asya'yı rahmetle anıyorum.