GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İSTANBUL MİLLETVEKİLİ UMUT ORAN'IN, (2/134) ESAS NUMARALI SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ'NİN DOĞRUDAN GÜNDEME ALINMASINA İLİŞKİN ÖNERGESİ (4/143)
Yasama Yılı:4
Birleşim:53
Tarih:28.01.2014

UMUT ORAN (İstanbul) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

2011 yılında yani iki buçuk yıl önce bir deprem yaşandı Van'da, acı bir deprem yaşandı. Bu deprem sebebiyle yaklaşık 644 yurttaşımız hayatını kaybetti, binlerce kişi de yaralandı. Bu hayatını kaybeden yurttaşlarımızın arasında toplam 68 öğretmenimiz vardı, bu öğretmenlerimizden 42'si aday öğretmen konumunda olan öğretmenlerimizdi. Öğretmenlerimiz hayatını kaybetti, aday öğretmenlerimiz hayatını kaybetti ve onların, özellikle aday öğretmenlerimizin ailelerine veya bakmakla yükümlü oldukları kişilere herhangi bir aylık veya herhangi bir katkı sağlanmadı. Yani, ortada bir mağduriyet var ve iki buçuk yıldır da bu mağduriyet giderilmedi.

Milletvekilleri olarak, yasama organı olarak bizlerin görevi mağduriyetleri gidermek, çözüm üretmek ve onların sorunlarına ortada bir irade ortaya koymak. Van depremi ayrı bir sorun, onun mağduriyetleri devam ediyor, ayrı bir konu yani orada iş yok hâlâ, aş yok orada, barınma sorunu var, su sorunu var, orada devam ediyor. Öğretmenlerin sorunu ayrı bir sorun, atanamayan öğretmenler ayrı bir sorun, aday öğretmenler ayrı bir sorun yani aynı zamanda bu, baktığınız zaman, tabii, bütün aday memurları da kapsayan bir sorun. Dolayısıyla, depremin etkileriyle beraber bu aday memurlarla ilgili hazırladığımız bu kanun teklifini sizlerin oylarına sunuyoruz ki bu mağduriyetler yaşanmasın. Tabii, bizim görevimiz sorun çözmek biraz önce de ifade ettiğim gibi. Bir deprem yaşandı, bir mağduriyet var.

Türkiye'de yine bir deprem yaşandı, özellikle 17 Aralıkta siyasi bir deprem yaşandı. Burada da ciddi mağduriyetler var, ortada bir yolsuzluk iddiası var, bir rüşvet iddiası var, dört bakan istifa etti ve baktığınız zaman, iddianamede yer aldı hep onlarla ilgili sorunlar ve baktığınız zaman, Başbakanın yakın çevresine kadar, kapsamına kadar dâhil edilen bir süreç var. Bu konuya derin derin girmiyorum ama bu, sonuçta hepimizi ilgilendiren bir konu. Yani, biraz evvel söylediğim gibi, yasama organı olarak bizim sorun çözmemiz lazım, çözüm üretmemiz lazım. Şimdi, Türkiye'de, baktığınız zaman ortada fiilen bir yargı sorunu var, ciddi bir şekilde bir polis sorunu var, bürokrasi sorunu var. Bunlar kilitlenmiş durumda şu anda. Yani, açıkçası, bir devlet krizi yaşanıyor şu anda. Ekonomi son derece kötü bir noktaya geldi, şu anda ekonomi uçurumun kenarında, eşiğinde. Halk son derece perişan. İşte, bu noktada -atanamayan memurlar gibi- yasama, yürütme, yargı; bizim bu noktalarda sorumluluklarımız var, bu sorumluluklarımızı yerine getirmemiz gerekiyor. Özellikle, her zaman, bu kürsüye çıktığım zaman, arkamızda yazan yazıyı hatırlatıyorum: "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir." Yani, burada yazan yazı "Egemenlik kayıtsız şartsız Millet Meclisinindir." demiyor, "milletindir" diyor yani bizler onların adına burada görev yapıyoruz. Burada yazan yazı yine "Egemenlik kayıtsız şartsız Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ındır." da demiyor. Dolayısıyla, bizim de olaylara bakış açımızda, olaylara çözüm getirme noktasında bu sorumlukta, bu bilinçte hareket etmemiz gerekiyor.

Şimdi, bu 17 Aralık deprem dedim. Burada, özellikle yasama, yürütmede, AKP milletvekillerine sesleniyorum, iki kere göz yumma var: Olaylara göz yumma var, olayların örtülmesine göz yumma var.

Bakın, Hazreti Muhammed bir hadisinde "Allah'ın laneti yönetimde rüşvet alan ve rüşvet veren üzerinde olsun." der. Yine, Hazreti Muhammed "Kıyamet gününde Allah'ın en sevgilisi ve ona en yakın olan insan adil devlet yöneticisidir." der. Yine, en çok gazap ettiği ve kendisinden uzak tuttuğu da zalim devlet yöneticisidir.

Sizleri zulümden ve zalimden yana değil, halktan ve haktan yana olmaya davet ediyorum. Bu kanun teklifini de sizlerin oylarınıza ve vicdanınıza bırakıyorum.

Saygılarımla. (CHP sıralarından alkışlar)