GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İSTANBUL MİLLETVEKİLİ UMUT ORAN'IN, (2/134) ESAS NUMARALI SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ'NİN DOĞRUDAN GÜNDEME ALINMASINA İLİŞKİN ÖNERGESİ (4/143)
Yasama Yılı:4
Birleşim:53
Tarih:28.01.2014

HÜSEYİN AYGÜN (Tunceli) - Umut Oran'ın Van'daki 42 öğretmenin esasen mağduriyetini işaret ederek, aday memur statüsünde olan binlerce insanı ilgilendirdiğini düşünerek verdiği kanun teklifi esasen bir eşitsizliği gidermeyi hedefliyor ve Van'daki yıkıcı sonuçları da tamir edip Türkiye Büyük Millet Meclisini olumlu bir adım atmaya çağırıyor. Ama pek çok yasa tasarısında, önergede olduğu gibi bunda da, neticede, AKP'nin oylarıyla bu teklif reddedilecek ve bu görüşmeler sadece bizi izleyen Türk halkı yönünden bir anlam ifade edecek.

Şimdi, Van'daki aday memur 42 kişinin, ölen, yaşamını kaybeden, şehit olan 42 kişinin dramını anlatan bu kanun teklifi görüşülürken, o bölgenin genelinde AKP ne yapmış, onu biraz anlatmak istiyorum:

Üç yıl evvel meydana gelen Uludere katliamından dolayı gizli bir soruşturmada, Genelkurmay Başkanlığının emriyle 34 kişinin -18'i çocuk- öldüğü ve bunun kaçınılmaz bir hata olarak savcı tarafından değerlendirilerek dosyanın kapatıldığı kısa bir zaman evvel ortaya çıktı.

Yine, Gezi eylemleri sırasında Diyarbakır Lice'de sadece karakol ve kalekol yapılmasını protesto ettiği için barışçıl bir gösterici olan Medeni Yıldırım büyük tüfeklerle karakoldan açılan ateşle öldürüldü ve bu soruşturma da gizli, şu ana kadar hiç kimseden ifade alınmış değil.

7 Aralıkta, yani yaklaşık kırk beş gün evvel, bir buçuk ay evvel Yüksekova'da amca yeğen olan İşbilirler -Mehmet ve Veysel İşbilir- yine provokatif bir ortamda, yine jandarmanın kurşunlarıyla öldürüldü, bu dosya da gizli, hiç kimseden şu ana kadar ifade alınmış değil.

Bu arada tuhaf bir şey oldu, Van'da, El Kaide'den iki ay hapiste yatmış olan, daha sonra beraat eden, bir cami imamı da olan vatandaş geçtiğimiz pazar günü seçim propagandasına çıktı. Neredeyse büyük silahlar konuşacaktı ve büyük bir katliam olacaktı; güvenlik güçleri zar zor olaya müdahale ettiler ve hiç kimse yaşamını kaybetmeden, El Kaide'den yargılanmış olan AKP Van belediye başkan adayının seçim turu olaylı bir şekilde sona erdi.

Van'da depremzedelerin sorunlarının sürdüğü ve açlık grevini devam ettirdiği şu günlerde, yine, önemli bir şey daha oldu. Bölge genelinde AKP'nin nasıl bir siyaset izlediğini gösteren bir röportaj, Montrö'de bulunan PYD'nin sözcüsü Salih Müslim tarafından Hürriyet gazetesine verildi ve Hürriyet dün geniş şekilde Salih Müslim'in görüşlerini aktardı. Bu Salih Müslim, sadece PYD sözcüsü ve "Rojava" denen bölgedeki yani Suriye'nin Kürtlerin yaşadığı bölgesindeki gelişmeleri ifade eden, temsil eden bir şahsiyet değil, son zamanlarda, AKP Hükûmeti tarafından da 2 kez resmî olarak Türkiye'ye davet edilmiş ve resmî olarak da Türkiye'nin tanıdığı bir politikacı durumunda.

Salih Müslim, dünkü röportajında, Katar'daki emirliğin Suriye'de süren savaşı finanse etmek için şu ana kadar 3 milyar dolar gönderdiğini ve AKP'nin, bu alışverişinden, bu terör, cihat ihracatı üzerinden komisyon aldığını söyledi. Yine, Salih Müslim, Suriye'de savaşan cihatçıların Türkiye'de Bolu Dağı'nda eğitim gördüğünü söyledi. Bunu hiç bilmiyorduk, dün öğrendik. Biz Bolu'daki dağları komando eğitimi için Türk ordusunun kullandığını bilirdik, meğerse El Kaide uzun zamandır orayı kendisine üs edinmiş durumda. Yine, selefi gruplara, Salih Müslim'in söylediğine göre, 1.500 kişilik yemek verecek ölçüde Şanlıurfa'da tesisler var ve sınırın öte tarafına yemek servisi yapılıyor.

Bu "Zerrab" denen adam da sadece, iddialara göre, AKP'li Bakanlar Kuruluna rüşvet veren, rüşvetle iş yapan biri olmakla sınırlı değilmiş; meğerse, Amerika'nın Suudi Arabistan'daki Büyükelçisini bir lokantada öldürmek üzere, şu an yirmi beş yıl hapse çarptırılmış olan İranlı bir eylemciye -teröriste veya ne diyeceksek- 1,5 milyon dolar kendisine bağlı bir şirketten havale yapmış. Dolayısıyla, cihatçılarla, terörizmle bu kadar içli dışlı olan bir Hükûmetin Van'daki depremzedelerin sorunlarına alaka göstermemesinden doğal bir şey olamaz.

Çok teşekkür ederim, saygılarımla. (CHP sıralarından alkışlar)