GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:57
Tarih:05.02.2014

FATMA NUR SERTER (İstanbul) - Teşekkür ediyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yine bir torba yasanın görüşmelerini yapıyoruz. Zannediyorum, torba yasaların torba bakanları oluyor çünkü ilgili bakan burada olmadan herhangi bir yasa maddesiyle ilgili bir önergenin değerlendiriliyor olması, gerçekten, yasama kurumunun kararlarına ne kadar uygundur, ne kadar güvenilir kılar, bunu halkımızın, milletimizin takdirine bırakıyorum. İnanıyorum ki önergenin içeriğinin bile ne olduğunun farkında olmayan bir bakan, burada "Katılıyoruz.", "Katılmıyoruz." diye hüküm veriyor. Ona göre eller iniyor, eller kalkıyor ve bazı maddeler geçiyor. O nedenle bundan sonra torba yasalar torba bakanlarla görüşülmeye devam edecektir diyorum.

Biz 84'üncü maddeyle ilgili bir önerge verdik. Önergemiz şuydu: 84'üncü maddede, özel öğretim kurumlarından, korunmaya muhtaç çocukların da yararlanması için bir düzenleme getiriliyor. Özel öğretim kurumlarının yüzde 3'lük bir kontenjanı var. Bu yüzde 3'lük kontenjandan şehit ve malul gazilerin çocukları, başarılı öğrenciler okullarda bedelsiz olarak okuyabildiği gibi şimdi korunmaya muhtaç çocuklara da bu kontenjan içinde öncelikli bir hak tanınıyor. İlk bakışta güzel bir düzenleme diyebiliriz ama reel değil, gerçek değil, uygulanabilir değil, pratikte uygulanamayacağı veya pratikte ancak 1-2 öğrencinin yararlanabileceği bir düzenleme olmaktan ibaret. Yani fantastik bir düzenleme, göz boyamaya dönük bir düzenleme; korunmaya muhtaç çocukların ana sorunlarıyla ilgili hiçbir şeyi çözümleyemeyecek olan bir düzenleme çünkü bu çocukların en temel ihtiyacı istihdam edilebilmektir. İstihdamın yolunu açan da bu çocukların, bu gençlerin yükseköğrenim imkânlarından olabildiğince çok yararlandırılabilmeleridir. Şimdi, üniversitelere korunmaya muhtaç çocuklarla ilgili bir özel kontenjan tanınıyor olsa gerçekten bunu ayakta alkışlarız ya da özel üniversiteler -ki daha düşük puanlı öğrenci alınıyor- bunlara özel bir kontenjan tanınmış olsa, bedel ödemeden özel vakıf üniversitelerinde eğitim görme hakkı korunmaya muhtaç çocuklara tanınsa bunu da ayakta alkışlarız. Ama bugün kapıda 4.792 korunmaya muhtaç çocuk iş bekliyor ve her yıl buna 1.500 tane ekleniyor. 18 yaşına geldiğinde üniversiteye gidemediği için kapının önüne konan bu çocukların sorunlarını çözmeye ya da bunlar kapının önüne konulduktan sonra bunlarla ilgili izleme ve takip yapmaya dönük işleyen bir sistem, bununla ilgili bir genel müdürlük örneğin, bugüne kadar ne yazık ki oluşturulamamıştır.

Koruyucu aile mekanizması içinde, inanını, komik diyeceğimiz acı rakamlarla karşılaşıyoruz. Bir aileye 6 çocuk veriliyor korunması için, 6 kardeş. Bu aile bu çocuklardan 1'ini yatılı okula gönderiyor, 5 tanesini köye gönderiyor ne hâliniz varsa görün diye ama bunun karşılığında devletten 4.380 lira para alıyor. Bir başka aile, Kars'ta, 4 kardeşi alıyor, 730 ile 4'ü çarpın, o kadar para giriyor cebine ama bu çocuklar sefil. Bunlarla ilgili ciddi takip yapılmıyor. Eğer korunmaya muhtaç çocuklarla ilgili takip yapılacaksa, önce bunlar kurumda mıdır, değil midir; lütfen Bakanlık buna baksın.

Bakın, kurumun 3 tane rehabilitasyon merkezi var, tedavi amaçlı merkezler bunlar: ÇOGEM, Koruma Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi, Bakım ve Sosyal Rehabilitasyon Merkezi. Burada sorunlu, suçlu, korunmaya muhtaç ama aynı zamanda tedaviye muhtaç çocuklar barınıyorlar yatılı olarak.

Biliyor musunuz aralık itibarıyla 812 kayıtlı çocuk kayıp! Kayıp! Yani bunlar, hem kayıtlı hem de fiilen bakılan kişiler arasında yok.

İşte bütün bu acı tablo ortada dururken "özel okullarda eğitim yaptırıyoruz" gibi bir göz boyamacı anlayış, bu çocukların sorununa hiçbir çözüm getirmeyecektir.

Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)