GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:57
Tarih:05.02.2014

ERDAL AKSÜNGER (İzmir) - Evet.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Kapanıştan önceki, aslında, tartışmayla ilgili birkaç konu söylemek istiyorum, dinlemeyle ilgili. Bu memlekette ne facialar yaşandı, bir kısmı da buradaki kurum başkanlarının olduğu yerlerden kaynaklı. Bu memlekette öyle facialar yaşandı ki biz dinleme komisyonunda bunların hepsini bir vesileyle aslında gündeme getirdik, şerhler koyduk ama soruşturma falan Hak getire.

Bakın, kanunda çok açıkken, kişinin isminin, soy isminin yazılması ve suçunun -istihbarati bilgi bile olsa- yazılması ve arkasından kolluk kuvvetinin bir savcıya götürdükten sonra, o savcı da bunların hepsine bakıp "Kanuna uygun." dedikten sonra yargıcın önüne koyması ve arkasından dinlemenin başlaması gerekiyor ve bu dinlemeyi yapacak olan da TİB ve bu kadar büyük prosedür içerisinde, hukuk varken bu memlekette adları kodlanarak binlerce insan dinlendi. Binlerce insanla ilgili bu iddiaların hepsi mahkemelerde delil olarak kullanıldı ve yasada bunların imha edilmesi gerekirken bunlar imha edilmedi -bunlar aşikârdır, bunlar belgelidir- başka insanların, öyle veya böyle eline geçti.

Şimdi, devletten, paralel devletten, derin devletten, şundan, bundan bahsediyorsunuz. Nereden bahsettiğiniz önemli değil, ortada hukuk yok. Devletin bütün kademeleri birileri tarafından tarumar edilmiş. Yani, ayrıca, madem dışarıda böyle bir yasa dışı örgüt var, birilerini dinlemek için öyle veya böyle koşullanmış. Peki, bunu araştıran bir kolluk kuvveti var mı? Millî İstihbarat Teşkilatında, böyle dışarıdan gelen, içeride bir vesileyle olabilecek olan zafiyetleri yaratacak olan bir çeteye karşı bir eylem planı var mı? Hayır, yok. Emniyet İstihbarat teşkilatında var mı? Hayır, yok.

Biraz önce İçişleri Bakanı burada oturuyordu. Kendisine bir şey sorayım: Bu memlekette 2010'dan beri Emniyet İstihbarat teşkilatında envanter tutulmadığı iddiası var; çıksın, cevap versin. O araçların nerede olduğunu açıklasın, Almanya'dan hangi şehirden, hangi markalı araçların buraya getirildiğini ve şu anda onların olduğunu iddia etsin, nerede olduğunu açıklasın; edemez, edemez.

Bakın, şimdi, TİB'e yetkiyi vereceksiniz; peki, tamam. E, bu aynı TİB değil mi? Diyor ki TİB Kanunu'nda: "Eğer sana yargıdan dinlemeyle ilgili bir konu geldiğinde sen bunu yasal görmüyorsan, sakıncalı görüyorsan iade et." İyi de buna rağmen, 8 bin tane takma adıyla, kod adıyla adamın dinlendiğini, komisyonda biz bir sürü insandan duyduk hepsini. Sorduk, hayır, aksine bir şey söyleyen olmadı. Bunların bir kısmı bu ülkedeki bazı davalarda delil olarak kullanıldı, nereden geldiğini kimse söyleyemedi. İtirazlar varsa buraya edilmesi lazım bütün itirazların. Bu memlekette bunların hepsi yaşandı. Devlet içinde devlet varsa, derini varsa, paraleli varsa buradaki insanların hepsinin suçudur. Bunu açıkça ifade etmek istiyorum.

Şimdi, yasa üzerinde önergelerimiz var. Alternatif erişim yollarının araştırılması... Şunu söyleyeyim: Zaten temelde 5651'in şu andaki hâliyle komplesine karşıyız; partim olarak söylüyorum, komplesine karşıyız zaten. Bu yasa bir ceza yasası olarak geliyor şu anda, sansür yasasıdır, ne derlerse desinler.

"Alternatif erişim yollarının bulunması" diyor. Nasıl bulacaksınız? Mesela bütün tünelleri kapattınız; öyle mi, öyle bir yeteneğimiz var mı bizim? Mesela bizim Türkiye Cumhuriyeti devletinin bugüne kadar attığı adımlarla, oluşturduğu büyük "know-how"larla biz böyle bir teknolojiye mi sahibiz? Hayır, böyle bir şey yok. İşte, "proxy"leri mi önleyeceğiz, VPN'leri mi önleyeceğiz veya "Ktunnel"leri mi önleyeceğiz? Ne yapacağız? Hayır, onu yapmayacağız ama size çok ilginç bir şey söyleyeyim: Millî İstihbarat Teşkilatının -öyle veya böyle- kuruluş kanununda diyor ki, yurt dışı sinyalleriyle ilgili konuda sen kanuna ihtiyacın olmadan görevlisin yani oraya buraya başvurmana gerek yok. Şimdi, siz eğer yurt dışında Google'ın veya YouTube'ın, Facebook'un bir sayfasına gidip bir şeye bakıyorsanız sinyal dışarıya gittiği için Millî İstihbarat Teşkilatının hiçbir kanuna dayanmadan burayı öyle veya böyle durdurma, inceleme, fişleme hakkı görünüyor; bu yasada görünüyor, şu anda görünüyor. Eğer bunlar hani... Orada ne olduğunu yazmamışsınız, hani alternatif erişim yolları, nedir mesela? Söyleyin, çıkın buraya. Bizim bilmediğimiz bir şey mi var? Çıkın, açıklayın. Öyle bir şey yok. Yani, tamamen karşıyız ama bu maddeyi burada yazdığınız için söylüyorum. Zaten bunların çoğu da öyle, teorikte olabilir -bunları yazmışsınız- pratikte uygulaması mümkün değil. Bu ülkede son on-on beş yılda memleketi o kadar çok geri bıraktınız ki teknolojiden, altyapı yatırımlarından; yok FATİH Projesi'dir, yok bilişim sınıflarıdır, milyarlarca doları oraya buraya harcadınız, onların hepsi de çöpe gitti. O yüzden böyle bir teknolojiniz yok diyor, kalanları daha sonraki maddelerde konuşmak üzere hepinize saygılar sunuyorum. (CHP ve MHP sıralarından alkışlar)