GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:57
Tarih:05.02.2014

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Sayın Başkan, bu maddede deniliyor ki erişime engellenmenin süresiyle ilgili: "Belli bir sürelerle, istediği kadar, TİB Başkanlığının vereceği idari bir kararla uzatılacak." İyi de kardeşim, verdin kararını, dört saatte erişimi engellendiniz; arkasından yargıya götürün, deyin ki: "Bir denetleyin, doğru mu değil mi; kişilik haklarını ihlal ediyor mu, etmiyor mu?"

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Var zaten.

HASİP KAPLAN (Devamla) - Hayır, yoktur.

MEHMET ŞÜKRÜ ERDİNÇ (Adana) - Var, maddenin devamını da okursanız, var.

HASİP KAPLAN (Devamla) - Bakın, Anayasa'nın 90'ıncı maddesine aykırı bir düzenleme var burada arkadaşlar. Anayasa'nın 90'ıncı maddesi diyor ki: "Türkiye'de uluslararası sözleşmeler kanun hükmündedir." Kanun hükmünde olmasına rağmen o sözleşmelerdeki kişilik hakları, düşünce ve örgütlenme özgürlüğü, kişi güvenliği ve özgürlüğü konusunda alınacak bir karar Anayasa'ya aykırıdır, 90'ıncı maddeye.

Sayın Türmen burada, yargıç olarak, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinden örnekler de verdi. Size, bugüne kadar bu kürsüden muhalefet olarak hiçbirimiz çocuklarla ilgili, cinsel saldırı suçlarıyla ilgili, şantaj kasetleriyle ilgili, gizli dinleme, kişilik haklarıyla ilgili, bu tür konularda aldığınız kararlar nedeniyle bir tek eleştiri gelmemiştir. Bakın, dikkat edin, bunu çok iyi takip edin. Zaten böyle bir karar almadınız arkadaşlar, burada 2 partiyle ilgili kasetler çıktı, dört senedir ortaya çıkarmadınız. Maşallah, bakıyoruz, "URL"yi, "Post"u, "IP" numarasını, bütün teknolojik kavramları bu torbaya koymuşsunuz. Ama bu torbaya biraz hukuk koymak lazım, biraz ahlak, biraz da demokrasi koymak lazım arkadaşlar. Eğer, bunu koyduğunuz zaman, işte o hukuk kurallarının, Avrupa sözleşmesinin, kişilik haklarından düşünce ve örgütlenme özgürlüğüne kadar olan bütün maddelerine vurursunuz ve orada şunu ararsınız: Hukuki midir, ahlaki midir, insani midir, demokrasinin ilkelerine uygun mudur değil midir diye bunun araştırmasını yaparsınız. Dikkat edin, biz, sonuna kadar, çocukların muzır neşriyattan korunmasıyla ilgili ve zararlı sitelerle ilgili, zararlı yayınlarla ilgili, suç teşkil eden yayınlarla ilgili, şantaj kasetleriyle ilgili alacağınız her türlü kararın -hukuki olmak kaydıyla, demokrasiyi geliştirmesi kaydıyla- yanındayız. Bizim söylediğimiz şu: Siz, eğer, muhalefeti susturmaya yönelik bunu, bu silahı kullanmaya başlarsanız bunun tehlikesinin altında kalırsınız. Çünkü, TİB zaten gizli dinleme yapıyor. Gizli dinleyen bir kurumun hem dinleyip hem yasak kararı vermesi hem yasak kararını da istediği sürelerle uzatması, bu süreler konusunda servis sağlayıcılarını bağlı tutması, cezalandırmaya kalkması kabul edilir bir olay değil.

Şimdi soruyorum ben size: TİB Başkanlığı dört saatte kararı aldı, bu sistemi uygulamaya çalıştı. "Hacker"lar daha dün MİT'in ve Emniyetin bütün adreslerine girdiler arkadaşlar. Hepsini, bütün kimlik bilgilerini aldılar ve dediler ki. "Biz yayınlamıyoruz. Biz bu sistemin sağlıklı olmadığını ve yüzde yüz güvenlikli bir sistemin olmadığını söylüyoruz." Şimdi, bu servis sağlayıcılarına bu süreyle uygulama getirdiğiniz zaman bunun değişik yollardan nasıl delindiğini kendiniz göreceksiniz. Bundan sonraki 2 maddede bu var. Bunun yöntemlerini, nasıl delindiğini, nasıl ihlal edildiğini size anlatacağım. Benim derdim burada, yapacaksak doğru dürüst bir düzenleme... Kararı aldık, yetkiyi aldık, bunu önleyeceğiz, bu bitti. Yok böyle bir şey arkadaşlar. Burada, Meclisteki soru önergesini yasaklama gibi bir "sehven"in içine düşersiniz. Bu "sehven" kuyusu gayya gibidir, dibi yoktur; "sehven" kuyularından kurtulamazsınız, bizden hatırlatması.

Teşekkür ederim.