| Konu: | AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 57 |
| Tarih: | 05.02.2014 |
HASİP KAPLAN (Şırnak) - Sayın Başkan, bu, özel hayatın korunmasıyla ilgili olan bir bölüm. Özellikle 9/A olarak geçiyor. Demin görüştüğümüz madde 9'uncu maddeydi, bu da 9'un (A)'sı. Şimdi, 9'da erişimin engellenmesi vardı, 9'un (A)'sında da özel hayatın gizliliği nedeniyle içeriğe erişimin engellenmesi.
Şimdi, buradan şöyle bir nokta çıkaralım: "Özel hayat" dediğiniz zaman ne anlarsınız arkadaşlar? Yani, çok geniş bir kavram, sadece şantaj kasetleri değil. Zaten o şantaj kasetleri çok alçakça bir saldırıdır, bir kişiyi hedef almaz; onun ailesini alır, camiasını alır, değerlerini alır, grubunu alır, partisini alır, siyasi görüşlerini alır, hepsini alır. Bunun ne ahlakta yeri var ne hukukta yeri var ne siyasette yeri var ne seçim yarışında yeri var; bunun hiçbir yerde yeri yok. Buna kim ki zemin hazırlıyorsa da, kim olursa olsun, dünyanın en çukur kuyusundadır; bu, bu kadar açık. Bunun tartışması olmaz; hiçbir hukuk devletinde, nizamında, en geri kabile hukukunda bile bu kabul edilmez.
Şimdi "özel hayatın gizliliği" derken, özel hayat, bir Anayasa'da hükümler var, 90'ıncı madde var, bir sözleşmelerde yer alan hükümler var, bir de bizim Türk Ceza Kanunu'nda yer alan hükümler var. Şimdi, ben size soruyorum, bir yayın yayınlandı ve bu konuda TİB başkanlığının aldığı bir kararda insanlar mağdur edildi, yurttaşlar mağdur edildi. Peki, TİB başkanlığının sorumluluğu olacak mı? Hayır. Kim izin verecek? Bakanın izin vermesi lazım ki TİB'in işlemlerine karşı onun hakkında soruşturma açılsın. Yani, MİT Müsteşarı hakkında Başbakan, burada da daire başkanlığı konusunda izin için bakanın izin vermesi lazım. Böyle bir korumaya aldığınız zaman bunun adı farklı bir şey olur artık; bu, ayrımcılık hukukuna girer. Şimdi, buradan baktığımız zaman, TİB'i denetleyemeyeceksek TİB niye denetliyor? TİB kimi denetliyor?
Şimdi, özel hukukla ilgili size çok fazla şey anlatmayacağım, sadece... Bir, -usul olarak, kavram olarak söyleyeyim- aşağılama, alay, küçük düşürme; işte magazin basınında görüyorsunuz, sık sık çıkıyor "Yeni sevgili yaptı." diye bir haber. Özel hayat değil mi arkadaşlar? Milletvekili gidiyor, ertesi günü bakıyorsunuz bir haber. Özel hayat değil mi? Bakın, özel hayatın ihlaliyle ilgili kişinin ailesi, evi, çocukları, hepsi buna dâhil, mesleği, çalışması. Kavramlara bakın: Teşhir bir kavram değil mi? Evet. Cinsiyetçi yaklaşım, müstehcenlik bir kavram değil mi özel hayatla ilgili bir saldırıda? Evet. Devam ediyoruz: Merak uyandırma, dikkat çekme, bütün bunlar değil mi? Evet. Peki, bütün bunların yanında, dikkat ederseniz, kaba söz, argo söz de var, değil mi? O da var. Devam ediyoruz: Ötekileştirme var mı? Var. Nefret suçu var mı? Var. Şimdi, peki, bütün bunlar çok kıymetli şeyler arkadaşlar. Siz niye, bizim kanun teklifi olarak verdiğimiz -benim bizzat verdiğim- 2012'de geçen Türk Ceza Kanunu'nun 134'üncü maddesindeki özel hayata aykırı yayınlar yapıldığı zaman getirilen ceza hükmünü kaldırıyorsunuz, onu soruyorum.
TCK'daki ceza hükmü orada cezalandırmayı, bu tür yayınların yapılmasını cezalandırmayı getirir. Ama siz ne yapıyorsunuz? Mahkeme kararını uygulamayana para cezası getiriyorsunuz. Olmadı arkadaşlar; bir taraftan yaparken bir taraftan bozuyorsunuz. Bu şekilde bu düzelmez. Bu çok ciddi bir yanlış. Bu yanlışı tümden düzeltmek lazım. Hiçbir tarafını, bir maddeyi düzelterek de bu düzelmez arkadaşlar, çok tehlikeli bir yasaya dönüşür.
Kolay gelsin diyorum. (BDP sıralarından alkışlar)