| Konu: | AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞININ TEŞKİLAT VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 57 |
| Tarih: | 05.02.2014 |
ERDAL AKSÜNGER (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
94'üncü maddedeki aslında 9/A tabii, 5651'in 9/A'sı, yani 5651 baştan da söylediğim gibi olmaması lazım ama bu 9/A tam bir garabet işi. Niye garabet işi? Aslında bir mahkeme oluşturması neredeyse temin ediliyor bununla birlikte. Biraz önce arkadaşlara, sizin AK PARTİ Grubundaki aslında hukukçu arkadaşlara sordum, dedim ki: Bununla ilgili olan TİB Başkanına bu yetki veriliyor da bir savcıya niye verilmiyor? Neden verilmiyor mesela? Yani bir savcı eksikliği varsa oraya da 40 tane savcı koyulabilir, bilişim savcısı. Ankara'da 4 tane bilişim savcısı var, 40 yapalım. Yirmi dört saatte karar versin, yargıçlar da yirmi dört saatte karar versin. Bunda bir problem var mı? Yok bence. Ama neden bunda ısrar ediliyor? Yani buradaki problem, yargının yetkisini bir bürokratın tahsisine vermektir, problem bu.
YILMAZ TUNÇ (Bartın) - Sonuçta yargıya gidiyor yine.
ERDAL AKSÜNGER (Devamla) - Yargıya kimin tarafından gittiği önemli. Çok önemli değil, 8/A'da gördüğünüz gibi, diyor ki: "Mahkeme kararına öyle veya böyle itiraz edebilir." Nereye itiraz ediyor? Yargı kararına itiraz ediyor. Ona herkes edebilir, kimse mağdur, o etsin. TİB Başkanı niye ediyor? Mağdur olan, etsin zaten yani. Eğer böyle bir şeyi mahkeme kurarak yapacaksanız ihtisas mahkemelerine ihtiyaç var ama bu ihtisas mahkemelerini söyleyemiyorum. Niye? Bu memleket, özel yetkili mahkemelerde neler olduğunu gördüğü için söyleyemiyorum. Avrupa'da var mı? Var. Zaten bunlara ihtiyaç yok da ben 8'inci maddedeki konuyu söyledim size zaten, dün gece söyledim, ne yazık ki sabaha karşı konuştuğumuz için bir anlamı yok.
8'inci maddede katalog suçları var, o katalog suçlarının dışındaki suçlar suç değil mi? Bunlar ceza hukukunda yok mu? Var. Peki, katalog suçlarda ırkçılık yok, terör yok, bunlar İnternet'te olduğunda bunlarla ilgili muamele başka olacak da diğerlerine TİB Başkanı "Aman kapatın, terörle ilgili konu devam etsin." mi diyecek? Böyle çelişki olur mu zaten? Sorun buradan kaynaklanıyor. Ama, tabii, biz şunu söyleyemiyoruz, gelişmiş demokrasilerde olduğu gibi ihtisas mahkemelerinin kurulması talebinde bulunamıyoruz, çünkü bizde hukuk yoruma tabi oluyor, sorun buradan kaynaklanıyor. Bu yoruma tabi üretilen bir sürü dijital deliller, iddia makamına getirilen bir sürü deliller oldu, bundan içeride yatan dünya kadar insan oldu. O yüzden, bizde hukuk gelişmiş ülkelerdeki ihtisas mahkemelerinin son karar mercisine ulaşmaz bence, sorun da buradan kaynaklanıyor.
Bu yüzden şöyle bir şey yapılabilir -önerimiz oydu zaten- madem böyle bir şey yapacaksınız, yani olmaması tercihimizdir, 9/A zaten garabet ama Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nda bir değişiklik yapılabilir. Yine dün akşam sabaha karşı söyledik bunu, hukukçu değilim ama bu, hukukçu arkadaşların da onaylayacağı bir şey. Burada bir değişiklikle, bilişim savcıları yirmi dört saatte karar verebilir konuyla ilgili ve bu yirmi dört saat sonra verilen, görevli mahkeme neresiyse, bu, sulh ceza mahkemesiyse sulh ceza mahkemesine gönderilir, ağır ceza mahkemesiyse oraya gönderilir.
Peki, buna niye itiraz var? Buna itiraz olmaması lazım. Yani TİB Başkanını da aslında böyle bir zan altında bırakmak da anlamsız. Ben bakanı da suçlarım zaten, TİB Başkanını da suçlarım. Yarın bunların hepsi yaşanacak bu memlekette. O yüzden bir an önce bundan dönün zaten.
Şimdi, şöyle bir durum oluyor. TİB zaten MİT'leştirildiği için, şimdi nereden adam alınacak ki bu TİB'e zaten? Yani hukukçu mu alınacak? Hayır. Hukukçu falan da yazıyor kanunda öyle bir şey ama bence MİT'ten alınacak bunların çoğu, 40'a yakın MİT görevlisi TİB'de görevlendirilecek. Yaşayacağız, göreceğiz, pratiğini göreceğiz bunların. 100'ün üzerinde de sözleşmeli personel alınması söyleniyor bununla birlikte, yani orada çok geniş kapsamlı, yargı üzerinde İnternet özel mahkemesi, yine özel yetkili bir İnternet mahkemesi gibi, mahkemenin bütün görev ve yetkileri devredilmiş oluyor. Bunların hepsi sorun arkadaşlar. Bunları halletmezseniz bunlar yine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde öyle veya böyle bizim mahkûmiyetimiz için yeterli maddeler olacaktır zaten. Bunu bugün belirtiyoruz ama zaten dönecek bunların hepsi, itirazlar gelecek.
Ayrıca, MİT'le ilgili şunu söyleyeceğim çok hızlı bir şekilde: 1 milyar TL MİT'in bütçesi var, 1 milyar da Başbakanın ödeneği var. MİT bir anonim şirkete dönüştürülmüş vaziyette. Hiçbir kaydı kuydu olmayan, 2 milyar TL sermayesi olan bir şirkete dönüştürülmüş, Başbakanın bir şirketi olmuş durumdadır.
Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)