GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:62
Tarih:14.02.2014

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; HSYK'yla ilgili partimizin Anayasa konusunda uzlaşalım noktasında aynen duruyoruz ve bütün parti gruplarının bu konuda uzlaşarak anayasal bir değişiklik yapması gerektiğini, bunun da sorunu kökten çözeceğini ifade etmek istiyorum.

Evet, HSYK'da bazı düzenlemeler yapılarak geçici bir çözüm Hükûmet açısından söz konusu olabilir. Ancak dört parti grubunun, bağımsız ve tarafsız yargı konusunda önümüzde bütün kökten çözülmüş bir HSYK yapısını ortaya çıkarması son derece önemli. Neden bu konuda uzlaşamıyoruz? Öncesi daha mı doğruydu, sonrası mı daha doğru? Bu gerçekten ciddi bir şekilde tartışılmaya değerdir.

Yargıda vesayeti azaltacak yolların hepsini denemek lazım. Bugün böyle, yarın seçimlerde başka partiler gelir, başka iktidarlar, başka muhalefetler gelir ama yargı tüm parti grupları açısından hele hele bir seçim döneminde siyaset üstü olarak ele alınması gereken bir durum. Aslında "Anayasa'ya aykırı mıdır, değil midir?" zaman zaman bir tartışma yaşanıyor Mecliste.

Anayasa'nın bir maddesi var arkadaşlar, 90'ıncı madde, 2004'te yapılan. Bir de ondan önce koalisyon hükûmetleri döneminde yapılan 17 tane madde değişikliği var. O 17 tane madde değişikliğinin içinde bağımsız yargı da vardı. "Adil yargılanma hakkı" olarak geçer arkadaşlar. O dönem Anayasa'da yapılan bu değişiklikler, belki Avrupa Birliği üyelik konjonktürü ve dış dinamiğiyle Kopenhag Kriterleri dikkate alınarak yapılmıştı. Ama o düzenlemeler, sanıyorum o tarihten bu yana yani 2001'den sonra günümüze kadar en son referandumla yapılan değişikliklerle bir değişiklik oldu. Bu HSYK olayı 12 Eylül 2010 tarihinde halkın oyuna gitti.

Şimdi, buradan baktığımız zaman Anayasa 90 niye kriter olmalıdır? Anayasa 90'ıncı madde, uluslararası sözleşmelerin iç hukukta kanun hükmünde olması ve Anayasa'ya aykırılığını ileri sürülememesini ifade ediyor. Öbür türlü alırsanız ki 2004'te burada AK PARTİ ve CHP, iki parti grubu vardı, birlikte çıkardınız bunu ve bu konuda hiçbir partinin itirazı yok. Barış ve Demokrasi Partisi olarak Anayasa'nın 90'ıncı maddesinin işletilmesinden yanayız. İnanın, öbür türlü "Darbe anayasasına aykırı mıdır, değil midir?" gibi bir tartışmanın içine girmek hiç de doğru bir yöntem değil. Darbe hukuku, darbe anayasası bize dar geldiği için değiştirmek istiyoruz, bu gömleği atmak istiyoruz üstümüzden ama başaramadık, uzlaşma komisyonunda epey çalıştık fakat seçimlere denk geldi ve görüşmeler kesildi.

Şimdi, buradan soruyorum: Hiçbirimiz, hiçbir parti mevcut adalet işleyişinden memnun mudur? Oysaki "adalet" dediğiniz zaman ilk yakalamayla, ilk gözaltıyla başlar süreç. İlk süreçten başlayarak polis, hazırlık tahkikatı, savcılık, soruşturmadan kovuşturmaya geçiş bölümü yani mahkeme aşaması. Şimdi, mahkeme aşamasını ilgilendiren bir düzenlemeyi konuşuyoruz. Peki, öncesi düzgün müdür, hazırlık soruşturması düzgün mü yapılıyor, soruşturmalar düzgün mü yapılıyor? Hayır arkadaşlar, adli kolluğu bile konuşamıyoruz.

Yani burada çok ciddi sorunlar var. Bu çok ciddi sorunları birlikte konuşarak aşabiliriz. İnanın, burada tartışırsak, önerge verebiliriz, tüzük kavgası yapabiliriz ama bir gün fazladan zaman kaybederiz, bir şey değişmez. İnanın, Anayasa Mahkemesine de getirseniz oradan da çok bir şey değişmez, buradan ben samimiyetimle söyleyeyim. Yani burada, mutlaka bir uzlaşı kültürünün geliştirilmesi gerektiğini ifade etmek istiyorum.

Saygılar sunuyorum. (BDP sıralarından alkışlar)