GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:62
Tarih:14.02.2014

TUFAN KÖSE (Çorum) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben konuşmama bir duayla başlamak istiyorum.

Allah yatak odalarında para sayma makinası, ayakkabı kutularında milyon dolarlar ve kollarında şaibeli iş adamlarının hediye ettiği 700 bin dolarlık saat taşıyan bakanları, bakan çocuklarını ve bürokratları savunmak zorunda kalan milletvekillerinden hiç kimseyi yapmasın. Sizin adınıza üzülüyorum. Amin. (CHP sıralarından alkışlar)

OKTAY VURAL (İzmir) - Amin!

TUFAN KÖSE (Devamla) - Değerli arkadaşlarım, tabii, susmak da bir asaleti gösterir işin esasında ama maalesef bu kadar yolsuzluğun, vurgunun, rüşvetin, utanmazlığın olduğu bir ortamda susmayı da beceremiyorsunuz.

Şimdi, şu sözler hangi babanın, hangi namuslu, ahlaklı, vicdanlı bir babanın ya da vatandaşın yüreklerini sızlatmaz? İçişleri Bakanı oğluyla konuşuyor, diyor ki: "Kaç lira para var?" "Üç beş kuruş." "Kaç lira, kaç lira?" "Üç beş kuruş, sen biliyorsun ya." "Ne kadar oğlum?" "1 trilyon."

OKTAY VURAL (İzmir) - Vay vay vay!

TUFAN KÖSE (Devamla) - Bu sözler vicdanları kanatmıştır arkadaşlar.

Tabii, bu sözler vicdanları kanatmıştır ama daha beteri de var, daha beteri de var. İktidar partisinin sözcüsü var; Hüseyin Çelik, hukukçuluğu kendinden menkul, diyor ki: "Bakanın oğluyla konuşmalarını yaptığı bu sözler delil oluşturmaz." Yahu, vallahi delil oluşturup oluşturmadığını hâkimler takdir eder ama büyük bir rezillik olduğunu sizler lütfen takdir edin. (CHP sıralarından alkışlar)

Şimdi, değerli arkadaşlarım, bu kanun iki hafta evvel Meclise geldi, 21 maddesi görüşüldü, 22'nci maddesine geldiğinde geri çekildi. Biz zannet ki, herhâlde AKP'nin grup yönetimi, genel idare kurulu, Başbakan, yaptıkları hatanın farkına vardılar da bu kanunu geri çektiler ama öyle değilmiş. 3 tane hâkimin hastalığı bahane edilerek karşımızdaki bir diktatör -maalesef bir diktatör- sizleri de emir ve komutası altına alarak bu kanunu bugün buraya yeniden getirmiş.

Değerli arkadaşlarım, karşımızda dört dörtlük bir diktatörlük var, bunu kabul edin. Bütün dünyanın da diktatör bir başbakan olarak kabul ettiği bir Başbakan var.

AHMET YENİ (Samsun) - Saygısızlık etme!

TUFAN KÖSE (Devamla) - Her şeyi... Ama bu Başbakan...

RECEP ÖZEL (Isparta) - Hadi oradan, saygısızlık yapma!

TUFAN KÖSE (Devamla) - Dinleyin, dinleyin...

RECEP ÖZEL (Isparta) - Konuşma ahlaksız adam!

TUFAN KÖSE (Devamla) - Bu Başbakan... Anlatacağım.

BAŞKAN - Sayın Köse...

TUFAN KÖSE (Devamla) - Bu Başbakan, her şeyi kontrol etsin istiyor.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Sayın Başkan, uyarır mısınız?

TUFAN KÖSE (Devamla) - İstemiyor mu yahu, her şeyi kontrol edeyim istemiyor mu!

ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Sana ne!

TUFAN KÖSE (Devamla) - Kıyafete karışıyor mu, kıyafete? Senin kıyafetine karışıyor.

ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Sana ne ya!

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen...

Sayın Köse...

TUFAN KÖSE (Devamla) - İstanbul Belediyesini, Ankara Belediyesini yönetmek istiyor. "Basına ayar vereyim." diyor, "Basını da ayarlayayım." diyor. Ya, ta Libya'ya git sen, Libya'dan, Tunus'tan, Fas'tan gazeteci ara! "Basına ayar vereyim." diyor. Çocukların sayısının kaç olacağına karışıyor. Karışmıyor mu?

YUSUF BAŞER (Yozgat) - Sana ne!

TUFAN KÖSE (Devamla) - Karışıyor mu kardeşim? Karışıyor.

ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Sen yapma, çocuk yapma!

TUFAN KÖSE (Devamla) - Onu geçtik, "Kadınlar sezaryenle mi doğum yapsınlar, yoksa normal doğum mu yapsınlar?"

YUSUF BAŞER (Yozgat) - Nasıl konuştuğunu bilmiyorsun ya!

TUFAN KÖSE (Devamla) - Yahu, sen jinekolog musun kardeşim, buna niye karışıyorsun?

RECEP ÖZEL (Isparta) - Sen sarhoş musun ya, sarhoş musun sen?

TUFAN KÖSE (Devamla) - Diktatör ya, her şeyi belirleyecek.

RECEP ÖZEL (Isparta) - Sen sarhoş musun, sarhoş musun?

ENGİN ALTAY (Sinop) - Recep, terbiyesizlik yapma!

RECEP ÖZEL (Isparta) - Ne biçim konuşuyor...

BAŞKAN - Sayın Altay, lütfen...

ENGİN ALTAY (Sinop) - Ne demek "Sen sarhoş musun?"

BAŞKAN - Lütfen Sayın Altay...

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Aklı başında adam gibi mi konuşuyor?

TUFAN KÖSE (Devamla) - Ergenekon davasının savcısı oluyor.

RECEP ÖZEL (Isparta) - Ne biçim konuşuyor?

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Sarhoş musun?

TUFAN KÖSE (Devamla) - Kardeşim, sarhoş sensin bir sarhoş varsa, bir sarhoş varsa sensin. Bu hakarettir ya, olur mu öyle şey! Sarhoş sensin!

ENGİN ALTAY (Sinop) - Başbakana "diktatör" demekte ne var?

BAŞKAN - Sayın Altay, lütfen...

ENGİN ALTAY (Sinop) - Ne demek sarhoş? (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

BAŞKAN - Lütfen oturun!

ENGİN ALTAY(Sinop) - Ayıp bir şey ya! Kim sarhoş? Kim diyor sarhoş diye? Ne demek sarhoş?

TUFAN KÖSE (Devamla) - Sarhoş sensin, sarhoş! Sarhoş sensin! Bir sarhoş varsa sensin! (AK PARTİ ve CHP sıralarından gürültüler)