| Konu: | Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 62 |
| Tarih: | 14.02.2014 |
FATMA NUR SERTER (İstanbul) - Teşekkür ediyorum.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; birkaç dakika önce bu Mecliste kan aktı. Bugün, şu anda 3 milletvekilimiz hastanede tedavi ediliyor, 1 milletvekilimiz müşahede altında, burnu kırıldı. Ve sizler bu tablo karşısında, yine sanki mağdur sizmişsiniz gibi bir ifade takınarak ve kaba kuvvetle bir kere daha muhalefetin sesini susturduğunuzu zannederek mutluluk içerisinde bir tablo sergilemeye çalışıyorsunuz.
Sayın milletvekilleri, gerçekleri yumrukla susturamazsınız, kaba kuvvete başvurarak yolsuzlukların üstünü örtemezsiniz. Yolsuzlukların üstünü örtmek, ancak yargı aracılığıyla olur. Yollarsınız yargıya, davaları görülür, bu insanlar aklanır, o zaman AK PARTİ olduğunuzu söyleyebilirsiniz. Siz şu anda AK PARTİ filan değilsiniz. Siz sadece vicdanlarınızın sesini bastırmaya ve ak gibi görünmek için yargıyı kontrol altına almaya ve muhalefetin sesini insanları yumruklayarak ve tehdit ederek susturmaya çalışmaktasınız her zaman yaptığınız gibi. Aslında, içinde bulunduğunuz bu durumu çok güzel anlatan satırlar var, Türkiye'nin bugününü anlatan satırlar; şimdi o satırları sizlerle paylaşacağım: "Devleti tek bir kişinin anlık ve değişken iradesi yönetirse hiçbir şey düzeltilemez ve ortada temel bir kanun da kalmaz. Despotik bir hükûmette, tek bir kişi, kendi iradesine ve kaprislerine göre hükmeder. Böyle bir yönetimi desteklemek için erdemli olmak da gerekmez. Yargıyı kontrol eden kişinin kendisini herkesten üstün gördüğü açıktır, bu nedenle daha az erdeme ihtiyaç duyar. Erdem yok olursa zihinleri hırs ele geçirir, arzuların amaçları değişir. Önceden, kişilerin zenginliği kamu hazinesini oluştururken kamu hazinesi birden bazı kişilerin babasından kalan miras gibi harcanır. Despotik hükûmetlerde güç kaynağı korkudur. Despotik hükûmetlerde erdemlere yer yoktur, onurlu insanlar ise çok tehlikeli kabul edilir; bu yüzden korku onların ruhlarını ezmelidir." Bunlar Montesquieu'nun sözleri, sanki sizleri görmüş ve tanımlıyor. (CHP sıralarından alkışlar) 18'inci yüzyılın şartları, hâlâ o günün düşünürlerinin beklentilerine ulaşamamış...
AHMET YENİ (Samsun) - Vay vay vay!
FATMA NUR SERTER (Devamla) - ...bir iktidarla Türkiye karşı karşıyadır.
AHMET YENİ (Samsun) - İkna odalarını unutmadık, ikna!
FATMA NUR SERTER (Devamla) - Yargıyı, "yasal bir düzenleme" adı altında hükmedene bağlayarak aklanacağınızı sanmayın.
ALİ AYDINLIOĞLU (Balıkesir) - Korku senin geçmişinde var.
FATMA NUR SERTER (Devamla) - Zihinlerini hırsa teslim etmişlerin iradesine boyun eğerek suç ortağı oluyorsunuz.
AHMET YENİ (Samsun) - Hiç korkma!
FATMA NUR SERTER (Devamla) - Demokrasinin ruhuna ve Anayasa'ya aykırı bir yasayı buradan geçirerek aslında meşrulaştıramayacağınızın da için için farkındasınız; onun için gerçeklere tahammül edemiyorsunuz, onun için gerçekleri söyleyenleri yumrukluyorsunuz burada. Hâkim ve savcıları tehdit ederek...
YILMAZ TUNÇ (Bartın) - İkna olamadık, ikna!
AHMET YENİ (Samsun) - Başörtülü öğrencileri ikna odalarında...
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen!
FATMA NUR SERTER (Devamla) - ...emniyet müdürlerini cezalandırarak, basını kuşatarak...
GÜLAY DALYAN (İstanbul) - İkna odalarında ne yapıyordun?
FATMA NUR SERTER (Devamla) - ...fezlekeleri Meclisten kaçırarak "komplo", "dış güçler" gibi fantezilerle yolsuzlukları örtmeyi kendine hak gören bir Başbakanı kutsuyorsunuz. Kutsamakla da kalmıyorsunuz, Allah'ın bütün değerlerini bir insana atfediyorsunuz, hem de dibine kadar yolsuzluğa bulaşan bir insana. (AK PARTİ sıralarından gürültüler) İşte sizin yönetim anlayışınız budur. Bu yönetim anlayışının, bu kirliliğin, bu yolsuzluğun bu millet farkındadır.
MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - İkna odaları ne olacak?
FATMA NUR SERTER (Devamla) - Bunun altında kalacaksınız.
YILMAZ TUNÇ (Bartın) - İkna olmadık!
FATMA NUR SERTER (Devamla) - Bunun altında kalmamak için yasaları değiştirmek, yeni düzenlemeler yapmak kirlerinizi örtmeyecek, aklanamayacaksınız. (CHP sıralarından alkışlar, AK PARTİ sıralarından "İkna olmadık" sesleri)