GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:62
Tarih:14.02.2014

ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; 523 sıra sayılı Yasa Teklifi üzerinde söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum, günaydın diyorum.

Saat 14.00'te başlayan ve hâlâ devam eden müzakereleri sürdürüyoruz. Keşke toplumsal bir ihtiyaçtan doğan bir yasayı görüşseydik de 19 saat çalışmasaydık, 20 saat çalışsaydık, 25 saat çalışsaydık.

İSMAİL AYDIN (Bursa) - Arkadan torba yasa geliyor.

ALİ SERİNDAĞ (Devamla) - Şimdi bir arkadaşım oradan bağırıyor, diyor ki: "Geliyor, torba yasa da geliyor." Doğru. Zaten, bu torba yasanın, şu anda görüştüğümüz yasanın, öbür torba yasanın tek amacı var. Nedir o biliyor musunuz? O, bir kısım Hükûmet üyelerinin ve yakınlarının aklanmasına yönelik, aklanmaları için düzenlemeye yönelik paketlerdir. Bunların hepsi bir bütündür; bakın, bunların hepsi bir bütündür değerli arkadaşlarım. Sizin nasıl bunları görmediğinize ben hayret ediyorum.

Bakın, değerli arkadaşlarım, Türkiye olağanüstü bir hâl yaşamaktadır, Türkiye ilan edilmemiş bir olağanüstü hâl yaşamaktadır. Nasıl olağanüstü hâl yaşamaktadır? Adli makamların verdiği talimatlar, adli işlere ilişkin talimatlar, adli kolluk görevlileri tarafından yerine getirilmemektedir. Bu, ne olağanüstü hâl döneminde ne de sıkıyönetim dönemlerinde olmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde böyle bir olay vuku bulmamıştır. Bu olağanüstü hâli pekiştiren başka ne var? Adalet Bakanı ve Adalet Bakanlığı Müsteşarı cumhuriyet başsavcılarını aramakta ve onlara soruşturmayı yönlendirici talimatlar vermektedir. Bu, ne olağanüstü hâlde olmuştur ne de sıkıyönetim dönemlerinde olmuştur.

7 bine yakın emniyet mensubunun yeri değiştirilmiştir. Bir ay önce İzmir'e tayin ettiğiniz İl Emniyet Müdürünü tekrar görevden aldınız. Bu normal bir yönetimde yapılacak olan bir şey değildir, bu ancak olağanüstü hâllerde olabilir. Siz bir ay evvel o emniyet müdürünü oraya tayin ederken kim olduğunu bilmiyor muydunuz? Bugüne kadar yaptığı hizmetleri bilmiyor muydunuz? Hepsini biliyordunuz. Şimdi, siz bunları niçin yapıyorsunuz? "Paralel devlet" diye bir söylem tutturdunuz. Paralel devlet, hukukta yeri olmayan ama sizin icat ettiğiniz bir devlet, bir yapı. Kâh "paralel devlet" diyorsunuz, kâh "çete" diyorsunuz, kâh "başka bir yapı" diyorsunuz, kâh "Haşhaşi" diyorsunuz ama düne kadar beraber yürüdüğünüz bir yapı bu.

RECEP ÖZEL (Isparta) - Aynı konuşmayı kaç defa yaptınız?

ALİ SERİNDAĞ (Devamla) - Şayet bir paralel yapı varsa bu sizin iktidarınızın eseridir. Siz o paralel yapının mağduru olamazsınız, olsanız olsanız sorumlusu olursunuz. Siz paralel yapının hiçbir şekilde mağduru olamazsınız. Biz şunu diyoruz, biz diyoruz ki: Devlet içerisinde paralel yapıyı kabul edemeyiz, öyle bir şey olamaz ama buna dayanarak, bunu bahane ederek yolsuzlukların ve rüşvetin üzerini örtemezsiniz, örtmeye kalkarsanız da kimseyi inandıramazsınız. Bir taraftan "kumpas" diyorsunuz, bir taraftan da sorumluluklarınızdan kurtulmak için her şeyi Gülen cemaatine yüklüyorsunuz.

Başbakan asla gerçekle bağdaştırılması mümkün olmayan söylemleriyle yolsuzluk ve rüşvetin üstünü örtmeye çalışıyor. Başbakan iktidara ortak yaptığı bir hareketten kurtulmak için ülkeyi hukuki ve siyasi bir çıkmaza sokmuştur. Siz, düne kadar ortaktınız, beraber yürüyordunuz. Sayın Başbakan Ankara ziyaretinde Başbakan Yardımcısını göndermedi mi? "Bir emirleri var mı, onu sor da gel." demedi mi? "Cemaat ne istedi de Tayyip Erdoğan vermedi?" demedi mi?

ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) - Dedi.

ALİ SERİNDAĞ (Devamla) - Sayın Adalet Bakanı gitti. Sayın Adalet Bakanı pek çok övücü sözler söylemedi mi?

ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) - Söyledi.

ALİ SERİNDAĞ (Devamla) - Sayın Çelik söylemedi mi?

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Söylemedi.

ALİ SERİNDAĞ (Devamla) - Ne oldu yani? "Söylemedi." diyorsanız...

RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Söylemedi.

ALİ SERİNDAĞ (Devamla) - ...benim size söyleyeceğim hiçbir şey olamaz, hiçbir şey olamaz.

RECEP ÖZEL (Isparta) - Hiçbir şey yok zaten, hiçbir şey söylemiyorsun zaten.

ALİ SERİNDAĞ (Devamla) - O söz size yakışır, ona ben bir şey diyemem ama bunu herkes biliyor. Bugüne kadar, 17 Aralık olmasaydı gene bu çalışmalar olmayacaktı; ne HSYK'yı değiştirecektiniz ne o torba kanunları getirecektiniz. Demokratikleşme adı altında bundan sonra getireceksiniz. O yasa geldiği vakit -komisyonda da söyledik- toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı askıya alınır. Kamu görevlilerinin bir bölümü korunur, size yandaş olanlar korunur, diğerlerinin...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ALİ SERİNDAĞA (Devamla) - ...hak arama özgürlüğünü engellersiniz çünkü yargıya gitme yolunu kapatıyorsunuz.

RECEP ÖZEL (Isparta) - Nerede kapatıyoruz, hani?

ALİ SERİNDAĞ (Devamla) - O, ancak ilan edilmemiş bir olağanüstü hâlde mümkündür.

Evet, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)