| Konu: | BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 67 |
| Tarih: | 25.02.2014 |
HASİP KAPLAN (Şırnak) - Arkadaşlar, Meclisi hiç bu kadar keyifsiz görmemiştim. Bugün, bu maddede, hele parklar söz konusu olunca, millî ve doğal parklar, biraz siyaset yapmayalım diyeceğim. Şöyle birkaç şey okuyayım: "Yüzyıllardır halkımın üzerine merhamet gözyaşları döken şu sonsuz gökyüzü yarın bulutlarla kaplanabilir. Sözlerim, asla yer değiştirmeyen yıldızlar gibidir. Merak ediyoruz ki gökyüzünü ve toprağın sıcaklığını nasıl alabilir ya da satabilirsiniz? Bunu anlamak bizim için çok güç. Bu toprakların her parçası halkım için kutsaldır. Çam ağaçlarının parıldayan iğneleri, vızıldayan böcekleri, beyaz kumsallı sahiller, karanlık ormanlar ve sabahları çayırları örten buğu; halkımın anılarının ve geçirdiği yüzlerce yıllık deneylerin bir parçasıdır. Ormandaki ağaçların damarlarında dolaşan su atalarımızın anılarını taşır, biz buna inanırız." Evet, doğal parkları ve millî parkları korumak için fazla söze gerek yok sanırım.
Tabii, buradan hemen bir atasözüne geçmek istiyorum. Bu da şöyle: "..."(x) "Bal hırsızlığı yapanı arı sokar." Bu da bir atasözü: "..."(x) "Şıra körlere, def sağırlara fayda sağlamaz."
Ondan sonra, Nazım der ki:
"Kendi kendimizle yarışmadayız gülüm,
Ya ölü yıldızlara hayatı götüreceğiz,
Ya dünyamıza inecek ölüm.
En güzel deniz, henüz gidilmemiş olandır,
En güzel çocuk, henüz büyümedi,
En güzel günlerimiz, henüz yaşamadıklarımızdır."
Evet, bunlar, bu gördüğünüz sözlerin her birisi ayrı bir dilden, kültürden; kimi Seattle Şefi'nin mektubu, kimi Kürtçe bir atasözü, kimi Nazım'dan, kimi de aslında Dilbere'de doğayı çok güzel tanımlar: "..."(x) Bunu da çevirmek için çevirmene ihtiyaç var, çevirmenden başka Kürtçe bilen stenograflara ihtiyaç var fakat isteyen arkadaşlar yanıma gelirse, kuliste onlara Feqiye Teyran'ın sözlerinden Ey Dilbere'nin sözlerine geçerken Aram'ı da anma konusunda bir sözümüz olacak ve Gandhi'nin "Göze göz ilkesi tüm dünyayı kör eder." sözlerini hatırlatmak istiyorum. Gerçekten, göze göz ilkesi tüm dünyayı savaşlarda, Birinci, İkinci Dünya Savaşlarında ve günümüzde çok çok zorlamıştır. Bu sözlerin kimisi doğayla ilgili, kimisi bağlarla, "..."(x) diyor, kimisi çevreyle ilgili ama bir gerçek ki Türkiye'nin elde avuçta kalan doğal parkları ve millî parkları olarak değerlendirilebilecek alanları metrekare hesabına vurulduğu zaman, Türkiye dünya fukarası olan ülkelerden birisi durumundadır. Böyle olunca da ister istemez şunu söylüyoruz: Doğayı korumak, ormanı korumak, millî parkları korumak doğal akışına bırakmakla olur. Orayı kâr aracıyla değil, orayı döner sermayeyle değil, oraya çok daha fazla yatırım yapılması gerektiğini düşünen bir partiyiz, çevreciyiz, bu konuda duyarlıyız. Bizim de sözümüz bu. Bu yöndedir önergemiz.
Hepinize saygılar sunarım. (BDP sıralarından alkışlar)