| Konu: | BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 67 |
| Tarih: | 25.02.2014 |
HASİP KAPLAN (Şırnak) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Evet, arkadaşlar, yirmi dakika sonra canlı yayın bitiyor.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Siz gidersiniz, biz kalırız.
HASİP KAPLAN (Devamla) - Ondan sonra İnternet yasaklarını konuşacağız tabii ama ben İnternet yasakları konusunda burada canlı yayın kesilmeden bir iki söz söylemek istiyorum.
Bu torba kanunla ilgili gerekçelerimizi koymuştuk. Şimdi, tabii, Cumhurbaşkanı cumhuriyet tarihinde, Meclis tarihinde bir ilki gerçekleştirdi; Köşk'te onayladı yasayı, sonra aradı Meclisi, dedi ki: "Şu kanunun şu şu maddelerini değiştirin." İki saat içinde kanun teklifi verildi.
Bir gecelik gelin diye bir çiçek duydunuz mu? Bir gecelik gelin isminde bir çiçek; sarı ayçiçeğinin yapraklarını beyaz düşünün, kocamandır, gece on ikide açar, sabah saat beşte o açan bembeyaz yapraklar -ortada sarı şeyleri var- sabah kapanır. Bu çiçek bazen iki senede, üç senede, beş senede açar.
Ben, Sakarya Karasu'daydım, oradan bir öğretmen hemen çağırdı beni: Lütfen, gelin balkona... Diğer komşular da geldi. Ben de misafirlikteydim ve o çiçeği gördük, onun açılışını gördük; tıpkı şu an ekranlarda tane tane yavaşlatılmış gibi açılan yapraklarını. Sonra çayımızı içtik, hep beraber kapanışını gördük. Saat on ikiydi, dört buçuk gibi kapandı, o çiçeğin ömrü dört buçuk saatti. Bu İnternet kanununun ömrü bu çiçek kadar bile olamadı arkadaşlar. 20.30'da Sayın Cumhurbaşkanı yurt dışından döndü, onayladı, iki saat sonra kanun teklifi geldi Komisyona; biz gece gündüz çalışıyoruz ya... Halkımıza bu arada bunu da buradan ifade edeyim: Çok çalışkan bir Meclis, fabrika gibi vardiya usulü de değil, çalışıyoruz. İki saat sonra kanun teklifi geldi. Ne değiştiriyorsunuz arkadaşlar? Trafik kayıtlarını denetim altına alıyoruz, E yine TİB Başkanına bağlı olacak. Arkadaşlar, TİB Başkanı yargı makamı değil. Anayasa'nın 22'nci maddesi haberleşme özgürlüğüyle ilgili olarak çok açık bir tanım koyar: "Hâkim kararı olmadıkça yasaklanamaz." Şimdi, bunu dolanmak için, Anayasa Mahkemesinin önüne gelen bu olayı kesmek için getirilen kanun teklifiyle, efendim, ne olacak? İşte, yasaklama kararı verdikten sonra yirmi dört saat içinde sulh ceza yargıcına gidecek. Olmadı arkadaşlar! Özgürlükleri yasaklamaya başladığınız anda özgürlüklerin dışında arayışlar başlar arkadaşlar; kripto para etmez, her türlü yasak para etmez. İnternet yasakları... Uydu üzerinden yurt dışından, başka servislerden, başka makamlardan aranmaya başlanır. Bunun size ispatını herkes gösterebilir arkadaşlar. Bilişimle, teknikle, yasalarla, yasaklarla oynamanın anlamı yok arkadaşlar. O devirler bitti, eskidendi onlar. Şimdi yasaklar zamanı değil. Özgür olun, şeffaf olun. Yani şöyle: O kadar rahat olun ki vicdanınıza inen yumruklar olmasın, böyle hissetmeyin kendinizi, özgür hissedin. Kendinizi güvensizlikle dolu bir sessizlik, korku içinde hissetmeyin; açık olun, net olun, rahat olun.
Yine, tapınaklarda ikili oynayan güçler çok huzur bozucudur arkadaşlar; paralel olsun dikey olsun fark etmez. Ama şunu çok iyi bilelim... Yunus Emre'nin "Yazık, bütün ömrün eyvaha vardı/Büyüklenmek, seni yoldan ayırdı." diye çok güzel bir sözü var, onu söylemek istiyorum. Yasaklarla kimse büyüklenmeye kalkmasın arkadaşlar.
Saygılar sunuyorum. (BDP sıralarından alkışlar)