| Konu: | DEVLET İSTİHBARAT HİZMETLERİ VE MİLLİ İSTİHBARAT TEŞKİLATI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR (2/2011) (S. SAYISI: 563) |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 76 |
| Tarih: | 15.04.2014 |
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
563 sıra sayılı MİT Yasası'yla ilgili teklif nedir? Türkiye'deki tüm kamuoyunu ilgilendiren bir kanun teklifi. Bu kanun teklifi neler getiriyor? Bu eğer yasalaşırsa, Türkiye bir istihbarat örgütüne dönüşmüş olacak. Bununla ilgili, yine bu yasalaşırsa, MİT'e denetimsiz operasyon yetkisi veriliyor, istediğini gözaltına alabilecek. Yine, bu teklif yasalaşırsa, MİT, tüm kamu kurumlarında yasa dışı bilgi toplayabilecek, MİT elemanlarına kanunda koruma zırhı getiriliyor, terör örgütleriyle pazarlık yapılabilecek karanlık bir ortam yaratacak tabii ki. Bu teklif nedir?
Hatta şu anda Adalet ve Kalkınma Partisinden Tekirdağ Milletvekilimiz var. Tekirdağ Milletvekili geçmişte Şanlıurfa'da valiydi. Şanlıurfa'da, faili meçhul cinayetlerle ilgili, dünya kadar insan o dönem gerçekten öldürüldü ama bu faili meçhul cinayetlerin sorumluları kimlerdir, kim yaptı hâlen belli değil. Yani, bu, o dönemde yapılan karanlık yeraltı çete örgütlerinin şimdi başka versiyonu, yasayla bu oluşmuş olacak.
Nedir bu yasayla getirilen? Efendim, MİT'le ilgili herhangi bir silah taşıma da olsa, eğer bir kamyonun arkasında ceset de taşınmış olsa MİT'le bağlantısı olduğu zaman kesinlikle soruşturma konusu yapılmamış olacak. Bu nedir? Devlet, hukukla sınırlandırılmıyor. Devlet, âdeta tek kişinin iki dudağının arasına sınırlandırılmış, tek kişinin yetkisine bırakılmış bir yasa hükmüne dönüşmüş olacak.
Burada, tabii, yine tanıklıkla ilgili bir sorun var. Tanıklıkla ilgili, suç işlese bile, MİT'in hiçbir personelinin suç işleme nedeniyle tanıklığına başvurulamayacak, ifadesine başvurulamayacak. Burada bir korunma zırhı getirilmiş oluyor. Peki, hukuk devletlerinde bu olabilecek olan bir uygulama mı? Değil.
Mevcut olan bu kanunun tamamı, Anayasa'mızın 2'nci maddesinde öngörülen hukuk devleti ilkesine aykırı, Anayasa'mızın 9'uncu maddesindeki hükümlere aykırı, Anayasa'mızın 10'uncu maddesindeki eşitlik ilkesine -bazılarına imtiyaz getiriliyor- aykırı, Anayasa'mızın 20'nci maddesindeki özel hayatın gizliliği ilkesine aykırı, Anayasa'mızın 22'nci maddesindeki haberleşme hürriyetine aykırı, Anayasa'mızın 28'inci maddesindeki basın hürriyetine aykırı, Anayasa'mızın 36'ncı maddesindeki hak arama özgürlüğüne aykırı, Anayasa'mızın 138'inci maddesine, yine, mahkemelerin bağımsızlığı ilkesine aykırı.
Peki, bu yasayla ne oluyor? Genellikle tüm kamu kurum ve kuruluşlarından bilgi, belge toplama yetkisi veriliyor. Bu, hukuk devletinde karşılanabilecek olan bir husus değil. Temel hak ve özgürlüklerin tamamı burada daraltılıyor. Temel hak ve özgürlüklerin daraltıldığı bir yerde hukuk devletinden bahsedilmez. Totaliter, otoriter rejime doğru bir gidişat var. Bununla asıl getirilmek istenilen, bir istihbarat devleti kurmaktır. İstihbarat devleti kurmak, hukuk devletiyle yan yana durmaz, hukuk devletinin kabul edebileceği bir husus değil. Aynı zamanda, bu, istihbarat devletinden ziyade, siyasal iktidarların istihbarat örgütü olmuş olacak. İstihbarat örgütlerine niçin ihtiyaç duyulur? Genellikle Orta Doğu ülkelerinde istihbarat örgütlerine hakikaten çok fazla ihtiyaç var ama eğer Türkiye... Doğu ülkelerine doğru yani diktatörlüğe doğru gidişin göstergesi önümüzdeki bu MİT Yasası'dır. Bu MİT Yasası şeffaflıktan, hesap verilebilirlikten uzak, diktatörlüğe doğru giden yol, diktatörlüğe doğru dizayn yapan bir yasadır.
Bu, aynı zamanda... Mesela, tutukluların veya sanıkların takası söz konusu. Devletlerle ilgili, tutukluların veya sanıkların takası açık ve net belli değil. Hangi siyasi suçlarla ilgili... Siyasi suçlarla ilgili mi takas olacak, uyuşturucu çetesiyle ilgili mi olacak, mafyayla ilgili mi olacak? Hangi suçla ilgili takas işleminin gerçekleştirileceği belli değil. Bu anlamda, 1'inci maddedeki sınırsız yetki, mevcut olan yasada görev ve yetkilerle ilgili yetki verilmişken burada "her türlü yetki" deniliyor. Ki hukuk devletinde, Anayasa'mızdaki olaylarda, görevin ve sorumluluğun başı ve sonu belli olması gerekirken burada, buradaki görevin ve sorumluluğun ne başı belli ne sonu belli; tamamen Anayasa'ya aykırıdır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MAHMUT TANAL (Devamla) - Hepinize teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)