GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: BAZI YERLERDE İPTAL EDİLEN YEREL SEÇİMLERİN 1 HAZİRANDA YENİLENMESİNE İLİŞKİN
Yasama Yılı:4
Birleşim:93
Tarih:27.05.2014

ALİ UZUNIRMAK (Aydın) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bazı bölgelerde iptal edilen seçimlerin 1 Haziranda yenilenmesiyle ilgili uygulamalar hakkında Meclisimizi bilgilendirmek ve dikkat çekmek için söz aldım. Hepinize en derin saygılarımı sunuyorum.

Aydın ilinde Buharkent ilçesinde de seçimler iptal edildi, orada seçimler yenileniyor ve değerli milletvekilleri, hepimiz demokrasinin nimetleri vasıtasıyla buradayız. Demokrasi, bütün kurum ve kurallarıyla uygulandığı zaman siyaset kurumunun mensupları ayakta kalır ve kurallarla ancak eşitlik sağlanır. Bugün -benim seçim bölgemde gördüğüm- gaddarca ve acımasızca, insafsızca ve bütün bunların toplamı, ahlaksızca bir siyaset sürdürülmeye çalışılmaktadır.

Değerli arkadaşlar, Hükûmet elbette ki bazı imkânlarını vadederek ilçelerde seçim kazanmayı amaçlayabilir ama bunun hiçbir zaman, ama hiçbir zaman bu istismarlara, şovlara ve hatta hatta birtakım emeği geçmiş insanların bile ümitlerini kırarak seçim kazanmanın, sisteme ve kazananlara bir fayda getirmeyeceğini akıldan çıkarmamak gerekir.

Değerli milletvekilleri, hafta sonu Aydın'daydım ve Buharkent'teydim. Orada yaşadığımız bir hadiseyi sizlerle paylaşmak istiyorum. Bir iktidar bu kadar gaddar olamaz ve bu kadar ahlaksızca yollara başvuramaz. Orada, 2000'li yıllarda Adnan Menderes Üniversitesine bir fakülte, bir yüksekokul yaptırmak için hayırseverler bir dernek kurdular ve bu dernek öncülüğünde, bir yüksekokul yaptırma, yaşatma derneğiyle orada bir yüksekokul vücuda getirildi ve bizim de, şahsımın da bizzat katkılarıyla, rahmetli olan Belediye Başkanımız Kadri Ölçenoğlu ve hâlihazırda seçilmiş ve eski Belediye Başkanı olarak, iptal edilmiş seçimin galibi Yusuf Vural'ın katkılarıyla oradaki o yüksekokul, hayırseverler vasıtasıyla vücuda getirildi. Ama gelin görün ki bu akademik yılda öğrenci alması mümkün değilken, gelin görün ki Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakan dâhil, o okulun açılmasını istemiş olsa bile bu eylül ayında orası öğrenci alamaz, alması mümkün değilken, sayın bakanlar, sayın milletvekilleri, Hükûmet mensupları oraya gelip bunun üzerinden orada ümit vadederek halkın kanaatlerini değiştirmeye çalışmakta; hatta ve hatta oraya emeği geçen dernek yöneticileri, belediye başkanları, vefat edenlerin aileleri bile olmadan orada iki hafta boyunca şovlar yapılmakta ve ümit aşılanmaya çalışılmaktadır.

Değerli milletvekilleri, bu, ayıptır; bu, yanlıştır; bu, bütün toplamı içerisinde ahlaksızlıktır. Artık, bir iktidar, parayı çalarak, şöhreti çalarak, emeği çalarak, her şeyi çalarak, "kleptomanlık" sıfatına yakışacak şekildeki davranışlarla seçmen iradesini de çalmaya kadar Türkiye'yi zorlamamalıdır.

Değerli milletvekilleri, bu, toplumun her kesimine yayılmıştır. Şu anda yaşadığım bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum. Değerli milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisine girerken -ben Divan Üyesiyim- Türkiye Büyük Millet Meclisi plakasını taşıyan arabamız var, durduruluyor, "Başbakanın konvoyu gelecek, şuraya giremezsiniz..." Türkiye Büyük Millet Meclisinin sınırları içerisinde eğer Sayın Başbakan bu kadar korumaya ihtiyaç duyuyorsa... Namaza gidiyoruz, cenaze namazına; cenaze namazında koruma terörü, musalla taşına yaklaşamıyoruz. Anıtkabir'e gidiyoruz, Anıtkabir'de Aslanlı Yol'da yürüyemiyoruz, koruma terörüne yakalanıyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisinin içerisine geliyoruz, Meclis üyesi olarak burada koruma terörüne... Cinnah Caddesi'ne çıkıyoruz, yollarda giderken Başbakanın geçeceği güzergâh üzerinde bütün araçlar kaldırılıyor; bütün vatandaşlar şikâyetçi.

Değerli milletvekilleri, bir ülkede millet iradesine inandığını söyleyen bir Başbakan halktan bu kadar korkamaz. Bu korku, belli ki bazı şeylerin endişesinden kaynaklanmaktadır. Öyleyse bu kadar korku niyedir? Halka bu kadar zulmediliyor ki halktan bu kadar korkuluyor, başka mecralardan bu kadar korkuluyor. Türkiye bu kadar gerilmemelidir. Seçim bölgelerine Hükûmet iktidar imkânlarıyla, yanlış vaatlerle bu kadar yüklenmemelidir, toplum bu kadar gerilimi yaşamamalıdır. Buharkent Meslek Yüksekokulu mutlaka açılacaktır ama bunu dürüstçe yapmalıdır ve şükranlarını, minnetlerini sunarak yapmalıdır.

Hepinize çok teşekkür ediyorum. (MHP sıralarından alkışlar)