GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP GRUBUNUN, GRUP BAŞKAN VEKİLİ IĞDIR MİLLETVEKİLİ PERVİN BULDAN TARAFINDAN, SURİYE'DE BAŞTA ROJAVA HALKINA KARŞI OLMAK ÜZERE HALKLARA KARŞI VAHŞET UYGULAMALARI İLE BİLİNEN IŞİD VE EL NUSRA ÖRGÜTLERİNİN ÜLKEMİZ GENÇLERİNİ SURİYE'DEKİ SAVAŞA SÜRÜKLEMELERİ İÇİN YAPTIKLARI FAALİYETLERİNİN ARAŞTIRILMASI AMACIYLA 14/4/2013 TARİHİNDE TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA VERİLMİŞ OLAN MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGESİNİN, GENEL KURULUN 11 HAZİRAN 2014 ÇARŞAMBA GÜNKÜ BİRLEŞİMİNDE SUNUŞLARDA OKUNMASINA VE GÖRÜŞMELERİNİN AYNI TARİHLİ BİRLEŞİMİNDE YAPILMASINA İLİŞKİN
Yasama Yılı:4
Birleşim:101
Tarih:11.06.2014

SİNAN OĞAN (Iğdır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; maalesef ki hemen yanı başımızda büyük bir felaket yaşanıyor. Meclis sıraları bomboş. Dün gece de burada bu konuyu gündeme getirdiğimde Bülent Turan Bey, AKP İstanbul Milletvekili yanılmıyorsam, "Bunları geç, bunlar bizim gündemimiz değil." diye yerinde hop oturup hop kalkıyordu. Buradan Bülent Turan Bey'e sataşıyorum Sayın Başkan. Gelsin, burada sataşmadan söz alsın, cevap versin Bülent Turan Bey, dün burada hop oturup hop kalkan. "Orada Konsolosluğumuz yukarıda Allah'a aşağıda IŞİD'e emanet." dediğimizde burada bağırıp çağıran, çığıran, çığırtkanlık yapanlar şimdi gelsin hesap versinler. Orada konsoloslarımız bugün IŞİD militanlarının elinde, AKP sıralarıysa bomboş.

MİNE LÖK BEYAZ (Diyarbakır) - Kendi sıralarına baksana.

SİNAN OĞAN (Devamla) - Sadece Konsolosluğumuz değil konsoloslarımız değil, orada konsoloslarımızı korumakla mükellef olan özel harekât birliklerimizden askerlerimiz de -eğer gelen haberler doğruysa ki, inşallah doğru değildir- IŞİD'in elinde. Meclis bomboş. Ne işe yarıyor bu Meclis?

MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Bakar mısınız şurada kaç kişi var?

SİNAN OĞAN (Devamla) - Fark etmez, oraya da söylüyorum buraya da söylüyorum.

MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Önce oraya, önce oraya, önce oraya...

SİNAN OĞAN (Devamla) - Bütün Meclise söylüyorum ama Hükûmet sizsiniz...

MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Önce oraya bak.

SİNAN OĞAN (Devamla) - ...Hükûmet sizsiniz, Hükûmet sizsiniz ve bugün orada bir katliamla karşı karşıyayız, ne Dışişleri Bakanı piyasada ne Sayın Başbakan. Sayın Cumhurbaşkanı da, başkomutan olduğunu unutan Sayın Cumhurbaşkanı "Oldubittiye müsaade etmeyiz." demiş, böyle buyurmuş. Oldubitti, olmuş ve bitmiş, e, sen de müsaade etmişsin Sayın Başkomutan. Bu nedir ya? Orada bir katliamla karşı karşıyayız, orada IŞİD almış başını gidiyor. Sizin besleyip büyüttüğünüz IŞİD, şimdi, orada, Türkmen kentlerini birer birer işgal ediyor; Musul işgal edildi, sıra Kerkük'te ve bir Türk bölgesi olan, Türkmen bölgesi olan -altını çiziyorum- Tuzhurmatu bugün yine aynı şekilde IŞİD'in işgal tehdidi altında. İşin içerisinde IŞİD var ama işin içerisinde bir de iş var. Yani, Irak ordusu birdenbire bırakmış gitmiş her şeyi.

Başkonsolosumuz günler öncesinden Ankara'yı uyarmış, demiş ki: "IŞİD militanları şehirde güçleniyor, her an şehrin kontrolünü ele geçirebilir." Ama ne hikmetse Türkiye'den çıt yok, Türkiye'nin umurunda değil. Oralar sanki Misakımillî sınırları içerisinde değildi bir zamanlar, sanki orada yaşayanlar bizim kardeşimiz değil.

O kefen giyip ortada dolaşan kefensizlere sesleniyorum: Bir gelin, iki damla gözyaşı da Türkmen kardeşleriniz için dökün, Türk bölgeleri için dökün. Kefen giyip ortalıkta cirit atmakla olmuyor o işler.

Değerli arkadaşlar, bölge cidden sıkıntı içerisinde ve bu konu da partiler üstü bir mesele. Bugün, orada, sadece Türkmenler tehdit ve tehlike altında değil, bölgede yaşayan bütün halklar, bölgede yaşayan bütün kesimler tehdit ve tehlike altındadır. Ve bu mesele partiler üstü bir mesele, devlet meselesi olması gerekir ama maalesef ki bu meselede Hükûmetin ortada olmadığını görüyoruz. Hükûmeti temsilen bugün Mecliste bir görevli bakanınız var mıdır, bilmiyorum. Normalde oluyor. Mecliste değil, Dışişleri Bakanı Mecliste yok, AKP, Hükûmet sıraları bomboş ama IŞİD oraları tehdit ediyor. Hani diyordunuz: "Biz Türkmenlere silah gönderiyorduk da paralelciler buna müsaade etmedi." Nerede o silahlar? Erşad Salihi her gün "Bize tek bir silah gelmedi, bölgede bizim dışımızda herkesin hamisi var, herkes silahlandırıldı, bir tek Türkmenler sahipsiz bırakıldı." diye bas bas bağırıyor ama Erşad Salihi'nin sesini duyan yok. İlginç de bir durum söz konusu, Irak ordusu boşaltıyor, peşmerge dolduruyor orayı. Türkmenler âdeta orada iki ateş arasında bırakılmış. Türkmenlerin sahibi yok, herkesin sahibi yok.

Türkiye, bölgenin en büyük devleti olan Türkiye bölgede Türkmenlerin hamisi olması gerekirken -tabii, bütün bölgenin hamisi ama özellikle de Türkmenlerin hamisi olması gerekirken- maalesef ki ortalıkta yok. Sanki Türkiye Türkmenleri bölgede feda etmiş, sanki Türkiye Türkmenlerin bölgede yok olmasını istiyor; o bölgelerde Irak'ın, Kürdistan bölgesi içerisinde, onların tahakkümünde bir yer olmasını planlıyor gibi ortada bir durum var. Türkiye'nin bunun ötesinde ne olması lazım müdahil olması için? Türk toprağı işgal edilmiş. Arkadaşlar, yurt dışındaki herhangi bir konsolosluğumuz, büyükelçiliğimiz -biliyorsunuz ama ben tekrar edeyim- Türk toprağıdır. Türk toprağı bugün işgal altında. Siz işitmiyorsunuz ama IŞİD'in işgali altında oradaki Türk toprağı. Türk Bayrağı indirilmiş. Ha, diyeceksiniz: "Bir tek orada mı indiriliyor, Türkiye'de de indiriliyor, alışın artık buna." Ama biz buna alışmayacağız. Hükûmet etmesini bilmiyorsanız bırakacaksınız o işi veya gereğini yapacaksınız; öyle "Oradaki komutan gereğini yapsın." demekle olmuyor. Siz balkonda oturup seyreden futbol seyircisi değilsiniz, siz Hükûmetsiniz, gereğini yapacaksınız. Ya yapacaksınız ya bırakıp gideceksiniz. Ne Türkiye'de indirilen bayrağın hesabını sorabiliyorsunuz ne Musul'da indirilen bayrağın hesabını sorabiliyorsunuz. Yani bizim bir ordumuz vardı eskiden; bu tür durumlarda uçaklar kalkıyordu, gidiyordu, bir şeyler yapıyordu. Nerede bu ordu, nerede Başkomutan? Ben buradan Başkomutana sesleniyorum: Sayın Cumhurbaşkanı, Başkomutanlığını yap. Bugün yapmayacaksan ne zaman yapacaksın? Ya da o işi bırak ya da "Ben Başkomutan değilim, gereği yapılsın." der gibi açıklamalarına devam et. Bugün gereğinin yapılması zamanıdır. Orada konsolosumuz, diplomatlarımız, askerimiz, polisimiz IŞİD'e emanet.

Dün akşam burada gündeme getirdiğimizde o bol keseden atan, yerinden hoplayıp kalkan milletvekilleri gelsin burada -sataşıyorum hepsine- cevap versin. Dün akşam: "Özel gündemle toplanalım. Bu kanun kaçmıyor, biraz ara verelim Meclise. Bu konuyu görüşelim. Bakın, haberler alıyoruz biz bölgeden. Devlet sizin elinizde ama bize de haberler geliyor. Konsolosluğumuzu IŞİD bastı basacak." dedik. Daha dün akşam, dün gece bu Mecliste, bu kürsüde söyledik. Siz yerinizden hop oturup hop kalktınız. "Aman, bırakın bu safsataları." dediniz. Ne oldu? IŞİD militanları daha sabah olmadan bastı Konsolosluğumuzu ve herkesi rehin aldı. IŞİD'in kim olduğunu söylemeye gerek yok herhâlde. "IŞİD" diye yazın İnternet'te nasıl kafa kestiğini, nasıl ciğer söktüğünü, insanlara nasıl vahşet uyguladığını görürsünüz. Bunu herhâlde fazla dillendirmeye gerek yok ama işinize gelmiyor herhâlde. IŞİD'e laf etmek sizin işinize gelmiyor çünkü siz besliyorsunuz, siz büyütüyorsunuz. Sizin besleyip büyüttüğünüz insanlar.

YILMAZ TUNÇ (Bartın) - Nereden çıkarıyorsun bunları?

SİNAN OĞAN (Devamla) - Nereden mi çıkarıyorum? Türkiye'de...

RECEP ÖZEL (Isparta)- IŞİD'i biz mi büyüttük? Amma laf ediyorsun ha!

SİNAN OĞAN (Devamla) - Türkiye'de IŞİD'in onlarca hücresi var. Bilmem nereden "tweet" atan bir genci yakalayıp hemen mahkeme önüne çıkaran bu devlet, Türkiye'deki IŞİD'in hücrelerine bir tek operasyon yaptı mı? Yapmadı. Niye? Çünkü siz büyütüyorsunuz. Aksini iddia ediyor musunuz? Hadi göreyim sizi o zaman. IŞİD'e Türkiye'den silah sevk edenleri, IŞİD'e militan sevk edenleri istiyorsanız, ben size adreslerini de vereyim arkadaşlar...

RECEP ÖZEL (Isparta) - Sen istihbaratçı mısın?

FATİH ŞAHİN (Ankara) - Buradan açıklayın.

SİNAN OĞAN (Devamla) - Söyleyeyim...

RECEP ÖZEL (Isparta) - Söyle, hadi söyle.

SİNAN OĞAN (Devamla) - Bir bağırma, bir sus. Ben bir strateji merkezinin başkanıyım arkadaşlar.

BAŞKAN -Sayın milletvekilleri, lütfen laf atmayın.

İHSAN ŞENER (Ordu) - Açıkla hadi.

SİNAN OĞAN (Devamla) - Ben bir strateji merkezinin başkanıyım.

RECEP ÖZEL (Isparta) - Açıkla.

BAŞKAN - Sayın konuşmacı siz de şahsiyetle uğraşmayın, lütfen.

SİNAN OĞAN (Devamla) - Sizin o yandaş strateji merkezleri gibi biz Hükûmet şakşakçılığı yapmıyoruz. Strateji merkezlerinin işi budur. Bilmiyorsanız, öğrenin.

RECEP ÖZEL (Isparta) - Ya, açıkla.

SİNAN OĞAN (Devamla) - İstihbaratın yüzde 90'ı açık kaynaktan elde ediliyor arkadaşlar, bunun için ajan falan olmaya gerek yok. Bölgede insanlar var. Bölgeden insanlarla telefonla konuşun, İnternet'te biraz dolaşın, siz de bulursunuz. Devlet sırrı falan değil, adamlar bu işi alenen yapıyor, gizli gizli yapmıyor. Nereden Çeçen teröristlerin, Libya'dan gelenlerin, Libyalı teröristlerin Türkiye üzerinden nasıl bölgeye aktarıldığını sağır sultan duydu, sağır sultan işitti ama siz işitmiyorsunuz...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

SİNAN OĞAN (Devamla) - ...işitmemekte ısrar ediyorsunuz.(MHP sıralarından alkışlar)