| Konu: | KIBRIS BARIŞ HAREKÂTI'NIN 40'INCI YIL DÖNÜMÜNE İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 116 |
| Tarih: | 15.07.2014 |
ÖMER FARUK ÖZ (Malatya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Kıbrıs Barış Harekâtı'nın yapılışının 40'ıncı yıl dönümü vesilesiyle Dostluk Grubu Başkanı olarak söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Türklerin ve Rumların eşit ortaklığına dayalı 1960 yılında kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti'ni, Rumlar, Helen devletine dönüştürmek amacıyla soydaşlarımıza karşı baskı ve zulümlere başlamışlardır. Bunun üzerine Türk Silahlı Kuvvetlerimiz 20 Temmuz 1974 tarihinde gerçekleştirmiş olduğu askerî operasyonla, askerî harekâtla Kıbrıs'a barışı getirmiştir. Gerçekleştirilen barış harekâtıyla Kıbrıs Adası'nda yok olmak üzere olan Müslüman Türk varlığı yeniden özgürlüğüne kavuşmuştur.
Değerli milletvekilleri, Kıbrıs tarihinde, hiçbir zaman bir Rum adası, bir Yunan adası olmamıştır. Tarih boyunca birçok devletin egemenliğine geçen Ada, 1571 yılında Osmanlının himayesine geçmiştir. Osmanlının fethinden sonra Ada'nın nüfusunu oluşturan Rum ve Türk vatandaşlar, Türkler, her ikisi de neredeyse 19'uncu yüzyılın ortalarına kadar barış, huzur ve kardeşlik içerisinde yaşamışlardır. İngiltere'nin 1914 yılında Kıbrıs'ı ilhak etmesinden sonra Kıbrıs'taki olaylar başlamıştır ve buradaki olaylar akabinde Rumların izlemiş olduğu politikalar oradaki Türkleri yok etme noktasına kadar götürmüştür. İşte, böyle bir durumda Kıbrıs Barış Harekâtı gerçekleşmiştir.
Değerli milletvekilleri, Osmanlı İmparatorluğu'nun hâkim olduğu bölgelerden çekilmesiyle coğrafyalarda yaşanan olayları görmekteyiz. Osmanlı himayesinde bulunduğu dönem içerisinde Afrika'da, Orta Doğu'da istikrar vardı; orada yaşayan her etnik yapıya, her dinsel yapıya sahip insanlar, halklar, huzur ve mutluluk içerisinde yaşamaktaydılar.
Kıbrıs 1950'li yıllardan itibaren Türkiye'nin gündemine daha farklı bir şekilde oturmuştur. Dönemin Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu'nun özel gayretleriyle, Zürih ve Londra Anlaşmalarıyla Türkiye, Türkler, garantör ülke olmuştur ve bundan sonra da oradaki kardeşlerimizin yalnız olmadıkları, kendilerinin sahibinin Türkler olduğunu da ispatlamıştır.
Türklerin ve Rumların eşit ortaklığına dayalı bağımsız Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kuruluşundan kısa bir süre sonra, Rumların Ada'yı tekrar Rum Cumhuriyeti'ne dönüştürmek maksadına yönelik insanlık dışı eylemleri sonucunda Silahlı Kuvvetlerimiz Ada'ya barış harekâtı düzenlemişlerdir.
Değerli milletvekilleri, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin 1974 yılında gerçekleştirdiği askerî barış harekâtından sonra Kıbrıs'ta birçok hizmetler yapılmıştır ama özellikle AK PARTİ hükûmetleri sırasında Kıbrıs, özellikle dünyada Türk tarafı olarak çözümsüzlüğün değil, çözümden yana, taviz vermeden bir politika izlemiştir ve bu çerçevede de 2002 yılında AK PARTİ iktidara geldiğinde, ülkenin tüm sorunlarında olduğu gibi Kıbrıs sorununda da köklü adımlar atılarak çözümsüzlüğü değil çözümü amaçlayan bir yol izlemiştir. Diplomaside Kıbrıs Türk halkının asli kurucu vasfından Ada üzerindeki eşit hakların muhafazasına kadar taviz vermeden birçok faaliyet yapılmıştır.
Yine, Ada'daki kardeşlerimizin ekonomik ve sosyal olarak kazanımları artırılmış, yaşam kalitesi artırılmıştır. Aynı zamanda, Kıbrıs'a aynen Türkiye'de olduğu gibi birçok yatırımlar götürülmüştür. Bunlardan bir tanesi, dünyada ilk olarak yapılmakta olan Anamur'dan Kıbrıs'a içme suyu ve sulama suyu olarak kullanılacak su projesidir. Yaklaşık 74 kilometre olan su projesi yakın bir zamanda tamamlanacak, Kuzey Kıbrıs'ın hem içme suyu hem de sulama suyunda kullanılmış olacaktır. Yine, hakeza, kara yolları ve turizm alanında da birçok yatırımlar gerçekleştirilmiş bulunmaktadır.
Bu vesileyle, Kıbrıslı kardeşlerimizin 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı'nı tebrik ediyorum. Bu barış harekâtını gerçekleştiren, dönemin Başbakanı Bülent Ecevit'i, Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan Hocamızı ve burada şehit olan mehmetçiklerimizi ve mücahitleri rahmetle anıyorum, Kuzey Kıbrıs Türk halkının Barış ve Özgürlük Bayramı'nı tekrar tebrik ediyorum.
Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)