| Konu: | HDP GRUBUNUN, GRUP BAŞKAN VEKİLİ IĞDIR MİLLETVEKİLİ PERVİN BULDAN TARAFINDAN, SURİYE'DE BAŞTA ROJAVA HALKINA KARŞI OLMAK ÜZERE HALKLARA KARŞI VAHŞET UYGULAMALARI İLE BİLİNEN IŞİD VE EL NUSRA ÖRGÜTLERİNİN ÜLKEMİZ GENÇLERİNİ SURİYE'DEKİ SAVAŞA SÜRÜKLEMELERİ İÇİN YAPTIKLARI FAALİYETLERİN ARAŞTIRILMASI AMACIYLA 14/4/2014 TARİHİNDE TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA VERİLMİŞ OLAN MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGESİNİN GENEL KURULUN 15 TEMMUZ 2014 SALI GÜNKÜ BİRLEŞİMİNDE SUNUŞLARDA OKUNMASINA VE ÖN GÖRÜŞMELERİNİN AYNI TARİHLİ BİRLEŞİMİNDE YAPILMASINA İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 116 |
| Tarih: | 15.07.2014 |
SİNAN OĞAN (Iğdır) - Teşekkür ederim.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle, biz burada konuşurken Gazze'de hâlâ bombalar yağıyor ve hâlâ Filistinli kardeşlerimiz Gazze'de İsrail'in bombaları altında ölüyor, inim inim inliyor. Ama onun ötesinde, maalesef ki İsrailli bir milletvekili o kadar yani insanın tüylerini diken diken eden bir açıklama yaptı ki keşke Meclis olarak bunu kınayabilsek, şahıslar olarak değil, Meclis olarak bunu kınayabilsek. Filistinlilerin sadece kendilerinin değil annelerinin de öldürülmesini ifade eden Ayelet Shaket isimli -ve kendisi de maalesef kadın olan- milletvekilini buradan kınıyorum.
Bu arada şunu da ifade etmem lazım değerli arkadaşlar: Ben bir soru önergesi verdim ve dedim ki İsrail'le bizim ticaretimiz niye artıyor? Bizim İsrail'le ticaretimizin hâlâ artıyor olmasının bir izahı olmalıdır. Bana verilen resmî cevaptaki "Siyaset başka, ticaret başka." sözünü ben kabul etmiyorum. AKP Hükûmeti döneminde İsrail'le olan ticaretimizin hâlâ artıyor olması ve en çok artan ülkelerden birisinin İsrail olmasının bana buradan izahının yapılması lazım. "Ben" derken şahsımı kastetmiyorum, milletin vekili olarak, milletvekili olarak söylüyorum, Türk milletine bunun izahını yapmanız lazım. Hele bunun içerisinde turizm yok, hele bunun içerisinde askerî anlaşmalardan doğan gelirler veya kazançlar yok, onlar iptal edildi, doğru olarak iptal edildi, ama şunu diyemezsiniz: "Efendim, İsrail'le özel sektör ticaret yapıyor." Bunu diyemezsiniz. Ülkeler dostlarıyla ticaret yapar, İsrail sizin dostunuzsa o zaman bunu anlarım, Türkiye'nin İsrail'le ticaretinin sürekli niye artıyor olduğunu anlarım ama benim oradaki Müslüman kardeşime her gün bu ramazanda bomba yağdıran bir ülke benim kardeşim değil, alın sizin kardeşiniz olsun ya da bu ticaret konusuna, her gün oraya yağan bombalarda, sizin, bu milletin katkısına sebep olacak bu ticaret noktasına bir "dur" deyin. Eğer "..."(x) diyecekseniz, hodri meydan, buyurun buna bir "..."(x) millet olarak diyelim, yoksa bu işin artistliğini yapacaksanız, orada da biz size "..."(x) diyeceğiz. Bu meselelerin üzerinden artistlik değil, ciddi politikalar üretmek lazım.
MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Sayın Başkan, müdahale eder misiniz, "Bu işin artistiğini yapacaksanız." diyor, biz burada siyaset yapıyoruz. Konuşmasını düzeltsin lütfen hatip!
SİNAN OĞAN (Devamla) - Değerli arkadaşlar, bugünkü...
MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Sayın Başkan, madem bu kadar şeye söz veriyorsunuz, düzeltsin!
SİNAN OĞAN (Devamla) - Biraz önce Sayın Ali Özgündüz'ün konuşmasında göstermiş olduğu Kur'an-ı Kerim'in yakılmasına, bu mübarek ayda hâlâ sizin bu kürsüden bir kınamanızı duymadık.
MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Yapılan işe de saygınız yok be! Senin kendine saygın yok!
SİNAN OĞAN (Devamla) - Bu mübarek günde Kur'an-ı Kerim yakılmasının hâlâ kınamasını duymadık...
MİHRİMAH BELMA SATIR (İstanbul) - Bizim kadın vekiller kınamasaydı siz kınamayacaktınız!
SİNAN OĞAN (Devamla) - ...Sayın Başbakandan da duymadık, sizin buradaki temsilcilerinizden, grup başkan vekillerinizden de duymadık. Bizim, orada, camide Kur'an-ı Kerim yakılıyor ise.... Eğer siz, Gezi olaylarında "Ayakkabıyla girdiler." diye bir ay boyunca meydanlarda bu sözün üzerinde durduysanız, burada Kur'an-ı Kerim'in, bir caminin yakılmasına da bir kelime lafınızın olması lazımdı.
Değerli arkadaşlar, IŞİD, maalesef ki son dönemlerde Irak'ta ve Suriye'de katliamlar yapıyor ama ne gariptir ki burada IŞİD'in katliamları hiçbir şekilde gündeme gelmiyor veya geldiğinde orada bile belli bir gözlük var, orada bile IŞİD'in katliamına maruz kalanlar bir bütün olarak anılmıyor, Türkmenler hemen onun dışında bırakılıyor. Doğru, IŞİD Irak'ta Arap kardeşlerimizi de Kürt kardeşlerimizi de, aynı şekilde IŞİD Suriye'de Arap kardeşlerimizi de Kürt kardeşlerimizi de katlediyor ama IŞİD hem Suriye'de hem Irak'ta en çok da Türkmen kardeşlerimizi katlediyor ve buna, maalesef ki ne Hükûmetinizden ne de diğer partilerden çok ciddi bir tepki konulmuş değil, hatta ve hatta bu öneriyi veren parti de dâhil.
Şimdi, öneriyi veren parti diyor ki: "IŞİD Türkiye'den terörist topluyor." Doğru, IŞİD Türkiye'den terörist topluyor. Türkiye, âdeta dünyadaki terör örgütlerine kaynak olmuş. Peki, PKK Türkiye'den terörist toplamıyor mu? IŞİD'le çarpışan YPG ve PYD Türkiye'den terörist toplamıyor mu? Son günlerde, Güneydoğu Anadolu Bölgemizde, IŞİD'le savaşan, hem IŞİD cephesinde hem YPG-PYD cephesinde savaşan Türkler ölüyor ve mezarları da Türkiye'de, Türkiye'de defnediliyor. Söylerken iki tarafı da söylemek lazım; hem IŞİD saflarında savaşan hem IŞİD'in saldırılarına karşı koyarken savaşan ama sonuçta terör örgütleri saflarında savaşan insanları söylemek lazım. Bugün, Türkiye de 5 bine yakın IŞİD saflarında insanımız var, 5 bin, büyük bir rakam.
Kısa bilgiler vermek istiyorum: Suudi Arabistan'dan 2.500, AB ülkelerinden 2 bin insan IŞİD saflarında, Kuzey Afrika'dan 5 bin, Balkanlardan 500, Rusya'dan 800, Pakistan'dan özellikle El Kaide'nin lider kadrosunun geçtiğini görüyoruz, İngiltere'den 400, ABD'den 120, Tunus'tan 3 bin, Fas'tan 500.
Değerli arkadaşlar, karşımızda büyük bir küresel ve dünyanın her yerinden katılım sağlayan bir terör örgütü var. Ve bu terör örgütü sosyal medyayı o kadar ustaca kullanıyor ki kestiği kafaları Hollywood filmlerine taş çıkaracak ses ve efektlerle hazırlıyor ve bunu bir propaganda aracı olarak sunuyor. Türkiye'de, o bir "tweet" atıp bilmem, Başbakana şu lafı diyen insanları anında bulabiliyorsunuz ama bugün, evinde olan, evinde oturup IŞİD'e sosyal medya üzerinden destek veren binlerce hesap var Türkiye'de. O gençler bir süre sonra IŞİD saflarına katılıyor arkadaşlar. Avrupa'da, bugün toplumdan dışlanmış ama Müslüman kimliğini de tam olarak yaşayamayan, iyi eğitimli insanların, çocukların, savaş oyunlarıyla büyüyen ve "bilgisayar nesli" dediğimiz çocukların artık IŞİD'in Avrupa'daki birer temsilcisi konumuna geldiğini, bir süre sonra bilgisayarda oynadıkları savaş oyunlarını gidip Suriye'de, Irak'ta, orada bizim insanlarımıza karşı kullanmaya başladığını görüyoruz.
Dolayısıyla da bu mesele basit bir mesele değil. Bu meselenin derin boyutları var, bu meselenin Avrupa'daki Türkler üzerinde de ciddi etkisi var çünkü Avrupa'daki Türklerden de katılım var ve Türkiye'de bir süre sonra -altını çizerek söylüyorum- IŞİD'in doğal müttefikleri ortaya çıkacaktır. IŞİD'in sosyal medya üzerinden gönderdiği bir talimatla, Meclis de dâhil olmak üzere, birçok yere etkili saldırılar düzenleyebilecek elemanlar İnternet üzerinden on-line yetiştiriliyor arkadaşlar. Hiç bilmiyorum, takip edeniniz var mı? Ben bir strateji merkezinin Başkanı olarak bunu takip ediyorum ve binlerce sosyal medya hesabının Türkiye'de yakından takip edildiğini, IŞİD'e Türkiye'den sosyal medya desteği verildiğini şahsen ben yakından biliyorum. İçişleri Bakanımız -biraz önce Ali Bey de ifade etti- Peygamber Efendimiz'e laf edeceğine bunlarla ilgilensin. Türkiye'de, Hükûmetinize laf etti diye gençleri evlerinden topluyorsunuz ama bir terör örgütüne ciddi sosyal medya desteği veren bir kitleye herhangi bir şey yapılmıyor.
Değeri arkadaşlar, elbette, bunu vesile bilerek İnternet'e sansür falan getirmemek lazım, ondan bahsetmiyorum ama karşımızdaki tehlikenin boyutuna dikkat çekmek istiyorum. Bugün, dünyada hiçbir terör örgütünün elinde olmayan bir sosyal medya desteği IŞİD'in elinde var ve evimizden, kendi çocuklarımızı, kendi insanlarımızı IŞİD oturdukları yerden hedef alabiliyor, onların aklını çelebiliyor ve onları dünyadaki en tehlikeli şey olan "inandırılmış bir terörist" hâline getirebiliyor arkadaşlar. Bu, Türkiye için katlanılabilecek bir güvenlik zaafı değil, bunun Türkiye'nin hem iç hem dış politikası üzerinde çok ciddi tesirleri olabilecektir.
O sebeple, IŞİD'in Türkiye'deki ayakları başta olmak üzere, IŞİD'e Türkiye'den ramazan boyunca camilerden para toplayanlar dâhil olmak üzere, IŞİD'e Türkiye'den giden yardımların bir an önce mercek altına alınması ve IŞİD'in Türkiye'de etki altına aldığı gençlerimizin de bir an önce tespit edilmesi, onların yeniden kazanılması gerekir diyor, hepinize saygılar sunuyorum. (MHP ve CHP sıralarından alkışlar)