| Konu: | İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 118 |
| Tarih: | 17.07.2014 |
MUSA ÇAM (İzmir) - Sayın Başkan, Türkiye Büyük Millet Meclisinin saygıdeğer üyeleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
639 sıra sayılı kanunun 8'inci maddesi üzerine vermiş olduğumuz önergeyle ilgili konuşmak istiyorum.
Bu maddeye göre kamuda çalışan taşeron işçilerin kıdem tazminatları, iş sözleşmeleri kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde sona ermesi koşuluyla çalıştıkları kamu kurumu ya da kuruluşu tarafından ödenecektir. Dünden bu yana AKP milletvekili arkadaşlar bunu öve öve bitiremiyorlar, diyorlar ki: "Taşeron işçinin kıdem tazminatı hakkı yoktu, bu maddeyle kıdem tazminatı hakkı getirdik." Külliyen doğru değil arkadaşlar, külliyen bu manipülasyon yapılıyor. Bugüne kadar taşeron işçilerin kıdem tazminatı hakkı vardı.
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Yalan, yalan.
MUSA ÇAM (Devamla) - Onu söylemeyeyim.
Ama dünden beri söylenen bu şey külliyen doğru değil arkadaşlar.
İş Yasası'nın 2 ve 6'ncı maddeleri ile Yargıtay kararları gereği, taşeron işçilerin kıdem tazminatının taşeronlar değişse bile toplam hizmet süresine göre hesaplanması zorunludur Sayın İlknur Denizli Hanımefendi. Bugünkü yasal düzenlemelere göre eğer taşeron şirket işçiye kıdem tazminatı ödemiyorsa müteselsil sorumluluk ilkesi gereği kamu işçiye bu tazminatı ödemek zorundadır Sayın Bakanım.
Sözün özü: Taşeron işçinin kıdem tazminatı hakkı vardır ancak ihlal edilmektedir bugüne kadar. Çünkü asıl işverenler bu konuyu görmezden gelmektedirler ve dolayısıyla dayıbaşılar, taşeron şirketler bunu ihlal etmektedirler. Yani bu maddeyle var olmayan bir hak getirilmiyor, var olan hak tekrar ediliyor burada, sanki veriyormuşuz gibi, veriliyormuş gibi milletin gözünü böyle boyuyorlar Sayın Başkan. Sadece ihlal edilen bu hakka ilişkin bir düzenleme yapılıyor. Yıllardır, tam on iki yıldır AKP'nin yönetimindeki kamu kurumlarında ve işletmelerinde bu yasal düzenlemede kurallara uyulmamıştır, ihlal edilmiştir. AKP, taşeronlarla el ele, omuz omuza, kucak kucağa böyle kıdem tazminatı hakkını açık ve net bir şekilde ihlal ediyor. Bu maddeyle, AKP Hükûmeti, kendi yönettiği kamu kurum ve kuruluşlarının bu ayıbını bu düzenlemeyle ortadan kaldırmaya çalışmaktadır.
Değerli arkadaşlar, bu kıdem tazminatlarını şimdi sorumluya rücu edilmemek üzere kamu yüklenmektedir. Sayın Bakan, sizin kurumlarınızda bulunan alt işverenler, taşeron şirketler çalıştırdıkları işçilerin kıdem tazminatlarını ödemiyorlar. Asıl işveren olarak siz sorumlusunuz, doğru. Şimdi bu rücu edilmemek üzere... Yani sizin çalıştığınız, sizin bulunduğunuz kurumlarda alt işverenler işçinin kıdem tazminatını ödemiyorlar, sizin onu rücu edip o işverenden, o alt işverenden almanız gerekirken bundan vazgeçiyorsunuz şimdi; kurum olarak, devlet olarak, Hükûmet olarak, bakanlık olarak taşeron işçilerin kıdem tazminatlarının ödenmesi sorumluluğunu siz üzerinize alıyorsunuz. Peki, o zaman taşeron arkadaşlar bugüne kadar işçinin ücretini ödemiyor, kıdem tazminatını ödemiyor, izin parasını ödemiyor, ortadan kaybolup paraları cebe koyuyor, volta gidiyor, Sayın Bakan da bunu üstleniyor, diyor ki: "Ben ödeyeceğim." Neden rücu etmiyorsunuz o taşeron şirketlere? Madem ki rücu etmiyorsunuz, bütün o sorumluluğu üzerinize alıyorsunuz, o zaman o işçilerin ücretlerini ödeyin, maaşlarını da alın, kadroya alın, dayıbaşını ortadan çıkarın, taşeronu ortadan çıkarın, kâğıt üzerinde olan bu şirketleri ortadan kaldırın, o işçi arkadaşlarımız da o kurumların resmî ve kadrolu işçileri olsunlar. Şimdi, devletin, 75 milyonun ödemiş olduğu bu vergileri niye biz birilerinin cebine aktaralım, neden aktaralım arkadaşlar? Buna karşı çıkmamız gerekiyor bizim. Yetim hakkını, kul hakkını yedirmememiz gerekiyor, dayıbaşılarına ve taşeron şirketlere bizim kaynak aktarmamamız gerekiyor.
O nedenle, bu düzenleme bugün için sanki taşerona kıdem tazminatı hakkı getiriyormuş gibi gözükse bile bu, İş Kanunu'nun 2 ve 6'ncı maddelerinde güvence altına alınmıştır, böyle bir hakkı vardır, ancak kullanılmıyor. Şimdi, bunu güvence altına almak istiyorsunuz ama yanlış yapıyorsunuz yine, rücu etmemekle bütün sorumluluğu, bütün parayı ve bütün kaynağı kamu kurumlarına yükleyerek yanlış yapıyorsunuz. İşsizlik sigortasını da kötü anlamda kullandınız. 75 milyar paranın 12 milyarını başka yerlerde kullandınız, duble yollarda, otoyollarda kullandınız, bu da yanlıştır arkadaşlar. Dolayısıyla kamu kurum ve kuruluşlarının kaynaklarını birtakım dayıbaşılarına, taşeron şirketlerine peşkeş çekmek yerine, taşeronda bulunan işçileri kamuya kadrolu alacaksınız.
Sayın Adalet Bakanı, Adalet Komisyonunun Sayın Başkanı, size sesleniyorum: Kamunun kaynaklarının birtakım taşeron şirketlere peşkeş çekilmemesi gerekiyor ve sizin de Adalet Komisyonu Başkanı olarak buna müdahil olmanız gerekiyor diyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)