GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR
Yasama Yılı:4
Birleşim:119
Tarih:18.07.2014

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Konuşmama başlamadan önce, İsrail ve siyonist anlayışı buradan kınıyorum. Mübarek ramazan gününde nefsi müdafaa dışında insan öldürenleri de Allah'ın kahretmesini buradan diliyorum.

Tabii, bu Soma faciasından sonra, özellikle buradan bir ders çıkararak aslında bizim ayrı bir kanun olarak gelmesini istediğimiz ama torba yasaya giren bu maddelere bakınca istenilenler ile buradaki maddelerin aralarındaki yetersizlikleri bırakın, ne kadar tezat teşkil ettiğini buradan gördükçe, okudukça, biraz böyle düşündükçe hayretler içerisine düşüyorum.

Şimdi, biz, Soma'dan sonra özellikle bir buçuk aydır bu Araştırma Komisyonunun üyesi olarak gerçekten çok ciddi çalışmalar yaptık, çok çalıştık, görüşmeler yaptık, talepleri aldık. Oradaki taleplerin başında gelen neydi? İşte bu taşeronlaşmanın önüne geçmek, orada özellikle yer altı madenciliğinde farklı bir taşeronlaşma, dayıbaşı vesaire sistemiyle, "hadi hadicilik"le yılda 1,5 milyon tonluk bir üretim projesini kalkıp 3,5-4 milyon tonlara çıkaran o anlayışın önüne geçmek için tedbirler alınması gerektiği konuşuldu hep başından itibaren.

Şimdi, bu 11'inci maddeye bakıyorum yani bırakın taşeronlaşmanın önüne geçmeyi, taşeronlaşmayı daha da artıran, özendiren bir madde. Bakın, burada diyor ki: "4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 62'nci maddesinin (e) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir." Şimdi, burada (e) bendi "İdarelerce kanun, tüzük ve yönetmeliklere göre istihdam edilen personelin yeterli nitelik veya sayıda olmaması halinde, en üst ihale yetkilisinin onayı alınmak kaydıyla bu Kanunda belirtilen hizmetler için ihaleye çıkılabilir." diyor 4734'ün 62'nci maddesinde.

Şimdi, bakın, yine bu danışmanlık hizmetleriyle ilgili 4857 sayılı Kanun'un 2'nci maddesinde "İşletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işler dışında asıl iş bölünerek alt işverenlere verilemez." diyor. Zaten işin başından beri "Asıl iş nedir?", efendim "Yan iş nedir?" hep bunların tartışmaları hâlâ günümüze kadar devam ediyor.

Ben şimdi soruyorum: Türkiye Kömür İşletmelerinin, Türkiye Taşkömürü Kurumunun asıl işi nedir? Kömür satmak mıdır, kömür çıkarmak mıdır Allah aşkına?

Ha, şimdi, bakın, buradaki en vahim nokta şu, diyor ki bu değiştirilecek (e) bendine ilave 3'üncü fıkra olarak: "Danışmanlık hizmet alım ihalelerinde istihdam edilen personelin yeterli nitelik veya sayıda olmaması şartı aranmaz." Yani, kurumda istediği kadar uzman olsun, istediği kadar kaliteli, yeterli sayıda insanlar olsun hiç fark etmez, kurum, uzmanlık gerektiren işlerde, her hâlükârda danışmanlık ihalelerine çıkabilir. Yani, şimdi, biz, taşeronlaşmanın önünü mü kapatıyoruz taşeronlaşmanın önünü mü açıyoruz ya? Yani şurada, bakın, şu kanundaki maddeleri ya okumuyorsunuz ya da...

Bakın, başında da söylediğim gibi, asıl durumdan, fırsattan istifade eden sizlersiniz. Yani, böyle bir şeyin üzerine sanki iyi bir şey yapıyormuş gibi daha da kötü işler yapıyorsunuz.

Allah sizi de ıslah etsin diyorum, saygılar sunuyorum. (MHP ve CHP sıralarından alkışlar)