GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İSRAİL'İN GAZZE ŞERİDİNE YÖNELİK DEVAM EDEN HAVA BOMBARDIMANINA İLAVE OLARAK 17 TEMMUZDA BAŞLATTIĞI KARA HAREKÂTINA İLİŞKİN
Yasama Yılı:4
Birleşim:122
Tarih:21.07.2014

SUAT ÖNAL (Osmaniye) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İsrail'in Filistin ve Gazze'de yapmış olduğu katliamlar üzerine gündem dışı söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, mübarek ramazan ayındayız ama içimiz yanıyor, yüreğimiz kanıyor. Daha, yakın zamanda Arakan, Doğu Türkistan, Suriye, Irak ve Mısır'da zulme uğrayarak katledilen din kardeşlerimizi, soydaşlarımızı, mazlum insanları ve yapılan bu vahşetleri dünya gündemine taşıyarak zulmü lanetlerken bugün yine işgalci İsrail'in saldırdığı Filistin'de masum insanların ölüm çığlıklarını duyuyoruz. Ramazan ayında Anadolu'da top atılınca insanlar iftara koşuyor ama Gazze'de top atıldığında mazlum insanlar şehadete koşuyor. Evet, son beş gündür İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılarda ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Filistin'de hayatını kaybeden insan sayısı 500'ü aştı, yaralı sayısı ise 3 bini geçti. Artık bu vahşet ve soykırım Filistin'le İsrail'in arasındaki bir mesele olmaktan çıkmış, insanlıkla İsrail arasındaki bir mesele hâline dönmüştür.

Değerli milletvekilleri, hepinizin de medyadan takip ettiği gibi, bir İsrailli kadın milletvekili olan Ayelet Shaked Gazze'de yüzlerce sivilin katledilmesini yeterli bulmayarak Filistinli annelerin de öldürülmesini isteyecek kadar alçalabiliyorsa, yapılan bombalı saldırılarda masum insanların ölümünü İsrail halkı tepelere kurulmuş seyrangâhlardan sevinç gösterileriyle izliyorsa, kumsalda koşup cıvıldayan çocuklar dakikalar içerisinde toza, kana bulanmış hâlde tabutlara parça parça konuluyorsa, kimyasal silahlar kullanılıp hastanelerin vurulmasına kadar savaş suçları aleni olarak işleniyorsa artık bu sadece Filistin'in sorunu olamaz, bu bir insanlık suçudur, bu bir insanlık sorunudur. İnsani duygularını yitirmeyen, vicdanı nasırlaşmamış herkes, tüm dünyayı hiçe sayan ve soykırım yapan İsrail'e tepki vermek zorundadır. Bu vahşete duyarsızlık ve tarafsızlık zulme ortak olmaktan başka bir şey değildir. Evet, Türkiye olarak biz bu vahşete duyarsız kalmadık ve kalmayacağız da.

Değerli milletvekilleri, şu resme bakın, cani İsrailli askerin giydiği tişörtte hamile Filistinli kadının karnı hedef alınarak "one shot two kills" yazıyor yani "1 atış 2 ölü." Bu ne demek? Bu, bir vahşetin göstergesidir ve Filistinli hamile kadınlar karnındaki çocuklarıyla birlikte hedef gösterilmektedir.

Şu resimde ayağı başıyla birleşmiş bu çocuk jimnastik yapmıyor. Belinin ortasına düşen bomba vücudunu ikiye katlamış ve böyle iki büklüm bir çocuğun cansız bedeni vahşetin boyutunu sergiliyor.

Şu resimler katledilen masum, günahsız yavruları gösteriyor. Evet, ninnilerle uyutulması gereken bebeklerin kurşunlarla susturulduğu bir dünyada susanlar alçaktır. Biz susmadık ve bu vahşete duyarsız kalmadık.

Daima mazlumların yanında yer alan Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, her zaman, her platformda bu vahşeti dünyaya haykırarak Birleşmiş Milletler ile tüm hâkim güçleri İsrail'e karşı yaptırıma çağırmıştır. Ama ne yazık ki Filistin ve Gazze'de yapılan bu insanlık dışı katliam tüm dünya devletlerinin ve dünya barışını korumak gibi bir misyonu bulunan Birleşmiş Milletlerin gözü önünde yapılırken dünya susuyor, Batı susuyor, hatta İslam dünyasının önemli bir kesimi susuyor. Filistin'de günahsız yavrularla birlikte insanlık ölüyor, insanlık onuru ölüyor, âdeta bir soykırım yaşanıyor. Buradan Amerika'ya, Rusya'ya, tüm dünya liderlerine sesleniyorum: Bu olaylara seyirci kalarak masum yavruların katledilmesine çanak tuttuğunuz için insanlığınızdan utanın.

Bu vesileyle, bu vahşeti kınayan Türkiye Büyük Millet Meclisinin değerli 4 grup yönetimine ve üyelerine de teşekkür ediyorum.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)