| Konu: | İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI İLE BAZI ALACAKLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 124 |
| Tarih: | 23.07.2014 |
KEMAL DEĞİRMENDERELİ (Edirne) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 62'nci madde üzerinde yaptığım konuşma, bu yasa tasarısında önemli bir eksikliğin çiftçi borçlarının yapılandırılmaması, bunlara özel bir uygulamanın, bir kolaylığın getirilmemesi idi.
Şimdi, bu önergemizde "64'üncü madde çıkarılsın." diyoruz. İşte, 617 milyon TL bütçenin bundan dolayı zarar etmesi söz konusuydu. Yani, böyle bir zararı göze alıyor yetkililer. Ancak, yine söz ediyorum, bu çiftçilerin olağanüstü sıkıntılarını ele almamış olmamız önemli bir eksiklik. Zira, çiftçilerin ürün fiyatları baskı altında. Tarımda bölüşüm ilişkileri sermayenin lehine değişiyor. Küçük ve orta köylü grubu eriyor. Ağa marabalığından şirket marabalığına bir dönüşüm yaşanıyor. Tarımsal destekleme ve kurumlar yok ediliyor. Tarımsal ürünlerde ithalat yılbeyıl artıyor.
Biraz önceki konuşmamda da ifade ettim, gerek Edirne'de olsun gerek ülkenin başka bölgelerinde Toprak Mahsulleri Ofisi kapılarını açmayıp buğday alımına geçmeyerek büyük bir mağduriyete sebep oldu. Edirne'de yaşadığımız sel de insanların arazilerinde, bahçelerinde depoladıkları buğdayların yemlik hâle gelmesine sebep oldu. Bakın, bir rakam vermek istiyorum: Ofis açılmadı ancak sadece Edirne'nin Uzunköprü ilçesinde 200 bin ton üretim var, buğday üretimi var. Tüccarın alabildiği sadece 21 bin ton, 180 bin ton çiftçinin elinde, deposunda, bahçesinde bekliyor. Ancak birkaç gün önce açtı Ofis kapılarını. Ama, güzel bir söz var: "Dereye su gelinceye kadar kurbağanın gözü patlarmış." Yani, insanlar borçlarını, harman vadeli borçlarını ödeyemediler, ağır bir sıkıntıya düştüler.
Değerli arkadaşlar, bir de geçmiş ay içerisinde çıkardığımız bu Arazi Koruma Kanunu 130 dönümün altındaki arazilerin satılmasını yasaklamıştı. Üstüne üstlük harman vadeli borcu olan köylüler "Hiç olmazsa elimdeki tarlayı çıkartayım." diye tapuya gittiğinde böyle bir sürprizle karşılaştılar. Bu konuda da bir kolaylığın getirilmesi son derece önemli.
Bir diğer çok önemli konu: Yine, 6111 sayılı Kanun'la yapılandırılmış olan sulama kooperatiflerinin borçları burada ele alınmıyor. Plan ve Bütçede bunu gündeme getirmiş olmamıza rağmen bu önerimiz kabul görmedi. Ama, yine sadece Edirne ölçeğinden örnek veriyorum: 34 bin lira borcu olan bir kooperatifin faiziyle beraber bugün borcu 350 bin lira olmuş. 4 milyon lira borcu olan bir kooperatifler birliğinin bugün borcu 30 milyon TL'ye gelmiş. Yani, çiftçi bunları ödeme şansına hiç sahip değil bu saat itibarıyla.
Bu nedenle, gerçekten, yeni bir madde ihdasıyla bu konudaki sıkıntının da aşılması önemli olacaktır. Zira, günbegün artan tarım ürünleri ithalatımızın önüne geçmek için çiftçiyi destekleyip, onun üretim yapmasına, sürdürülebilir tarım yapmasına destek olmamız çok önemli. Bu, aynı zamanda bizim tarım ürünleri açısından dışa bağımlılığımızı da azaltmak bakımından çok önemlidir.
Bu nedenle, bu konuda yapılacak düzenlemeye sayın iktidar partisi milletvekillerinin de destek vermesini diler, yüce Meclise saygılar sunarım. (CHP sıralarından alkışlar)