GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI İLE BAZI ALACAKLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:124
Tarih:23.07.2014

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bu maddede önergemizle TÜİK'le ilgili yapılan bir yanlışlık bu maddede düzeltiliyor ama hakikaten bu kanunun içerisinde yaptığımız düzeltmelerin çoğu Hükûmetin yapmış olduğu birtakım eksiklikleri veya yapılan hukuksuz işlemlerin hukuka uydurulması şeklinde gelişiyor.

Şimdi, TÜİK'in en önemli başarısı diye söyledim, arkadaşlar tekrar bilgi göndermişler. Dün de baktım, TÜİK Başkanımız da yayımlama yapmış "İşsizlikle ilgili iddialar doğru değildir." diye. Sayın Bakanımız burada, Sayın Başbakan da defalarca söyledi "İşsizlikte yapısal sorunumuz var çözemiyorum." diye. "Vallahi, TÜİK bu konuda çok başarılı." dedim ben de, aynısını tekrar ediyorum. Sürekli olarak yöntem değiştirerek hesaplamalarda, ödemeler dengesinde, turizm gelirlerinde, şimdi işsizlik hesaplarında... Kılıfı da hazır "Vallahi, Avrupa Birliği şöyle dedi, böyle hesaplıyoruz. Avrupa İstatistik Ofisi böyle dedi, böyle hesaplıyoruz. IMF ödemeler dengesini değiştirdi, biz de..." Güzel de peki, önceki seriniz nerede, sonraki seriniz nerede, bununla ilgili yaptığınız düzeltmelerin dipnotu nerede?

Yani, hakikaten ben bu ekonomide kimin ne dediğini anlamıyorum. Bugün sabah 2 bakanın açıklamalarını izledim, yukarıda da Merkez Bankası Başkanımız sunum yapıyordu, ona da katılamadım başka bir toplantı nedeniyle ama bakanların söylediğini dinledim. Ben hayret ediyorum, şimdi bir taraftan Sayın Zeybekci bir şey söylüyor, farklı bir rakam veriyor, öbür taraftan Sayın Babacan'ı izliyorum bizim söylediklerimizi teyit ediyor aslında. Yani, hepiniz böyle şaşırmış gibi bakıyorsunuz ama iki pasajını okuyayım -ki kendim bizatihi televizyonda açıklama yaparken de izledim Sayın Bakanı- diyor ki: "Gayrimenkulde her proje yeni bir tekel. Sanayici birikimini sanayiye mi yatırsın yoksa rezidans, AVM mi yapsın? Oraya kayış var, bu, tehlikeli. Üreteceğiz, hak edeceğiz, ondan sonra lüks AVM'lerde alışveriş yapacağız, daha lüks konutlarda oturacağız." Bakın, bir daha okuyorum burayı, dikkat edin, Sayın Babacan söylüyor: "Üretmeden, dışarıdan sağlanan krediyle lüks alışveriş, lüks konut Türkiye'yi çıkmaza sokabilir." Günaydın! Biz bunu söylediğimiz zaman kızıyorsunuz. Ben birinizden bununla ilgili Sayın Babacan'a bir tepki duymadım. Kendim bizatihi öğle kulaklarımla dinledim bu sözlerini, aynısını söylüyoruz. Önceki gün kredi kartlarıyla ilgili şeyi söyledim, "Vatandaşın kredi kartı borcu, kredi borcu artıyor, 55 misli artmış." dedim, hiçbirinizden bir tepki gelmedi.

Bakın, devamında ne diyor? Yani bir taraftan yapılacak çalışmalar, yapısal önlemleri soruyorlar, Sayın Babacan diyor ki: "Şu anda seçim de geliyor, işte, önümüzdeki seçimden sonra üç yıllık orta vadeli programa dönüştüreceğiz, orada çalışacağız." Reformlarla ilgili de ne diyor? "Beş yıllık kalkınma planında 25 dönüşüm alanı var, bunlarla ilgili çalışıyoruz, bir eylem planı yapacağız. Bunları da sonrasında, seçimden sonra uygulayacağız." diyor. Ya, arkadaşlar, Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarının kaçıncı senesi bu? Yani hâlen daha "Yapısal reformlara çalışıyoruz." diye geçiyor. Lütfen, gereksiz şeylerle uğraşmaktan vazgeçmemiz lazım.

Devamında en önemli konuya değiniyor, demin söylemiş olduğumuz, sanayide hakikaten, ciddi sorun var, Sayın Bakan da bu tespiti yapmış, "Fason üretimimiz yüksek..."

Sayın Başkan, arkadaşlar yoklama için herhâlde ama bir uğultu var. Sayın Babacan'ın sözlerini size okuyorum, kendiminkileri değil, dikkat edin.

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen dinleyiniz.

Buyurunuz Sayın Günal.

MEHMET GÜNAL (Devamla) - Söylediğim benim değil değerli arkadaşlar, Sayın Bakanın açıklamalarına arkadaşların bir diyeceği varsa... Zaman zaman arkadan laf atan arkadaşlarımız oluyor da.

Sayın Babacan diyor ki: "Fason üretimimiz yüksek, kendi üretimimizin artması gerekiyor. Son yıllarda sanayi üretiminin millî gelirdeki payı düşmeye başladı. Bu, tehlikeli bir trenddir. Özel sektörün sermaye harcaması azalıyor, bu, bizi kaygılandırıyor." Biz de aynısını söylüyoruz. Gelin, üreten, yatırım yapan, ihracata öncelik veren, istihdam dostu, yüksek teknolojili, yüksek katma değerli bir ekonomik sistem inşa edelim diyoruz. Sayın Bakan da aynısını söylüyor ama öbür taraftan Sayın Zeybekci "Yüzde 5'5'a düşüreceğiz cari açığı." diyor, Sayın Babacan "Yüzde 6 civarında olacak." diyor. Enflasyon yüzde 8-9 iken yüzde 7,5'u hedeflerken birisi "Yüzde 7'nin altında olacak." diyor. Benim aklım ermiyor, kusura bakmayın. Onun için, TÜİK'in bu istatistiklerine de aklım ermiyor.

Sayın Başkandan bütün bunların geriye yönelik olarak açıklanması ve eski seneler ile yeni seneleri mukayeseli olarak da aynı zamanda web sitesinde sunmasını bekliyoruz.

Teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)