| Konu: | İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI İLE BAZI ALACAKLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 132 |
| Tarih: | 13.08.2014 |
HALUK EYİDOĞAN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; biliyorsunuz, 2012 Mayısında Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Türkiye Büyük Millet Meclisinden geçti ve 16 Mayıs 2012'de yürürlüğe girdi. Halk arasında bu kanuna "kentsel dönüşüm kanunu" deniyor biliyorsunuz. Bu kanunun içerisinde, başta Anayasa olmak üzere birçok kanuna aykırılık ve diğer ilgili mevzuatla çelişkili uygulamalara yol açan maddeler vardı.
Başbakanın "Saygı duymuyoruz." dediği Anayasa Mahkemesi, ülkeye ve millete olan sorumluluğunu idrak ederek 27 Şubat 2014 tarihinde aldığı ve 1 Mart 2014 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanan kararıyla kentsel dönüşüm kanununda bazı maddeleri iptal etti. Bu kanunu çıkaran, 6306 sayılı Kanunu çıkaran Hükûmet, kanuna öyle bir bölüm koydu ki hakikaten şaşmamak elde değil. Bu bölümün adı "Uygulanmayacak mevzuat." Yani Anayasa Mahkemesi iptal etmese Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, TOKİ veya belediyeler "Kentsel dönüşüm yapacağım." vaadiyle İmar, Kıyı, Mera, Orman, Zeytin, Afet, Askerî Yasak Bölgeler, Turizmi Teşvik, Tabiat Varlıklarını Koruma, Toprak ve Arazi, Yıpranan Tarihî ve Kültürel Varlıkların Yenilenmesi, Boğaziçi Kanunu gibi kanunları yok varsayabilecekti. Bakanlık veya TOKİ "Bana ters düşen bu hükümleri uygulamam." diyerek her türlü imar tasarrufunda bulunabilecekti. Anayasa Mahkemesi bunu engelledi. 6306 sayılı Kanun'un 9'uncu maddesinin (1) ve (2)'nci fıkralarının iptaliyle "kentsel dönüşüm yapıyoruz" adına rantçıların önünü açacak bazı yolları kapattı, kapattı ama Hükûmet hâlâ bu engelleri aşma yolunda icatlar ve icraatlar yapıyor. Anayasa Mahkemesi kararlarını arkadan dolaşarak yok varsaymak istiyorlar. İşte bugün 115'inci maddede görüştüğümüz hüküm de Mera Kanunu'nun 14'üncü maddesine yeni bir cümle ekleyerek mera, yayla ve kışlaklarda kentsel dönüşüm ve gelişim faaliyetlerinde bulunmayı sağlıyor yani kısaca imara açıyor. Peki, gerekçe nasıl sunuluyor? Şöyle: Kentsel dönüşüm uygulaması yapılan yerleşim yerlerindeki ilgili belediyenin sınırları içerisinde alternatif bir alanın bulunamaması durumunda mera, yayla ve kışlaklar kentsel dönüşüm ve gelişim projesi alanı olarak tahsis edilebilmektedir. Tabii, bu mera, yayla ve kışlakları kentsel dönüşüme ve gelişime tahsis edenlerin "kentsel dönüşüm ve gelişim" lafından ne anladığına bağlı. Eğer gerçekten afet risklerini azaltmak için, insanları afetlerden korumak için, halisane bir ihtiyaç duyulması durumunda ve başka alan da yoksa hînihacette mera, yayla ve kışlaklar kısmen imara açılabilir, verilebilir ama bir tek şartla: Oralara gerçekten afete maruz kalanların planlı bir şekilde yerleşmesi şartıyla.
Ayrıca, kanun maddesine "kentsel gelişim" sözcüğü de eklenmiş. 2007'de oluşturulan KENTGES'in temel amacı şuydu: Yerleşmelerimizin yaşanabilirlik düzeyinin mekân ve yaşam kalitesinin yükseltilmesi ile ekonomik, sosyal ve kültürel yapıların güçlendirilmesine yönelik yol haritasının oluşturulması. Son altmış yıldır iç göçün doldurduğu, doldurmaya devam ettiği ve şimdilerde ülkenin nüfusunun yüzde 77'sinin yaşadığı kentlerimizin plansızlığına ve estetiğine baktığımızda DPT, KENTGES ve Kentleşme Şûra'sı raporlarının, eylem planlarının ve bilimsel tavsiyelerin maalesef hiçbir yerde hele şükür diyebileceğim bir uygulama örneğini göremiyoruz. Göç veren yerlerde meralar, yaylalar ve kışlaklar boşaldı ve boşalmaya devam ediyor. Ekmek için ekmenin, biçmenin ve hayvancılığın getirisi kalmadı. Şimdi göç veren yerde, insanların şehirlere göç ettiği yerlerde nasıl kentsel dönüşüm ve gelişim yapılacak? Anlaşılıyor ki göç alan kentlerin çeperlerinde kalan son meralar, yaylalar ve kışlaklar imara açılacak çünkü göç alan kent çeperleri artık, çok para etmeye başladı. Örneğin, İstanbul'da mevcut tarım alanları, meralar, ormanlar, ekolojik alanlar, on binlerce hektarlık yeşil alanlar "yeni şehir" adıyla milyonlar için imara açılacak. Bir kılıf lazım. Nedir? Kentsel dönüşüm. Kime? Kente yeni gelenlere mi, afet riskli alanlardan tasfiye edilenlere mi?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
HALUK EYİDOĞAN (Devamla) - Üst gelir grubuna, zenginlere yönelik lüks konut ve villalara mı? Arazi yağması için afet riskli alanları kullanarak, bahane ederek bu kanun maddesini çıkarmayın, lütfen iptal edin.
Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)