GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İŞ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI İLE BAZI ALACAKLARIN YENİDEN YAPILANDIRILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:4
Birleşim:137
Tarih:08.09.2014

REŞAT DOĞRU (Tokat) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Görüşmekte olduğumuz kanun tasarısının 130'uncu maddesi üzerinde vermiş olduğumuz önergeyle ilgili söz almış bulunuyorum. Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Tabii, bir torba kanun tasarısının sonuna yaklaşıyoruz. Torba kanun olunca toplumdaki bütün sosyal katmanların hepsi bu kanunun, bu torba kanunun içerisine girmek istiyorlar ve onunla ilgili de başta muhalefet milletvekilleri olmak üzere bizlere -tahmin ediyorum ki iktidar milletvekillerine de- her türlü konuda, çeşitli meselelerde ulaşarak konuları anlatmaya çalışıyorlardır diye düşünüyorum.

Bakınız, şu anda ülkemizde birçok sorun ayyuka çıkmış durumdadır ve herkes bu konuda çözümler beklemektedir. Bakınız, şimdi, şu anda yükseköğretimde öğretim üyelerinin hepsi çok büyük sıkıntı içerisinde yaşamlarını devam ettiriyorlar. Bir yardımcı doçente 2.800 lira, doçente 3.200-3.500 lira civarında, yine profesörlere de 4.500-5.000 lira civarında maaş veren bir ülkeyiz.

Saygıdeğer milletvekilleri, bu verilen maaşlarla ilim nasıl yapılacak veyahut da insanlar nasıl geçimlerini temin edecekler veyahut da kendilerinin sorumluluğunda bulunan öğrencilerine öğretim üyeleri nasıl yardımcı olacaklar? Bunun takdirini sizlere bırakıyoruz.

Tabii, bunun yanında millî eğitimde binlerce öğretmen atama bekliyor. Atama bekleyen öğretmenlerin hepsi de hepimizin kapılarına geliyorlar, "Acaba nasıl bir şekilde bir çalışma yapılabilir, atanabiliriz?" diye bizden bilgi almaya çalışıyorlar. Bunun yanlında, yine on binlerce ziraat mühendisi, yine veteriner hekim, gıda mühendisi, su ürünleri mühendislerinin hepsi hepimizin kapılarına geliyor, "Acaba atama nasıl yapılacak? veyahut da "Biz ne yapacağız? şeklinde söylemler içerisinde, bir bilgi alma noktasında bizlere müracaatta bulunuyorlar.

Saygıdeğer milletvekilleri, tabii, bunların yanında, yine son zamanlarda Millî Eğitim Bakanlığı idareci atamaları noktasında çok çarpık bir iş yapmıştır ve de kendi sendikaları, yandaş sendikaların dışında hiçbir öğretmene veyahut da hiçbir idareciye hak verilmemiştir. Bu da toplumda çok ciddi manada büyük sıkıntı yaratmış, toplumda kanayan bir yara hâline gelmiştir. Bu yönden olarak da Hükûmetin mutlaka bu yanlıştan geri dönmesi ve beraberinde de mağdur olan bu insanların hepsinin hakkını vermesi gerekmektedir.

Ayrıca bunların dışında tabii şu anda çiftçi kardeşlerimiz hepimizi yine arıyorlar, diyorlar ki: "Bizim borçlarımız ne olacak?" Bakınız, ülkemizde çok büyük bir kuraklık yaşanmıştı geçtiğimiz dönemde. Kuraklık neticesinde çiftçiler üretmiş olduğu ürünlerini ederinde ve değerinde satış yapamamışlardır, satamamışlardır ve bu yönlü olarak da bu torba kanun içerisine mutlaka çiftçi borçlarının faizlerinin silinmesi, ertelenmesi veyahut da onlara birtakım iyiliklerin getirilmesi noktasında da beklentiler vardır. Yani sadece torba kanun içerisinde, gösterilen kanunların dışında bir sürü konularla karşı karşıyayız.

Bakınız, geçtiğimiz günlerde -işte buradan onlara Allah'tan rahmet diliyorum- İstanbul'da, Ali Sami Yen Stadı'nın yerinde bir rezidans yapılıyor, orada 10 işçiyi kaybettik. Tabii, Soma'daki o büyük kazadan sonra ülkemizde iş kazaları her geçen gün artarak devam ediyor. Hâlbuki bu Meclis çok önemli bir Kanunu, iş güvenliği ve işçi sağlığıyla ilgili çok önemli bir Kanunu çıkartmıştı. Bu Kanun maalesef ucundan kenarından kırpıldı, yok edilmeye çalışıldı yani daha doğrusu ortadan kaldırılmaya çalışılan birçok maddesiyle beraber yürürlüğe kondu. Hâlbuki o kadar güzel hazırlanmıştı ki o Kanun, uygulanmaya devam ettirilmiş olsaydı belki de şu anda o asansör faciası yaşanmamış olacaktı veyahut da denetimler en iyi şekilde yapılmış olacaktı, o insanlar ölmeyeceklerdi.

Bakın, bundan yine birkaç ay önce, 1 Haziran 2014 tarihinde Tokatlı Hasan Doğan ve Orhan Doğan, Kartal ilçesinde bir şantiyede 16'ncı katta çalıştıkları iskelenin çökmesiyle beraber 50 metre yükseklikten beton zemine çakıldılar. Yani iş güvenliğinin böyle ucuz olması veyahut da uygulanmamış olması veyahut da insan hayatına değer verilmemesi neticesinde o zaman da 3 canımızı kaybetmiştik, bugün de 10 insanımız maalesef asansör kazasıyla beraber hayatlarını kaybettiler. Demek ki bazı şeyler normal gitmiyor, yanlış gidiyor. Öyleyse bunların hepsinin üzerine gitmesi gereken de herhâlde Hükûmettir diye düşünüyoruz.

Bakınız, şu anda bu maddede İnternet'le ilgili bir kanuni düzenleme yapılıyor ama ülkemizde biliyoruz ki İnternet suçlarından dolayı, İnternet bağımlılığından dolayı çok canlar yanıyor. Bakınız, "İnternet bağımlılığı" diyoruz, çocuklarımızın başarısızlığının en başında İnternet bağımlılığı geliyor ve her geçen gün artarak devam ediyor. Psikiyatri hastanelerinde artık neredeyse İnternet bağımlılığı polikliniği kuruluyor, oraya gelmesi gereken veyahut da oraya götürülmesi gereken onlarca, yüzlerce çocuğumuzla karşı karşıya kalıyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

REŞAT DOĞRU (Devamla) - Öyleyse bu sorunları çözmesi gereken Hükûmet nerede? Hükûmetin maalesef nerede olduğunu da hep beraber görüyoruz diyor, yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)