GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP Grubunun, Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan ve 50 milletvekili tarafından, Artvin'in Murgul ilçesinde yapılması planlanan siyanür havuzuyla ilgili sorunların tüm yönleriyle araştırılması amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına verilmiş olan Meclis araştırması önergesinin, Genel Kurulun 23 Ekim 2014 Perşembe günkü birleşiminde sunuşlarda okunmasına ve ön görüşmelerinin aynı günkü birleşimde yapılmasına ilişkin
Yasama Yılı:5
Birleşim:8
Tarih:23.10.2014

İSRAFİL KIŞLA (Artvin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhuriyet Halk Partisi Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan ve arkadaşlarının Murgul'da siyanür havuzu yapılmasıyla ilgili araştırma komisyonu kurulması hususundaki önergesi hakkında AK PARTİ Grubunun görüşlerini açıklamak için söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlarım.

AK PARTİ olarak on iki yıldır bu ülkeyi yönetiyoruz ve on iki yılda ülkeyi nereden nereye getirdiğimizi bütün milletimiz yakinen takip ediyor. On iki yılda ülkemiz 4 kat büyüdü. Millî gelirimiz fert başına 2.500 dolar seviyelerinden 11 bin dolar seviyelerine geldi ise; ihracatımız 37 milyar dolardan 154 milyar dolar seviyelerine geldiyse; enflasyon, faizler tek haneli rakamlara indiyse; burada, bütün bunlar bu ülkede özel sektörle kamu sektörünün el ele vererek yapmış olduğu yatırımlar sayesinde gerçekleşmiştir.

Daha dün yine bu Mecliste nükleer santrallerin yapımı karşısında önergeyi görüştük. Maalesef, bazı kesimler 1970'li yıllardaki alışkanlıklarını hâlâ terk edememiş durumdalar ve zaman zaman da bu reflekslerle karşı karşıya kalıyoruz. Hâlâ havaalanı yatırımına karşı, hâlâ köprü yatırımlarına, baraj yatırımlarına, nükleer santral yatırımlarına, madenlerin çıkartılmasına, sanayinin kurulmasına, fabrikaların yapımına karşı çıkacaksanız bunu anlamak mümkün değil. Bu anlayışla ancak ülkeyi 70 sente muhtaç ederiz.

On iki yıldır AK PARTİ hükûmetleri hep halkımızın, milletimizin lehine olan güzel işler yaptı; milletimizin zararına ve aleyhine olacak da hiçbir şeyin içinde olmadı, hiçbir icraatı yapmadı.

Artvin'deki maden rezervi ilimizin en önemli gündem maddelerinden bir tanesi şüphesiz ki. Ülkemizin kalkınması için yer altı zenginliklerimizin ülke ekonomisine kazandırılması şüphesiz ki güzel. Ama elbette ki burada Artvinliler olarak hassasiyetimiz, hepimizin bütün kaygı ve endişeleri yatırım yapılırken Artvin'in ve Artvinlinin zarar görmemesi noktasındadır.

Bu tür yatırımlar Türkiye'de ve dünyada ilk kez yapılan yatırımlar değildir. Ülkemizde Gümüşhane'de, Bergama'da, Küre'de ve daha pek çok yerde, birçok ülkelerde de altın madeni, gümüş madeni, bakır madeni çıkartılıyor. Şüphesiz, burada kullanılacak teknoloji de son derece önemlidir, burada alınacak ÇED raporu da son derece önemlidir. Bu yatırımlar ÇED raporu olmadan yapılabilecek yatırımlar değildir. ÇED raporu, elbette ki o yapılacak yatırımın çevreye ne tür zararlarının olacağını bilimsel verilerle ortaya koyacak rapordur. Bu bakımdan, bütün kamu kurum ve kuruluşlarının elbette ki ÇED raporunun verilmesi aşamasında bu hususları hassasiyetle göz önünde bulunduracaklarına inanıyoruz ve aynı zamanda, kullanılacak teknoloji de bu tip yatırımlarda şüphesiz son derece önemlidir. O bakımdan, şirketin ne yapmak istediği, nasıl bir teknolojiyi kullanacağı ve kullanacağı bu teknolojinin, yapacağı bu yatırımın Artvin'e veya Murgul'a ne zararları olacağı ortaya konmalıdır. Bu zararlar ortaya konduğu takdirde -ki bilimsel yönüyle- bizler burada, biz de halk olarak, iktidar olarak, milletvekilleri olarak elbette ki bu yatırıma karşıyız.

Murgul halkı yıllardır madenle iç içe yaşıyor, madene yabancı değiller. Yıllardır bakır madeni çıkarılıyor ve bugün binden fazla işçi de bu madende çalışıyor. Maden özelleştirilmeden önce, bakın, Murgul'da -gidenler bilir belki- inanın dereler kahverengi akardı, bütün o tabiat da kahverengi renge bürünmüş bir vaziyetteydi. O zararını her yönüyle görmeniz mümkün ama bugün yemyeşil bir doğası var ve suları berrak ve şu andaki madenden şikâyetçi bir tane de insan göremezsiniz. Neden? Demek ki buradaki halka verilecek bu zararların önüne geçecek bir teknoloji kullanılmıştır. O bakımdan, bugün her taraf yemyeşil, dediğim gibi.

Bir önemli husus da bu meselenin, Artvin'deki meselenin sadece bir tek sivil kuruluşun meselesi olmadığı. Burada bu konu bütün Artvin'in meselesi olduğu için, doğrusu, toplumun pek çok kesimlerini bir arada bulunduran bir ortak platformun bu konunun takipçisi olması, bu konunun sahibi olması ve bu konuyu yürütmesinin doğru olacağı noktasında düşüncelerimiz var. Sağ olsun, Ticaret Odası Başkanı bu konuda geçen pazar günü bir toplantı yaptı ve böyle bir bağımsız platform kurarak inşallah Artvin'deki maden konusundaki bu gelişmeleri daha iyi bir şekilde takip etme imkânı bulunacak. Çünkü, ortada ciddi bir bilgi kirliliği de söz konusu. O bakımdan, şu anda da Murgul'da maden şirketi -demin diğer milletvekili arkadaşlarımızın da konuştuğu gibi- siyanür havuzu yapmaktan vazgeçtiğini ortaya koydu ve yapmayacağını vadetti, bunu kamuoyuna deklare etti. Eğer o bölgede, Murgul'un içerisinde tabii ki böyle bir şey Murgul halkına zararlıysa zararı olmayacak bir bölge, bir yer bulunarak orada yapılsın, halkımıza zararı olmayacak bir yerde yapılsın. Bu nedenle, böyle bir deklarasyon varken araştırma komisyonunun kurulmasını gerektirecek nedenler de ortadan kalkmış durumda çünkü siyanür havuzu yapımı eğer gündemden kalktıysa burada böyle bir komisyon kurulmasına da doğrusu gerek görmüyorum. Önergenin de anlamı kalmamıştır bu nedenle, onun için önergeyi desteklememiz söz konusu değildir.

Halkımız şu anda emin olsun, hükûmetlerimiz Artvin'de sağlık, eğitim, ulaşım, turizm ve enerji başta olmak üzere önemli yatırımlar yapmakta. Artvin gelecekte -inanıyorum ki- Türkiye'nin en modern, en huzurlu bir kenti olacak. Bugün on iki yıldır AK PARTİ iktidarı döneminde Artvin'e yapılan yatırımlar 10 katrilyonun üzerinde değerli kardeşlerim. İnşallah, bu madenle ilgili konuları da, bütün gelişmeleri de aklıselimle takip edip yerinde ve zamanında yapılacak doğru müdahalelerle Artvin'in zarara girmeyeceği, doğru bir yolun, yöntemin bulunacağına inanıyor, bu duygularla hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)