GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: ARDAHAN MİLLETVEKİLİ ENSAR ÖĞÜT'ÜN, (2/50) ESAS NUMARALI KARAYOLLARI TRAFİK KANUNU, GÜMRÜK KANUNU İLE ÖZEL TÜKETİM VERGİSİ KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFİ'NİN DOĞRUDAN GÜNDEME ALINMASINA İLİŞKİN ÖNERGESİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:118
Tarih:12.06.2012

ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım?

Yalnız, Sayın Başkan, bu Meclis ne işe yarıyor? Ben, bugün böyle çok tereddütlü bir şekilde izledim. Bir kısım arkadaşlar sandalyesini ters çevirerek arkadaki arkadaşla sohbet ediyor. Yani burası sohbet edilecek yerse veya özel konular konuşulacaksa bizim burada, kürsüde çıkıp anlatmamızın bir anlamı yok. Demek ki burayı, Türkiye'yi bir kişi yönetiyor, o ne emrediyorsa, el kaldır, indir, bitti!

Yahu, kardeşim, milletvekilisiniz, biz şimdi burada bir kanun teklifi vermişiz veya arkadaşlarımız bir konuyu söylüyor yani bunu dinleyin, not alın ve ona göre de kanaatinizi çıkın söyleyin veya parmağınızı ona göre kaldırın. Şimdi Sayın Bakanlar burada.

İkinci bir husus: Rica ediyorum, bu Meclisin şu anda saat tam 7'de? Bakın arkadaşımız hâlen daha koltuğunu çevirmiş orada konuşuyor, Sayın Başkan siz de ikaz etmiyorsunuz.

ÜNAL KACIR (İstanbul) - Siz konuşmanızı yapın.

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - Nedir yani koltuğunu çevirmiş sohbet ediyor. Ben şimdi burada o zaman protesto ediyorum, konuşmuyorum kardeşim. Ne diye bu Meclis? Bu kürsüye saygı duyun ya! Şimdi şu vaziyete bakın. Değerli arkadaşlar bakın, buranın bir saygınlığı var. Lütfen? Siz de burada kürsüde konuşurken ben de orada koltuğu çevirip konuşursam bu, kürsüye saygısızlıktır, bana değil. Lütfen bunun herkes şeyine varsın, grup başkan vekilleri de uyarsın.

Şimdi bakın değerli arkadaşlar, bir şey daha söyleyeyim. Ben bir kanun teklifi verdim, şimdi daha söylemedim ama. Saat 19.00'da TRT'yi kapattılar. Meclis Başkanıyla TRT Genel Müdürü arasındaki anlaşmayla milletin sesi küt diye kesildi. Hani siz "demokrasi, milletin sesi" diyordunuz, "kayıtsız şartsız milletin egemenliği" diyordunuz. Kardeşim böyle bir şey olabilir mi ya! Şimdi bir milletvekilinin veya bir Büyük Millet Meclisinin, Türkiye'yi temsil eden insanların sesinin kesilmesini siz içinize sindiriyor musunuz arkadaşlar? Bunu kabul etmiyorum. Sayın bakanlar, rica ediyorum Sayın Başbakana da arz edin bunu ya. Böyle bir şey olabilir mi ya! Yani milletin sesi kesildi. Ya ben şimdi burada konuşsam ne olacak konuşmasam ne olacak! Tutanaklara geçecek, efendim bilmem ne olacak. Arkadaşlar, ben niçin kanun teklifi vermişim, beni vatandaş bilecek. Siz ne konuşuyorsunuz, sizi vatandaş görecek. Bunu sayın grup başkan vekillerinden, bakanlardan rica ediyorum, AK PARTİ milletvekillerinden rica ediyorum. Bakın bunu lütfen grubunuzda değerlendirin ve düzeltin. Böyle bir şey olamaz ya! İlk defa cumhuriyet tarihinde böyle bir şey olabiliyor. Yani ne olur, Meclis açıldığı saatten itibaren dinlense bir şey mi olur arkadaşlar?

Benim vermiş olduğum kanun teklifi şuydu arkadaşlar: Sakat kalan, engelli olan gazilerin yurt dışından getireceği arabalara ÖTV alınmamasıydı. Gazilerimize, şehitlerimize saygılıysak lütfen ben sizden rica ediyorum, bu kanun teklifi? Özetle konuşuyorum, yurt dışından gelen araçlarda, sakat kalan, engelli olan gazilerden ÖTV alınıyor, bu ÖTV alınmasın bir defaya mahsus olmak üzere de olsa. Gaziler kendilerine özel araba getirtiyorlar biliyorsunuz yani normal bizim kullandığımız araba gibi değil, -sol bacağı gitmiş, sağ bacağı gitmiş, eliyle kullanıyor, bilmem ne yapıyor- bu özel bir araç olduğu için bu araçlardan da özel tüketim vergisi alınıyor. Yani gazilere saygımız bu mu arkadaşlar? O anlamda ben istirham ediyorum, bu kanun teklifini verdim. Bundan sonra Haydar Akar arkadaşımız da konuşacak. AK PARTİ'lileri şimdi göreceğiz, gazilere, şehitlere saygılılar mı, saygısızlar mı? Ben bu oylamada göreceğim şimdi sizi.

Ben başka bir şey demiyor, hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Öğüt.