| Konu: | Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 14 |
| Tarih: | 13.11.2014 |
ALİ ÖZ (Mersin) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 615 sıra sayılı Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 7'nci maddesinde verdiğimiz değişiklik önergesi üzerinde söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygılarımla selamlıyorum.
Öncelikle şunu huzurlarınızda ifade etmek isterim ki gerek Komisyon gerekse alt komisyon çalışmalarında ciddi manada itirazda bulunduğumuz şeylerin Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine gelmesi aşamasında Sağlık Bakanının gerçekten ılımlı yaklaşımı neticesinde birtakım maddelerin geri çekilmesini, düzenlemeler yapılmasını takdir ettiğimi, yapıcı muhalefet yapmış olmamıza rağmen orada değer bulmayan fikirlerimizin bir şekilde yeniden gündeme alınmış olmasından ve kabul edilmesinden memnuniyet duyduğumu ifade etmek isterim. Yalnız, bu genel manada, buradaki Türkiye sağlık enstitüleri başkanlığının kurulmasıyla alakalı görüşlerimizden, orada belirtmiş olduğumuz fikirlerimizden tamamen vazgeçtiğimiz anlamına gelmez.
Baştan itibaren şunu söylüyoruz: Türkiye'de ve tüm dünyada olduğu gibi, kanser hastalıklarının araştırılması, önlenmesi noktasında ciddi manada bir gayret gösterilmesinin, bununla alakalı araştırmaların derinleştirilmesinin elbette ki karşısında olmayı ifade etmek mümkün değildir ancak burada birkaç enstitüyü öne alarak onlara ait yeni kurumlar oluşturma gayretiyle gerçekten, adına siz ne kadar "özerk" derseniz deyin, yapısı özerk olmayan bir yapıyı kurduğunuzu kabul etmemiz de mümkün değildir. Bunun hem başkanlığının hem yönetim kurullarının hem de denetim kurullarının kimlerden oluştuğunu, hangi statüdeki yetkililerden oluştuğunu gözlediğimizde bu yapıya "özerk" demek mümkün değil. Bu yapı Sağlık Bakanlığına bağlı özel enstitü kurmak... Buradaki en büyük kaygımız, bir önceki maddede de gerçekten ifade edildi, Komisyonda da sık sık buna muhalefette bulunduk, daha önce 1 milyon TL'nin altındaki bilim kurulunun karar verdiğini enstitü başkanıyla AR-GE projelerine bakanın yetkisiyle, başkanın yetkisiyle rıza gösterilmesini burada 5 kat artırıyorsunuz, kendinizin vermiş olduğu yeni önergeyle. İşte baştan bu yana muhalefet etmiş olduğumuz bu yasada bilimin daha önünde ticaret kokusu aldığımızı ifade etmemizi de teyit etmiş oldunuz. Yani burada asıl kurmak istediğiniz yapıyla gerçekten bir yerlere bir şeyleri aktarmak gibi bir gayretiniz yoksa sağlıkta birçok çözüm bekleyen sorun varken bunların öncelenmesini, bunların öne alınmasını, bu yapının neyi kazandırıp neyi kaybettireceğini hep beraber burada ileriki yıllarda tekrardan tartışacağız ve birlikte bunları değerlendireceğiz.
Gerçekten Türkiye'deki tıp fakültelerinin, eğitim araştırma hastanelerinin bugünkü durumu maalesef on iki yıldır Sağlıkta Dönüşüm Programı'nda çok övündüğünüz durumla paralel gitmiyor. Bunu gerçekten sahada gezdiğiniz zaman sizler de görebilirsiniz. Bakın, bir yerden, bir ilden veya bir ilçeden bir ile hasta naklederken -siz de inanıyorum ki aynı sorunları yaşıyorsunuzdur- hasta transferleri ve nakilleriyle alakalı çok ciddi sorunlar yaşıyoruz. Bu vesileyle bizlerin hazırlamış olduğu yani Türkiye Büyük Millet Meclisinden çıkan Sağlık Bakanının daha önceki yapmış olduğu bazı uygulamalarla mağdur olan hatta hayatını kaybeden vatandaşlar var. Zamanında müdahale edilmemekten kaynaklanan bu gecikmeden dolayı hayatını kaybeden insanların hepsinden bu uygulamayı dayatanların mutlaka sorumlu olduğunu bilmenizi isterim. Bu yapılarla alakalı çok yeni düzenlemelere ihtiyaç var.
Aslında Sayın Bakanın özellikle bu kanunda baştan itibaren şiddetle karşı durduğumuz Sağlık Bakanlığının bir tıp fakültesi kurması noktasındaki karşı duruşumuzu kabul edip bundan geri adım atmış olması bir memnuniyet ama ben Sayın Bakanın aynı şekilde muhalefetten de olsa doğru gelen seslere bundan sonraki süreçte de mutlaka dikkate alıp ona göre yeni düzenlemeler yapmasını inşallah ümit edici bir şey olarak gördüğümü ifade etmek istiyorum.
Türkiye'de 112'nin ciddi sorunları var, aile sağlık hekimlerinin, toplum sağlığı merkezlerinin, eğitim ve araştırma ve normal üniversitede ihtisas yapan arkadaşlarımızın çok büyük sorunları var. On iki yıldır Adalet ve Kalkınma Partisi iktidar. Dolayısıyla, özellikle sağlık çalışanlarının sorunlarının çözülmesi noktasında maalesef atmış olduğunuz adımların yetersiz olduğunu, özlük haklarındaki iyileşme noktasında Sayın Başbakan dâhil olmak üzere vermiş olduğunuz sözleri tutmadığınızı sağlık çalışanlarına şikâyet ediyor, bu noktada mutlaka acilen adım atmanızı tavsiye ediyor, yüce heyetinizi saygılarımla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)