GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Engelli vatandaşların sorunlarına ilişkin
Yasama Yılı:5
Birleşim:23
Tarih:04.12.2014

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Değerli Başkan, değerli milletvekilleri; televizyonları başında bizi dinleyen tüm vatandaşlarımızı sevgi ve saygılarla selamlıyorum.

Bu hafta Engelliler Haftası ancak ben "Engelliler Haftası" demeyeceğim, "engellenilenler haftası" diyeceğim. Burada engelli vatandaşlarımızın tek engeli Hükûmetin önlerine koyduğu engellerdir. Peki bu engeller nedir? Onlarca, yüzlerce engel içinde temel olanları sayalım. Bir: Vatandaşlarımız istihdam talep ediyorlar ancak kendilerine ayrılmış olan kadrolarda engelli olmayanlar istihdam ediliyor. Vatandaşlarımızın çalışması engelleniyor. Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğünün 2013 raporlarına göre 7-8 milyon engelli vatandaşımızın yüzde 78'i iş gücüne dâhil olamamaktadır. Bu da yaklaşık 6-7 milyon civarında engelli vatandaşımızın iş gücüne dâhil olmadığı anlamına gelmektedir. İş gücüne katılabilecek durumda olan 1 milyon 800 bin engelli vatandaşımızın sadece 100 bine yakını istihdam edilebilmiştir. Bu da iş bulamadığı için çalışamayan engelli vatandaşlarımızın öğretim dışı ve tamamen başkalarına bağlı olarak yaşamak zorunda oldukları sonucunu doğurmaktadır. Engelli vatandaşlarımızın istihdam sorununun çözülmesi hem kendilerinin hem de ailelerinin öğretime katılmalarının ve bu sayede bağımsız yaşamalarının sağlanmasının temel çözümüdür.

İkincisi: Bu vatandaşlarımız sağlık hizmetlerinden gereğince yararlanmayı talep ediyorlar ancak yine Hükûmet politikaları nedeniyle engelleniyorlar. 7-8 milyon engelli vatandaşımızın ortalama yüzde 50'sinin tedavisi yapılamamaktadır. Bu durum sağlık sistemimizdeki aksaklıklardan kaynaklanıyor. Engelli vatandaşlarımız sağlık hizmetlerinden eşit düzeyde yararlanamamaktadır. Bu vatandaşlarımızın yüzde 50'ye yakınının tedavi edilememesi, tedavi sonrası bağımsız ve üretken biçimde yaşamına devam edebilecek pek çok vatandaşımızın bağımlı hâlde yaşamasına, mağdur olmasına neden olmaktadır. Hükûmet sadece Anayasa ve mevzuat hükümlerine ilişkin olarak değil, aynı zamanda Birleşmiş Milletler Engelliler Haftası, Engelli Hakları Sözleşmesi gibi uluslararası mevzuata aykırılık teşkil edebilecek olan uygulamalara ve vatandaşımızın mağduriyetine sebep olmaktadır.

Bu vatandaşlarımız eğitim hizmetlerinden hak ettikleri şekilde yararlanmayı talep etmektedir. Aynı zamanda engelli vatandaşlarımızın yüzde 36'sı okuma-yazma dahi bilmemektedir. Okuma-yazma bilen engelli vatandaşlarımızın ise sadece yüzde 2'si yüksekokula gitmektedir. Engelli olmak eğitim almayı zorlaştırmaktadır ancak eğitim alamamak engelli olmanın getirdiği yükü katbekat artırmaktadır. Engelliler için gerek özel eğitim imkânlarının ve gerekse eğitime ulaşılabilirliğin sağlanması gerekmektedir. Bu vatandaşlarımızı engelli hâle getiren Hükûmetin koyduğu engellerdir. Bu nedenle hafta aslında Engelliler Haftası değil, "engellenenler haftası"dır. Engellenen tüm vatandaşlarımızı burada yürekten selamlıyorum.

Tabii, Türkiye Büyük Millet Meclisinin yeni yapılan kampüsü, yeni yapılan binası akıllı bina olmasına rağmen, görme engelli vatandaşlarımız bir memurun yardımı olmaksızın ana binadan milletvekillerine ulaşmakta zorluk çekmektedirler. Onun için, burada Sayın Meclis Başkanından, bir an önce, milletvekillerinin bulunduğu yeni yapılan binada, akıllı bina denilen yerde görme engelli vatandaşlarımızın hiç kimseye ihtiyaç duymaksızın milletvekillerine ulaşımının, erişiminin sağlanmasını talep eder, hepinize saygılarımı sunarım. (CHP sıralarından alkışlar)