GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı İle 2013 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı
Yasama Yılı:5
Birleşim:32
Tarih:17.12.2014

CHP GRUBU ADINA FATMA NUR SERTER (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; millî eğitim bütçesi konuşulurken gerek Sayın Bakanın gerek diğer konuşmacıların yapmış oldukları açıklamalarda çok pembe bir tablo çizilmiştir. Millî eğitim bütçesinin devriiktidarınızda yüzde 709 arttığı ifade edilmiştir. Bütçe rakamları böyle değerlendirilmez Sayın Bakan. Eğer böyle bir değerlendirme yaparsanız, o zaman ben de size derim ki: Siz iktidara gelmeden önceki beş yıl, 1997 ile 2002 arasında...

VURAL KAVUNCU (Kütahya) - İSKİ var, İSKİ.

FATMA NUR SERTER (Devamla) - ...bütçe rakamı yüzde 1.462 arttı, 1.462 beş yılda. Siz tutmuş "on üç yılda yüzde 709 arttı" diyorsunuz. Çünkü bütçe rakamı böyle değerlendirilmez. Bakın, nasıl değerlendirilir. Millî eğitim bütçesinin genel bütçedeki payına bakılır. On üç yıllık döneminizde genel bütçedeki pay yüzde 6,8 artmıştır, bir yıla düşen artış yüzde yarımdır. On üç yıllık iktidarınızda millî eğitim bütçesinin gayrisafi yurt içi hasıladaki payı yüzde 1,3 artmıştır, bir yıla düşen artış binde 1'dir. Üstelik bu on üç yılda öğrenci sayısı yüzde 34 artmıştır, millî eğitimin öğretmen ve personel sayısı yüzde 70 artmıştır. Siz on iki yıllık zorunlu eğitime geçtiniz, buna rağmen gerçek artış budur. Nasıl bakarsınız bütçeye? Dersiniz ki: Yatırım bütçesindeki artış nedir acaba millî eğitimin? Millî eğitimin yatırım bütçesi on üç yıllık süreçte yüzde 8,3 düşmüştür düşmüş, azalmıştır. Yatırım bütçesi devriiktidarınızda azalmıştır.

Değerli milletvekilleri, gelelim öğretmen maaşlarına. Çok övünüyorsunuz "Öğretmenlerin maaşı yüzde 350, yüzde 360 arttı." diye. Böyle diyorsanız o zaman ben de size son beş yılı söylerim. Sizin iktidarınızdan önce, 1997 ile 2002 arasında acaba öğretmen maaşları ne kadar arttı? Yüzde 1.000 artmıştır, yüzde 1.000. Öğretmen maaşı bu rakamlarla belirlenmez. Bakın, öğretmenin maaşını nasıl değerlendirirsiniz: Ülkedeki yoksulluk sınırına bakarsınız, ülkedeki kişi başına yapılan aylık tüketim harcamasına bakarsınız, bir de öğretmen maaşına bakarsınız. Yoksulluk sınırı, aylık kişi başına tüketim harcaması, 2.148 liralık öğretmen maaşı, öğretmen maaşını böyle değerlendirirsiniz. Siz iktidara gelirken dediniz ki: "Atanmamış öğretmen kalmayacak." Doğru ya, kalmadı. Siz iktidara geldiğinizde atanmamış öğretmen sayısı 60 bindi, şimdi 350 bine çıktı.

RECEP ÖZEL (Isparta) - Biz göremiyoruz Hocam.

FATMA NUR SERTER (Devamla) - Zaten çok zor bir şey değil, görmeden de, duyarak da anlarsınız.

Buna rağmen de 120 bin öğretmen açığı var. Ha para mı bulamıyorsunuz? Diyebilirsiniz "Para bulamadık." Kaynak belli, bir kaçak saray yerine 72 bin öğretmenin bir yıllık maaşı ödenebilirdi. Siz onu tercih etmediniz, siz lüks ve şatafatı tercih ettiniz. (CHP sıralarından alkışlar)

Eğitimde kalite nasıl ölçülür? Şöyle ölçülür: Kişi başına, öğrenci başına yapılan harcamaya bakarsınız, harcamaya. OECD'de öğrenci başına yapılan harcama 8.643 dolar, Türkiye'de 1.592 dolar yani OECD'ninki bizim 5,5 katı yükseğimiz. Eğitimde kıyaslama böyle yapılır.

Şimdi, gelelim Millî Eğitim Bakanlığına. Gerçekten en başarısız Bakanlık ama en talihsiz Bakanlık aslında. Bakanlık kendi kararlarını kendisi veremiyor, o bakımdan çok talihsiz bir Bakanlık. Eğitim konusunda çok ciddi bilimsel birikim gerekirken ve bir vizyon gerekirken, ne yazık ki, eğitime yapılan müdahaleler, vizyonu geriye doğru işletmeye dönük ve cumhuriyet değerleriyle hesaplaşmayı hedef alan bir zihniyet tarafından kurgulanmış; o nedenle talihsiz bir Bakanlık çünkü Bakan yönetemiyor.

Geçmişte eski Başbakan ve yeni Cumhurbaşkanı sürekli eğitimin her alanına müdahale ediyor, nasıl müdahale ediyor? Millî Eğitim Komisyonu toplantılarına bile müdahale ediyordu geçmişte. Onun için, doğrusu ya, ben, eğitimdeki bu başarısızlığın birinci adresinin Sayın Bakan ve ondan önceki bakanlar olmadığı kanısındayım; birinci adres Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır, olmuştur, bundan sonra da olacaktır çünkü Millî Eğitim Bakanlığını yok saymaktadır. 19'uncu Millî Eğitim Şûrası yapıldı. Şûradan önce malum konuşmayı yaptı, anaokulu öğrencilerinin yaşam tarzını biçimlendirmeye karar verdi, arkasından ne yaptı? Osmanlıca tartışması açtı. Arkadaşlar, mesele Osmanlıca filan değil, bunu hepimiz çok iyi biliyoruz, sorunun Osmanlıcayla hiç alakası yok. Sorun nedir biliyor musunuz? Sorun, Arap alfabesini okullara sokmaktır; sorun, harf devrimine karşı bir darbe yapmaktır; sorun budur. Böyle olduğu içindir ki, Sayın Başbakan Nevşehir'de işte böyle karşılandı. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Osmanlıca mı bu yazı? Bu yazı Osmanlıca mı Sayın Bakan? Bu yazı Arap alfabesiyle yazılmış ama Türkçe bir yazı. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Bakın, kürsünün önünde ne var? Kürsünün önünde duranlara bakın. Bakın, bunlar, Ankara Millî Eğitim Müdürlüğünün çok yakında okullara göndereceği, Arapça ders için hazırlanan pankartlar.

CUMA İÇTEN (Diyarbakır) - Ne güzel.

OSMAN BOYRAZ (İstanbul) - Hayır, imam-hatiplere, imam-hatiplere, yanlış yönlendirme.

FATMA NUR SERTER (Devamla) - Ne kadar güzel! İşte buna "Ne kadar güzel." diyenler...

OSMAN BOYRAZ (İstanbul) - Oradaki belediye destek olmuş o projeye.

FATMA NUR SERTER (Devamla) - ...gençliğin zihnini geleceğe değil de geçmişe yönlendirmeye çalışan zihniyettir.

CUMA İÇTEN (Diyarbakır) - Biz dedelerimizi Osmanlı olarak görüyoruz, atalarımızı da. Sizin kim acaba?

FATMA NUR SERTER (Devamla) - Geçmişe özlem duymanın Türk Dil Kurumu sözlüğündeki karşılığı tektir arkadaşlar.

CUMA İÇTEN (Diyarbakır) - Sizin atalarınız kim acaba? Sahi sakın Marksistler olmasın!

FATMA NUR SERTER (Devamla) - Geçmişe özlem duymanın karşılığı Türk Dil Kurumunda "gericilik" olarak yazmaktadır. (CHP sıralarından alkışlar)

CUMA İÇTEN (Diyarbakır) - Bizim dedelerimiz Osmanlı.

FATMA NUR SERTER (Devamla) - Açarsınız, okursunuz, gericiliğin tanımı tam da budur.

CUMA İÇTEN (Diyarbakır) - Acaba sizinkisi kim?

FATMA NUR SERTER (Devamla) - Osmanlıca hiçbir zaman bu ülkede ana dil olmamıştır, hiçbir zaman halkın kullandığı dil olmamıştır, her zaman sarayda kullanılan Arapça, Farsça kelimelerle dolu, halktan tamamen kopuk...

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Siz de halktan kopuksunuz Sayın Serter. Siz de halktan o kadar kopuksunuz ki siz oldukça biz iktidar olacağız.

FATMA NUR SERTER (Devamla) - ...ve adı da Osmanlıca değil, Osmanlı Türkçesi olan bir dildir. 1876 Kanuni Esasi'nin 18'inci...

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Sizin bu zihniyetiniz devam ettikçe biz iktidardayız.

FATMA NUR SERTER (Devamla) - Öğren, öğren, bilmiyorsun, cehalet kötü şey.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Bak, şu an halktan kopuk olan sensin.

FATMA NUR SERTER (Devamla) - 18'inci maddesi der ki: "Devletin resmî dili Türkçedir." Kanuni Esasi, 1876...

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Biz sizin bağlantı kurmaya utandığınız Osmanlıyla bağlantı kuruyoruz. Siz utandınız ecdattan, utandınız.

FATMA NUR SERTER (Devamla) - ...18'inci madde "Devletin resmî dili Türkçe." der.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Ecdattan utandınız siz.

FATMA NUR SERTER (Devamla) - Siz çocuklara önce Türkçe öğretin, Türkçe.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Siz ecdadı yok saydınız, utandınız ecdattan.

ENGİN ALTAY (Sinop) - Ya, bir dur be, sen kadından çok konuştun.

MEHMET ALİ SUSAM (İzmir) - Ayıp, bir hanımefendi konuşuyor ya, nezaket göster.

HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Olabilir, milletvekili konuşuyor.

BAŞKAN - Lütfen, sessiz olunuz, dinleyiniz.

FATMA NUR SERTER (Devamla) - Anaokullarına gönderdiğiniz... Sayın Bakan, anaokullarına bunları gönderdiniz şube müdürünün imzasıyla. Bakın, diyor ki: "Değerlerimiz değerlidir." Nedir anaokuluna gönderdikleriniz, nedir? Şudur: Bakın, Kur'an-ın anaokulu -Kur'an dersini filan geçiyorum- Arap alfabesinin, harflerinin nasıl okunacağı, uygulama kılavuzu öğretmene... Arap alfabesinin harflerini öğrencilere, 5 yaşındaki, 4 yaşındaki çocuklara öğretiyorsunuz.

CUMA İÇTEN (Diyarbakır) - Allah sizi konuşturuyor işte. Kendiniz itiraf ediyorsunuz.

FATMA NUR SERTER (Devamla) - Siz 3 yaşındaki çocuklarda anaokulunun cinsiyete göre ayrıştırılmasını isteyen kafalarsınız. Cinsiyete göre 3 yaşında bir kız çocuğuna cinsel odaklı bakışa ne denir biliyor musunuz? Kürsü müsait değil, söyleyemiyorum. Varın onu da siz kendiniz anlayın ne dendiğini.

CUMA İÇTEN (Diyarbakır) - O kadar şeyi söyledin.

FATMA NUR SERTER (Devamla) - Bu kadar sapkın projeler yandaşlarınız tarafından ortaya konuluyor...

RECEP ÖZEL (Isparta) - Hocam, her yerde konuşun bunları, oldu mu Hocam.

FATMA NUR SERTER (Devamla) - ..."Bakanlık tarafından" demiyorum arkasında Cumhurbaşkanı tarafından destekleniyor.

CUMA İÇTEN (Diyarbakır) - Müslüman dedelerimize, ecdadımıza saygı göstermelisiniz. Öğreneceksiniz.

FATMA NUR SERTER (Devamla) - Siz yakında karma eğitimi de sonlandıracaksınız.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

FATMA NUR SERTER (Devamla) - Suyu ısıtıyorsunuz ama kurbağa piştiğinin farkında. (CHP sıralarından alkışlar; AK PARTİ sıralarından gürültüler)